|
 |
|
MANSUR FORUTAN
Aslolan hizmettir
Dergicilik yaptığım dönemlerde, İngiliz meslektaşlarım sürekli beni, kendi ülkenizde olan ürünlerin tanıtımlarını yapın diye uyarırdı. Özellikle de moda sayfalarında.
"Vatandaş malı bulmalı, kaç para olduğunu bilmeli."
İşin felsefesi buydu ve son derece haklıydılar. "Eğer tanıtımını yaptığın ürünün maksimum fayda sağlamasını istiyorsan ulaşılabilirliğine özen göstermelisin" diye ısrar ederlerdi.
Bizim de haklı olduğumuz noktalar vardı gerçi.
"Hocam sen kafayı takma, biz İngiliz değiliz, bir şekilde buluruz. Olmazsa gelir oradan alırız" derdik ve adamların tüyleri diken diken olurdu.
Cennet vatanımda Paul Smith yok. Ama vatandaş bilsin, ne sakıncası var ki? Bir akrabası geldiğinde ısmarlar belki de.
Bu mantıktan hareketle, gazetelerimizde dergilerimizde sık sık Türkiye'de bulamadığımız ürünlerin tanıtımı çıkar. Arabasından, bilgisayarına, müzik setinden, giyim kuşamına kadar...
Papatyalı takımlar
Gerçi artık neredeyse her şey var ama, yine de bu olmayan malı tanıtma iştahı bitmiş değil.
Belki de yılların refleksi bu.
Yıllarca yurt dışından ısmarlanan lastik ayakkabı, kot pontolun, ne bileyim parfümün yarattığı bir alışkanlık hali.
Yavru Vatan'dan gelen papatyalı takımların, Converse'lerin, Levis'ların haddi hesabı yoktu bir zamanlar.
Dergiciliği bıraktım. Ama nedense o zaman yapmam gereken ama yapmadığım şeyleri şimdi yapma isteği dadandı minik yüreğime.
İktisat fakültesini bitirdiğimde de aynısı olmuştu.
Çalışmadığım, ilgilenmediğim derslerin kitaplarını okuldan mezun olduktan sonra zevkle okumaya başlamıştım. Elindeyken kim kıymetini bilmiş ki bugüne kadar?
Ve kolları sıvadım.
Ve "vatandaş malı bulmalı, kaç para olduğunu bilmeli" öğretisinden hareketle araştırmalara başladım.
Darende Hacı Malzemeleri Satış Yeri (Toptan-Perakende) arayıp da bulamayacağım yerin adıydı.
Yıllarca yok Gucci'ydi, Vuitton'du, Diesel'di baymıştım zaten.
Oysa şimdi karşımda daha önce hiç görmediğim bir dünya duruyordu.
'Bilumum hacı malzemeleri mevcuttur' ibaresi bendenizi heyecanlandırdı ve Tahtakale Vakıf Han'daki dükkana girdim.
Üzgünüm, ürünlerin fotoğraflarını veremiyorum ama en azından ürün yelpazesini ve fiyatlarını vererek görevimi bir Türk gibi kısmen yerine getirmiş olmanın gururunu yaşıyorum.
Hacı yağı
Tespihler 150 binden başlayan fiyatlarla. Bir milyona kadar çıkıyor. Hacı tokyo terliği 300 bin-iki milyon bandında değişiyor. Seccadeler nispeten pahalı. Dokuz sıfırlı rakamlarla başlıyor. İki milyondan başlayıp on milyona kadar çıkıyor.
Erkek için Arap entarisi de pahalı! Bir milyon ila beş milyon arasında değişen fiyatlarıyla Hacı adaylarının olmazsa olmazlarından.
Zemzem takımları da mevcut. Üç milyona iyisinden alabiliyorsunuz.
En önemli ürün tabii ki hacı yağı. Onun da fiyatı bir milyon.
Tabii envanter çıkaracak halim yok. Her ürünün teker teker fiyatını veremem takdir edersiniz ki.
Ben sadece bir rehberlik yaptım. Bir fikriniz olsun istedim. İhtiyaç sahipleri gitsinler, yerinde incelesinler. "Vatandaş malı bulmalı, kaç para olduğunu bilmeli" serisine bir başka zaman devam edeceğim.
Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya
tıklayın
|
|
|
|
