kapat
03.09.2003
YAZARLAR
ATV
EKONOMÄ°
limasollu
TÃœRKÄ°YE
DÃœNYA
POLÄ°TÄ°KA
SPOR
MEDYA
SERÄ° Ä°LANLAR
METEO
TRAFÄ°K
ÅžANS&OYUN
ACÄ°L TEL

GREENCARD

MEHMET BARLAS


Güzellik geçicidir, aptallık kalıcıdır!

Elinizi vicdanınıza koyup, doğru söylemeye çalışın. Aynanın karşısına geçtiğiniz zaman, Kıbrıs Sorunu'nu mu, AB üyeliğimizi mi, bankaların hortumlanmasını mı, yoksa neden böyle yaşlandığınızı mı düşünürsünüz?

Ben her sabah tıraş olmak için aynaya baktığımda, saçlarımın beyazlaşmaya başladığını görüyorum.

Birkaç yıl önce, şakaklarımdaki kırçıllığın, beni daha olgun gösterdiğini düşünürdüm.

Şimdi kırçıllık falan laf artık.

Resmen, saçlarım beyazlaşmaya başladı.

Çevremde saçlarını boyatan erkeklere sık sık rastlıyorum. Ayrıca, ünlü ve güçlü erkeklerin de, saçlarını boyattıklarını görmekteyim.

Ama bu erkek saçının boyanması, galiba zor bir iş. Genellikle bütün boyalı saçlı erkeklerde, kızıla doğru bir kayış var.

Bir zamanlar L'Oreal, bir şampuan için, büyük yatırım yapmıştı.

Bu şampuanla saçlarını yıkayanların saçları beyaz olsa da, orijinal renklerine geri dönecekti.

Ama olmadı bu iş.

Şimdi erkekler de, saçlarını boyamak zorundalar.

Utanmayanlar, berbere gidip boyatıyor.

Kadınlar gibi önce saçlarının rengini iyice açtırıp, sonra istedikleri rengi uygulattırmadıkları için, berberler ne yaparsa yapsın, bütün saçlar kızıla çalıyor.

Utananlar da, evde eşlerine boyatıyorlar saçlarını.

Hatırlayın eski Başbakan Ecevit'i...

Saçında ak yoktu.

Derken eşi Rahşan Ecevit rahatsızlandı.

Bülent Ecevit'in saçları da, ağarmaya başladı.

Bu aklar, herhalde üzüntüden değil, boyasızlıktandı.

İnsan yaşlandığını, sadece saçına kar yağmasından mı anlar?

En kestirme metod, bir yabancı semtte, manavdan alışveriş etmektir.

Manavın çırağının size hitap etme şeklinden, içinde bulunduğunuz yaş dönemini de anlarsınız.

Manav çırağı "Ağabey", "Amca", "Baba", "Dede" gibi hitaplarla, nüfus kağıdınızdaki tarihten daha kesin bildirir yaşınızı.

Ama bazı manavlarda, yanılgıya da düşülebilir.

Eşimin şimdi rahmetli olan bir teyzesi vardı. 50 yaşındayken, 70 yaşında gibi görünürdü.

Yıllar önce manava gitmiş. Turfanda havuç görünce, "Aman bu havuçtan bana bir kilo ver. Anneme yemek yapayım" demiş..

Manav da, "Ay senin annen de mi var" diye tepki göstermiş.

Bence yaşlanmaktan korkmak anlamsız.

Korkunun yaşa faydası yok.

Benim sinirlendiğim, bazı insanlar için, yaşın, bir bilgelik rütbesi gibi alınması.

Hani Temel'e sormuÅŸlar ya..

- Güzel kadınla mı, aptal kadınla mı evlenmeyi tercih edersin?

Temel hemen cevap vermiÅŸ

- Güzellik geçicidir, aptallık kalıcıdır!

Bence de, bir insan cahil ve görgüsüz kalmaya kararlıysa, yaşının genç veya ihtiyar olması neyi değiştirir ki?

Nasreddin Hoca yaşlanmış, şişmanlamış.. Eşeğine binmeye çalışıyormuş. Ama göbeğinden ve güçsüzlüğünden ötürü, başaramıyormuş..

İleride duran 2-3 çocuk da, Hoca'nın bu haline bakıp alay ediyor, gülüşüyorlarmış.

Hoca bunu görünce, yüksek sesle iç geçirmiş

- Ah Hoca ah!. Nerede o gençliğin?

Sonra alçak sesle, kendi kendine söylenmiş,

- Seni gidi köftehor. Ben senin gençliğini de bilirim!

Diyorum ki, herkes yaşının kıymetini bilsin ve geride kalan yaşlara, fazla hasret duymasın.

Doğru olan, aynanın karşısında fazla vakit geçirmeyip, yurt ve dünya sorunları ile de ilgilenmektir.

ÅžAKA

Tayyip ErdoÄŸan- Rauf DenktaÅŸ!
1- İş işten geçtikten ve her şey berbat olduktan sonra deneyim sahibi olmak, Doğu toplumlarının en büyük problemidir.

2- Daha da kötüsü, bazıları deneyimlerini, işleri daha da berbat etmek için kullanırlar.

TAYÄ°NLER

Cam tavan sendromu!
Amerika'nın büyük şirketlerinin en korktuğu bir durum vardır.

Çalışanlar ne yaparlarsa yapsınlar şirkette yükselemeyeceklerini anladıkları zaman, motivasyonlarını da kaybederler.

Buna, "Cam Tavan Sendromu" deniliyor.

Yani, şirketin tepe yönetimini görüyorsunuz. Ama başarılı olup, yükselmek istediğiniz zaman, başınızı, daha önce fark etmediğiniz bir cam tavana çarpıyorsunuz.

Demokratik ülkeler için de bu "Cam Tavan Sendromu" geçerlidir.

Bunun adına bazen "Partizanlık", bazen "Dar Çevrecilik", bazen "Adam Kayırmacılık" denilir.

AK Parti iktidarının, toplumun siyasete açık kesimlerinin gözetiminde olduğu kesindir. AK Parti'li olmayanlar, her atamayı, her adımı dikkatle izliyor.

Eğer her atama, ya İstanbul Belediyesi, ya İmam Hatip Liseleri, ya da Milli Görüş kökenlilerden olursa, gözetim yapanlar, "işte görmediniz mi" söylemini daha yüksek seslendirirler.

Toplum da, partizanlığın cam tavanının farkına varıp, heyecanını yitirir.

Mesajlarınız için: mbarlas@sabah.com.tr


Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya tıklayın

<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap
Destek Paketi
Sarı Sayfalar
GreenCard


Sizinkiler
TEMA

Copyright © 2003, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır