|
 |
|
MUHARREM SARIKAYA
Erdoğan: Bugünleri görüp uyardık
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, önceki gün iftarını açıp daha sonra gezdiği Ankara'nın Mamak semtinden çok etkilenmiş.
Gecekonduların durumu, halkın yoksulluk karşısındaki çaresizliğini görmenin yüreğinde yarattığı burukluğu dün sabah da hissediyordu.
SABAH'ın dünkü manşetinde de yer alan "Zengin sofralarına iftar boykotu" üzerinde konuşmaya başladık.
Erdoğan, "İftarda, sahurda zenginle fakirin bir arada olması herkesin birbirine yardım elini uzatmasının gereği vardır" diye söze başladı ve ekledi
"Zaten Ramazan'ın da güzelliği burada. Bizim uğraşımız da zenginle fakir arasındaki makası kapatmak."
Ardından Mamak'ta gördüklerine tekrar döndü ve devam etti
"İşte gittik, gördük; Mamak Ankara'nın en merkezi yeri. Ama görüntüler de ortada..."
Başbakan Erdoğan, Mamak'ta yaşayanlara "Bu gecekonduları yıkıp yerine daha güzel konutlar yaparsak ne dersiniz?" diye sorduğunu da belirterek şöyle devam etti
"Hepsi olumlu yaklaştılar. Şimdi oranın durumuna bakıyoruz. Belediye'nin mi, kendilerinin mi, yoksa Hazine'nin mi? Onun çalışmasını yapıp bir noktaya vardıracağız. Bir toplu konut alanı yaratmayı hedefliyoruz."
Keşke gölgelenmeseydi
Erdoğan'a bu aşamada Cumhuriyet Bayramı etkinliklerine ilişkin soru da yönelttik.
Devlet Bakanı Beşir Atalay'ın Cumhuriyet Bayramı etkinliklerinin çok iyi bir şekilde geçmesi için yoğun bir çaba gösterdiğini belirtti.
Erdoğan sadece Cumhuriyet Bayramı'nı değil, Çanakkale Zaferi'ni de aynı coşku içinde kutlama hazırlığı yaptıklarını vurguladı ve devam etti
"Cumhuriyet'in 80. yılını cumhurla (halkla) birlikte kutluyoruz" kutluyoruz. Bu sadece bu yılla sınırlı kalmayacak. Attığımız adımlar Cumhuriyetin 100. yılına kadar sürecek. Çanakkale için de benzer bir çalışma yapıyoruz. 18 Mart'ta orada da çok iyi bir anma töreni düzenleyeceğiz. Anıt çalışmaları sürüyor. Üç Bakan arkadaşımız yerinde tetkik yaptı. Çanakkale'de Anıt'ın çevresindeki diğer alan çalışmaları da 18 Mart'a kadar tamamlanacak. Bu çalışmaları bizler büyük bir coşkuyla yürütüyoruz."
Her ne kadar Erdoğan doğrudan bir işarette bulunmasa da, hemen ardından gelen sözleri Çankaya'ya gönderilmiş sitem niteliğindeydi
"Bu çalışmalarımızın ve coşkumuzun olumsuz havalarla gölgelenmesini arzu etmezdik. Son günlerdeki gibi bazı olaylarla, tavırlarla gölgelenmesini istemiyoruz. 81 vilayette tüm ülke idare ve cumhurla birlikte bu törenleri coşkuyla kutluyoruz. Bundan sonra da aynı coşkuyla kutlayacağız."
Meşruiyet arayanlar
Irak Geçici Yönetim Konseyi'nin ardından ABD'nin Irak Valisi Bremmer'in de "Türk askeri gelmesin" yönündeki açıklamasını anımsattık.
Erdoğan, diplomatik bir yaklaşımla doğrudan bir yanıt vermekten kaçındı.
Kendilerinin Irak ile ilgili gereken her türlü olumlu tutumu sergilediklerinin altını çizdi. Meclis'ten çıkan tezkere ile asker göndermenin yasal alt yapısını oluşturduklarını belirtti. Bu kararın ardından BM Güvenlik Konseyi'nden de 1511 sayılı kararın çıktığını anımsattı ve devam etti
"Biz yasal alt yapıyı oluşturmak için çalışırken, o dönemde meşruiyet sorununu konuşanlar sanırım bir daha bunu da konuşamayacaklar. İşte BM kararı açıkça ortada. Yeni kararları da bekleniyor."
Zorlayarak, dayatarak değil
Başbakan, Irak halkının talebi olması halinde Türkiye'nin asker göndereceğini bir kez daha vurguladı.
"Oraya gitmek için bir ihtiras içinde de değiliz" diyen Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü
"Komşumuzun, yanı başımızda akrabalık bağımız olan Irak halkının refah ve mutluluğu için gitmeye hazır olduğumuzu söylüyoruz. Zorlayarak, dayatarak değil. Zaten bizden oraya gitmemiz için talep de ABD'den geldi. Onlar bu yönde bir istekte bulundu. Bazıları farklı yönde algılayabilirler. Biz de bu taleple ilgili altyapıyı oluşturduk. Stratejik ortağımızın da talebi, dedik, diğer yanda kardeş Irak halkının da talebi var, dedik. Çalışmalarımızı bitirdik. Şu anda hazır durumdayız. Eğer Irak halkı Geçici Konseyi ve ABD bizi davet ederse oraya gideriz."
Erdoğan, Bağdat'ta son günlerde yaşanan gelişmelere de dikkat çekti.
Son 24 saat içinde 50'ye yakın kişinin hayatını kaybetmiş olduğunu vurguladı ve devam etti
"Son gelişmelere de çok üzülüyorum. Çeşitli örgütlerin bu mübarek Ramazan ayında 50'ye yakın insanın hayatına katletmiş olması bizi yaralıyor. Maalesef sorun da ağırlaşarak devam ediyor. İnşallah dileğimiz çok daha iyi olması."
Erdoğan ile sohbetimiz sırasında geçmişte bu tip olayların olabileceği uyarısının yine bu sütunda dile getirdiğini anımsattık.
Üzerinden üç ay geçtikten sonra bazı şeylerin ABD tarafından da görülüp dile getirilmeye başlandığını hatırlattığımızda şöyle dedi
"Biz zamanında bugünleri görüp uyardık. Bundan sonrası İnşallah daha iyi olur..."
Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya
tıklayın
|
|
|
|
