kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Ana Sayfa
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
Günaydın
ATV
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Erdal Safak @ SABAH
 

12 - 13 - 14... Ve sonrası

Başlıktaki sayılar bugün başlayan haftanın son üç gününü ifade ediyor. Cuma, Cumartesi ve Pazar... Biliyoruz; önemli-önemsiz her olay, her randevu, her beklenti öncesi akla gelen ilk sıfat olduğu için "kritik" sözcüğünün etkileme gücü hayli aşındı. Ama inanın bu üç gün gerçekten çok kritik. Cuma ve Cumartesi günleri Brüksel'de Türkiye'yi Başbakan Erdoğan ile Dışişleri Bakanı Gül'ün temsil edeceği AB Konseyi'nin, yani devlet ve hükümet başkanlarının yıl sonu randevusu var. Pazar günü de KKTC'de seçim. Zirvede Türkiye'nin sabırsızlıkla cevap beklediği sorular da gündeme gelecek. Örneğin; İstanbul saldırıları Türkiye'nin AB üyeliği şansını azalttı mı, artırdı mı? Türkiye reform hamleleriyle Kopenhag Kriterleri'ne yaklaştı mı, yoksa yüreklendirilecek noktaya gelemedi mi? Kıbrıs'ta çözüm, ön koşul mu, engel mi, yoksa sadece cesaret kırıcı faktör mü?

Kulak aynı, el farklı
Aslında AB Komisyonu, hazırladığı ortak bildiri taslağında bu soruların yanıtlarını verdi bile. Liderler belki birkaç sözcükle oynayacak o kadar. Bu taslakta teröre karşı Türkiye ile dayanışma içinde olunduğu en kesin ve kararlı cümlelerle ifade ediliyor. Ancak saldırıların sosyal demokrat partilerin savunduğu gibi Türkiye'nin üyelik şansını artırdığı mı, yoksa Hıristiyan demokratların iddia ettiği gibi azalttığı mı sorusuna yanıt vermekten kaçınılıyor. Reformlar konusunda da sisleri dağıtmamaya özen gösteren tutum yine korunuyor; "Aferin, çok olumlu adımlar attınız, reform hamleniz gerçekten çok etkileyici, ama uygulamayı da görmemiz gerekiyor" gibi.. Kıbrıs sorununa gelince... İlerleme Raporu'nu tamamlayan Stratejik Belge'de o ünlü paragrafı hatırlayacaksınız. "Kıbrıs sorununun çözümlenmemesi Türkiye'nin AB üyeliği arzuları önünde bir engel oluşturabilir" deniyordu. Bu kez kulak tersten gösteriliyor: "Kıbrıs sorununun çözümü, Türkiye'nin AB üyesi olma yolundaki arzularının gerçekleşmesine yardım edecek." Erdoğan'ın AB üyelerinin Ankara'daki büyükelçilerine verdiği yemekte dile getirdiği kaygıları gidermeye yeterli mi, bilmiyoruz. Erdoğan doğru bir teşhisle, Stratejik Belge'deki paragrafın Türkiye'nin AB üyeliği ile Kıbrıs'ta çözüm arasında "ilk kez" yazılı ve siyasi bir bağ kurulması anlamına geldiğini belirtti, "Bu ifadenin olumsuz sonuçlarını dizginlemek için hükümet olarak sağduyu içinde hareket ettik" dedi. Ne var ki, ortak bildiri taslağındaki paragraf olumlu da yorumlansa, Türkiye'nin AB üyeliğiyle Kıbrıs arasındaki siyasi bağın tekrarından başka bir şey değil.

Aralık mı önemli Mayıs mı?
Parçaları birleştirince, Türkiye'nin AB üyeliği için kader gününün 2004 Aralık'ındaki Brüksel zirvesi değil, Kıbrıs'ın AB'ye resmen katılacağı 1 Mayıs 2004 olduğu açıkça ortaya çıkıyor. Erdoğan umutlu; "Mayıs 2004'e kadar kalıcı ve adil çözüme ulaşılması imkânı hâlâ açık. Seçimlerden sonra ortaya çıkacak siyasi irade müzekereler için masaya oturmalı" diyor ve bir uyarı gönderiyor: "Annan Planı'nın tamamen reddi politikası yanlıştır." Ancak Denktaş'ın son demecini okuduktan sonra bizim son umut kırıntılarımız da yok oldu. Şöyle diyor; "Annan Planı öldü. AB havasını alacak. Hem sonra bu BM Genel Sekreteri'nin ortadan kalkan ne ilk planıdır, ne de son planı olacaktır." 200 bin nüfuslu, 140 bin seçmenli, Ataköy büyüklüğündeki bir yerin Türkiye'yi, daha da önemlisi 70 milyonun geleceğini rehin alması ne kadar hazin, değil mi?

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 İmdat mektubu   / 17-12-2003
 Arap dünyası neden sessiz?   / 16-12-2003
 Irak pokerin sonu   / 15-12-2003
 40 katır da iyi, 40 satır da   / 14-12-2003
 Gerçek çıplak dolaşır   / 13-12-2003
 Laik devlet manifestosu   / 12-12-2003
 Kamuoyu vizesi şart   / 11-12-2003
 Tarihi bir gün   / 10-12-2003
 Sokaktaki sahipsiz yıldızlar   / 09-12-2003
 12 - 13 - 14... Ve sonrası   / 08-12-2003
MEHMET BARLAS
Deniz Seki mi, Saddam mı daha erkekçe davrandı?
Biz köşe...
ALİ KIRCA
Hesaplaşma
Görünen odur ki; iki tarafın hesapta olmayan...
SAVAŞ AY
'Yurttan dertler korosu'
Gelin yazar bencilliğini bir...
ÖMER LÜTFİ METE
Kıbrıs ninnileri
Seçimde "halkın verdiği mesaj" üstüne...
REFİK DURBAŞ
Polis, kime anlatsın derdini?
Geçen cuma günü bu köşede...
MEHMET TEZKAN
CHP'de yine aynı kriterler mi?
GERÇİ henüz karar...
EMRE AKÖZ
'Caponlar'ı nasıl bilirsiniz?
KİMİ ırkçılık der, kimi...
UMUR TALU
İşte Saddam'ın ilk sorgusu (3)
Sorguda üçüncü gün. İran...
Savaşçı mı yoksa esir mi?
SADDAM nasıl yargılanacak. ABD önce "esir" dedi. Cenevre...
İşkence kasetleri izlettirilecek
AMERİKA, cumartesi günü yakalanan Irak'ın devrik lideri Saddam...
Gençlere tam not
Gençlere tam not
Terim, çoğunluğu gençlerden oluşan kadronun, ortaya koyduğu futboldan...
 
    Ana Sayfa | Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon
Spor | Hava Durumu | Günaydın | Astroloji | Magazin | Sağlık |
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.