|
 |
|
Sanayici isyanda: Çin istilası dayanılmaz oldu
Ucuz ve kalitesiz Çin mallarının her sektörde giderek yayılmasından rahatsız olan yerli üreticiler ithal girişlerinin kontrol altına alınmasını ve teşvik istiyor
İğneden ipliğe kadar hemen her alanda boy gösteren Çin malları yerli sanayiciye havlu attırmak üzere. Başta saraciye olmak üzere, inşaat malzemeleri, elektrikli cihazlar, gözlük, konfeksiyon, tıbbi cihazlar, hediyelik eşya ve ayakkabıda Çin mallarının pazardan giderek daha fazla pay almasından şikayet eden yerli üreticiler, kilitte olduğu gibi diğer sektördeki ürünlere de damping vergisi getirilmesini ve bir an önce önlem alınmasını istiyor. Dış Ticaret Müsteşarlığı, pazarın yüzde 15'ine ulaşan, ortalama 1.5 dolardan satılan Çin kilitlerine 1 dolar 77 cent vergi uygulaması başlatmıştı. Yerli üreticiler özellikle ithal girişlerinin kontrol altına alınması ve yerli üreticilerin teşvik edilmesini talep ediyor.
UCUZ VE KALİTESİZ
Çin'den gelen düşük fiyatlı ve düşük kaliteli malların haksız rekabet yarattığına dikkat çeken İSO Meclis Üyesi ve Kauçuk Derneği Başkanı Mustafa Kemal Özşahin, "Türkiye'nin sarılacağı son nokta üretim ve istihdam. Daha kalitelisi ülkemizde varken, bunları ithal etmek ülke ekonomisinden, istihdamından ve çocuklarımızın geleceğinden bir parça koparmaktır" dedi. 2005 sonrasında haksız rekabeti önlemek ve pazarı tamamen kaybetmemek için özellikle Uzakdoğu'dan yapılan alımların günü gününe izleneceği bir ithalatı kontrol merkezi kurulmasını öneren Özşahin, "Aşırı tehdit oluşturan kategorilerde safeguard antidamping gibi önlemlerin alınmasını sağlamalıyız" dedi. Özşahin diğer çözüm önerilerini şöyle sıraladı "Enerji maliyetlerinin yüksekliği sektörü zora sokuyor. Kademeli fiyatlandırmaya geçilerek, yüksek tüketimdeki birim maliyet daha düşük hale getirilmeli. Sektördeki yetişmiş insan açığının kapatılması için eğitime önem verilmeli. Hammadde temininde dışa bağımlılık azaltılmalı. Kullanılmış makina ithalatı mevzuatında sektörel düzenlemeler yapılmalı."
OTO AMPULÜNDE KRİZ
Çin mallarının en çok etkilediği sektörlerden biri de saraciye. İstanbul Organize Deri Sanayicileri Derneği Başkanı Turgut Koşar, sektörde bıçağın kemiğe dayandığını söyledi. "Böyle giderse, son 4-5 senedir güzel gelişme gösteren saraciye sektörü havlu atacak" diyen Koşar, ihtisas gümrükleri kurulmasının sorun çözüm getirebileceğini, bu şekilde hem düşük faturaların hem de çifte faturaların kontrol edilebileceğini söyledi.
Üstündağ Şirketler Grubu'nun Bolu-Düzce karayolu üzerindeki oto ampulü fabrikası da Çin rekabetinden mağdur olanlardan. Fabrikanın sahibi Adil Üstündağ, 1999 yılındaki depremde yıkılan fabrikasını kısa sürede onardı ama Çin mallarının yarattığı rekabetle baş edemedi. Türkiye'nin ilk ve tek oto ampulü üreticisi olduklarını, 10 milyon dolarlık yatırımla kurdukları fabrikanın düşük kapasiteyle çalıştığını belirten Adil Üstündağ, "Ben Avrupa fiyatının dörtte birine satıyorum, Çin'den gelen kalitesiz ampuller ise bizim 10'da bir fiyatımıza satılıyor. 400 işçiden 100 işçiye düştük. Böyle giderse bu işi bırakacağız" diyor.
Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya
tıklayın
|
|
|
|
