|
 |
|
20 günlük bebeğini poşette saklıyor
Polis M.C.'nin hamile kalınca terk ettiği genç kadın, 20 günlük bebeğini ailesinden saklamak için poşette büyütüyor
İstanbul'da yaşanan bir aile dramının bedelini el kadar bir bebek ödüyor. Ailesinden habersiz imam nihahıyla evlendiği polis memuru M.C. tarafından hamile kalınca terk edilen A.B., 20 günlük bebeğini poşette saklayarak büyütüyor.
Polis memuru M.C., "İki ay sonra eski eşimden boşanıp resmi nikah yapacağım" vaadinde bulunduğu A.B. ile imam nikahı ile evlendi. Ancak A.B. hamile kalınca, Polis M., çocuğu aldırmasını istedi. Israr ve baskılarına direnen B'yi öldürmekle tehdit etti. M'nin istememesine rağmen çocuğunu doğuran genç kadın şimdi, 20 günlük bebeği, babası ve ağabeyinden gizleyerek büyütüyor. Kimse görmesin diye bebeğini alışveriş poşetiyle taşıyor.
BEKARIM DEDİ, SEVGİLİSİ OLDU
A.B., 1999 yılı sonunda bir yıllık polis memuru M.C. ile tanıştı. Zamanla bu arkadaşlık ilerledi. Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü'nde görevli olan polis memuru M.C., ilk tanıştıklarında bekar olduğunu söyledi. İlişkileri ilerleyen çift evliliği konuşmaya başladı. A.B. "Gel beni ailemden iste" dedi. Ancak M.C., evli olduğunu ve eşinden ayrı yaşadığını, boşanma davalarının hala devam ettiğini, şimdilik resmi nikah yapamayacağını söyledi.
Daha sonra da boşanma davasının iki ay sonra sona ereceğini belirterek, "O zaman resmi nikah yaparız" dedi. B., Karadenizli muhafazakar bir ailenin kızıydı. Ailesine böyle bir şeyi kabul ettiremeyeceğini söylese de "Nasıl olsa iki ay sonra resmi nikah yaptırırız" diyen polis memuruna evet dedi.
'POLİSE GÜVENMİYOR MUSUN!..'
Her şey gizli saklı yapıldı. A.B., gelinliğini bile babası ile ağabeyinden sakladı. B., formalite icabı bir arkadaşından istendi, gelinlik giydi, imam nikahı yapıldı, fotoğraflar çekildi. M.C., Şirinevler'de bir ev kiraladı. A.B., haftanın bir kaç gününü bu evde geçirmeye başladı. Aradan iki ay geçtikten sonra boşanma davasını sordu, duruşmanın ertelendiği yanıtını aldı.
B.'nin iddiasına göre, M.C. bir süre sonra da eşinin boşanmayı kabul etmediğini söyleyerek,. "Sen devletin polisine güvenmiyor musun, sana yalan mı söyleyeceğim?" diye çıkıştı. Bu arada A.B., hamile kaldığını öğrendi. Daha önce de dış gebelik geçiren ve bir yumurtalığı alınan A.B., hamile kaldığını ancak dört ay sonra anlayabildi. Eşine durumu anlattığında M.C., çocuğu aldırmasını, yoksa bebeğiyle birlikte onu öldüreceğini söyledi.
A.B., bu olaydan sonra M.C'nin kendisini kandırdığını anladı ve asıl mücadelesi o zaman başladı. 4,5 aylık hamileyken çocuğu aldırmasının mümkün olmadığını belirteren B., "Çocuğuma soyadını ver ve ufak tefek masraflarını karşıla onu ben büyütürüm." dediği M.C'den iddia ettiğin göre şu cevabı alır "Sana vereceğim paranın yarısını bir tinerciye veririm, ikinizi de öldürtürüm."
KARTON KUTUYLA GÖTÜRDÜ
B. aldığı cevaptan yılmaz ısrarını sürdürür. Her seferinde, M.C'den "O çocuk benim soyadımı alamaz" cevabını alır. B. aynı konuyu açtığı bir gün Polis M.'nin ağzından yine tehdit cümleleri dökülür "Murat, 'O çocuk benim azrailim olur. Resmi nikahlı eşimin çocuğu olmuyor. Ama ev ve araba da onun üzerine kayıtlı. Bunlardan vazgeçemem. Doğurursan ikinizi de öldürürüm."
Çaresizliği had safhaya ulaşan A.B., dokuz ay boyunca ailesinden gizlemeyi başardığı hamileliğini, 11 Temmuz 2003'de SSK Okmeydanı Hastanesi'nde doğurarak bitirir. B., ailesinin durumdan haberi olmadığı için bebeğini bir karton kutu içerisinde eve götürdü.
Yaşadığı stres nedeniyle sütü de kesilen genç anne, çocuğunu inek sütü ile beslemeye çalışıyor. Aynı evde yaşadığı ailesinden çocuğunu gizlemeyi başaran A.B., dışarı çıkmak zorunda kaldığında bebeğini puset yerine kağıt bir poşet içerisinde taşıyor ve aynı poşetle eve sokuyor.
Derdine çare arayan A.B., imam nikahlı eşiyle geçtiğimiz ay buluşup Aslı bebeğin kaderini daha doğmadan bir kez daha konuşmuş. İddia ettiğine göre, M.C., bebeği zengin bir aileye vermek istemiş ancak genç kadın bunu kabul etmemiş.
Veli SARIBOĞA
Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya
tıklayın
|
|
|
|
