|
 |
|
ALİ KIRCA
Varlıkta yokluk
Almanya Başbakanı Schroeder, kendisini dinleyen yüzlerce Alman müteşebbisine dedi ki; "Artık devletin sırtına yük olmaktan vazgeçin.. Sigortaya yaslanmayı bırakın.. Biraz atak olun.. Biraz risk alın.. Cesur olun.."
Schroeder, Alman girişimcileri uykularından uyandırmaya çalışırken, atak olmaya, risk almaya çağırdığı o insanlara; aslında bir yaban ülkesinde sırf cesaretleriyle ekonominin ana arterlerini işgal etmeye başlayan Türkleri örnek gösteriyordu.. Türklerin ataklıklarından esinlenmeye çağırıyordu onları.. Kolay değildi.. Bütün ülkede irili ufaklı tam 65 bin işletmenin sahibi Almanya'da yaşayan Türklerdi. Yanlarında en az 250 bin işçi çalıştırıyorlardı ve bu işçilerin çoğu Almandı.. (Vural Öger gibi, Kemal Şahin gibi dev Türk Tycoon'ları bu tasnifin dışındaydı.)
Otuz yıl önce, yol-yordam bilmeden, dilden milden anlamadan, ellerinde tahta bavullarıyla trenlerden inip, ağır işlerde Alman ekononimisine vasıfsız emeklerini sunanlar, şimdi vasıflı Almanların patronu olmuşlardı.. Schroeder, Türkleri örnek gösterirken, ülkesini ziyaret eden Türk bakanlar; Almanya'da yaşayan Türklerin dinleyici olarak doldurduğu salondaki izleyicilere şöyle sesleniyorlarda hala
"Sevgili işçi kardeşlerimiz!"
Belli ki Almanya'yla ilgili algılamaları otuz yıl öncesinde kalmıştı. Oysa, kendisini dinleyen yüzlerce kişinin arasında bir tek işçi yoktu.. İşverenler, Alman Üniversitelerini dolduran akademisyenler, hatta Alman kamu kurumlarında Almanya adına çalışan kamu görevlileri.. Hepsinin de aklı-fikri anavatandaydı.. Memleket toprağındaydı.. Lakin, memleket toprağının bu "bereket"ten haberi yoktu.. Onları hala işçi sanıyorlardı..
Üstelik, her şey daha yeni başlıyordu.. Şu anda Alman üniversitelerinde okuyan, mastır yapan onbinlerce üçüncü kuşak gencinin, Alman yönetim piramidinin tepelerine oturmalarına "ramak" kalmıştı.. Yani Amerikan Başkanlarının ülkeye umut vermek için sıkça kullandıkları ve çok sevdikleri bir deyimle; "You ain't seen anything yet!" Yani "Siz daha hiçbir şey görmediniz!"
****
Peki, Türkiye, "uzaklar"daki bu gücün farkında mı? Yoksa, Gülhane Parkı'ndaki bir çınar konumunda mı milyonlarca insanlık dev güç?
Milyonlarca evet.. Daha önce defalarca vurguladığımız gibi, AB üyesi kimi ülkelerin nüfusları kadar.. Ama.. Dahası var.. Almanya'daki Musevi toplumunun nüfusu, parçalana dağıla 500 bine kadar indi.. Ve bu ülkede Nazi döneminden miras önyargılar hala beyin kıvrımlarında yaşayabiliyor.. Buna rağmen, 500 binlik Musevi lobisinin yanında 4 milyonluk "Türkiyeliler gücü"nün esamisi okunmuyor.. Sorumlusu burada "yapayalnız ve darmadağınık" bırakılanlar olabilir mi? Yalnızca Türk futbol takımlarının Avrupa Seferleri'nde mi dalgalanacak anavatan aşkının bayrakları? Korkarız ki evet..Pembe kimlikleriyle cep telefonu bile alamıyorlar "anavatan"da, haberiniz var mı? Nasıl haberiniz olacak da, nasıl iletişim kurabileceksiniz ki?
Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya
tıklayın
|
|
|
|
