kapat
09.10.2003
YAZARLAR
ATV
EKONOMİ
limasollu
TÜRKİYE
DÜNYA
POLİTİKA
SPOR
MEDYA
SERİ İLANLAR
METEO
TRAFİK
ŞANS&OYUN
ACİL TEL



GREENCARD

SERVET YILDIRIM


Bedava yemek olmaz

'There is no such thing as a free lunch" der Amerikalılar. Türkçesi "Bedava yemek olmaz. Her şeyin bedeli var". Nisanda ABD'nin Irak bütçesinde Türkiye için de 1 milyar dolarlık bir hibenin ayrıldığını gördüğümüzde önce çok şaşırmış, bedava sanmıştık. Öyle ya bayram değil seyran değildi. Üstelik ilişkilerin limoni olduğu bir dönemdi çünkü TBMM Washington'un asker konuşlandırma talebini reddetmişti. ABD 8.5 milyar dolarlık krediye çevrilecek bu imkanı Türkiye'nin savaş nedeniyle uğradığı zararın telafisi için sağladığını söyledi. Ancak işin aslı bir süre sonra orta çıktı. ABD Türkiye'den asker istiyordu.

ABD'nin yaptığına "dolar diplomasisi" deniyor. Mantığı çok basit. ABD Irak'ta risk altındaki askerinin hayatını kurtarmak için milyarlarca doları gözden çıkarıyor. Türkiye gibi ülkeler de ihtiyaç duydukları parayı alabilmek için askerlerinin hayatlarını riske ediyorlar. Reuters'in tezkere oylamasından sonra geçtiği "ABD'nin dolar diplomasisi oylamada etkili olmuş olabilir" başlıklı haberde sadece Türkiye'ye değil, diğer bazı ülkelere de benzer öneriler götürüldüğüne dikkat çekiliyor. ABD Pakistan'dan Irak'a asker göndermesini isterken, kongreden Pakistan'ın borçlarının 500 milyon dolar düşürülmesini istedi.Ürdün ve Polonya için de benzeri yardım paketleri hazırlandı. Çek Cumhuriyetine 550 milyon dolarlık askeri kredi verildi. Polonya ve Çek Cumhuriyeti, Washington'un isteği üzerine askerlerini Irak'a gönderdi bile.

"Türkiye Irak'a sadece para için asker gönderdi" demek haksızlık olur. Çünkü bölgede önemli bir güç olan Türkiye'nin Irak'ta asker bulundurmakla ve Irak'ta istikrarın sağlanmasından elde etmeyi umduğu başka faydalar da var. Ancak "ABD kredisi ile Irak'a asker gönderilmesi arasında ilişki yoktur" demek de inandırıcı değil.

Bu işin ABD'ye maliyeti 8.5 milyar dolarlık krediyle sınırlı kalmayacak. Muhtemelen Washington asker konuşlandırılması nedeniyle oluşacak askeri harcamaları da üstlenecektir. Türkiye'ye verilecek para Bush yönetiminin 87 milyar dolarlık savaş bütçesindeki kalemlerden sadece biri. Bush'un muhaliflerine göre ABD Irak'a tek başına saldırmak yerine Birleşmiş Milletler ve diğer ülkelerle işbirliği yapsaydı, bugün karşısına çıkan fatura çok daha az olurdu . Her neyse, bu ABD'nin sorunu. Bizim sorunumuz ise daha yeni başlıyor

Piyasalar bir süredir "çok iyi". TL değer kazanıyor, faiz düşüyor, borsa yükseliyor. Nedenleri var. Ağustos başında IMF borç ödemelerimizi yeniden takvime bağladı. Eylülde ise ABD ile kredi anlaşması imzalandı. Bunlar Türkiye'yi, yüklü dış borç servisinin yapılacağı 2004'te rahatlatacak adımlardı. Ancak unutmayın "bedava yemek yok." Eğer ABD'den ve ABD'nin en büyük sermayedarı olduğu IMF'den böylesine ciddi destek geliyorsa, karşılığında Türkiye'nin, dolayısıyla tezkereyi alkışlayan piyasaların da üstlendiği ciddi riskler olmalı. Türkiye bu tezkereden sonra Irak gibi gerilla savaşının yaşandığı yere askerini gönderen bir ülke artık. Normal şartlarda böylesine bir gelişme piyasaları ve yatırımcıları coşturmak bir yana belki de tedirgin etmeliydi...


Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya tıklayın

<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap
hibe destekler

Sarı Sayfalar
GreenCard
TEMA

Copyright © 2003, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır