kapat
15.06.2003
YAZARLAR
ATV
EKONOMÄ°


TÃœRKÄ°YE
DÃœNYA
POLÄ°TÄ°KA
SPOR
MEDYA
SERÄ° Ä°LANLAR
METEO
TRAFÄ°K
ÅžANS&OYUN
ACÄ°L TEL


Cennet bu babanın ayakları altında

Hüseyin Şirvan, 28 yıl çalıştıktan sonra emekli olmuş bir resim öğretmeni. Bursa'da yaşıyor. Üç çocuğu var. İki kızını da kendisi gibi öğretmen olarak yetiştiren baba, en büyük mücadelesini özürlü oğlu Alper için verdi.

Şirvan'ın 23 yıl boyunca sırtında taşıyarak okuttuğu spastik oğlu Alper, sonunda bilgisayar programcısı oldu. Şiir kitapları da yayınlayan oğluna baktıkça gurur duyan Şirvan, "Alper bize bunca yıllık emeğin karşılığını verdi" diyor


Öğretmen karı - koca 56 yaşındaki Hüseyin Şirvan ve 55 yaşındaki eşi Rağbet Hanım, Bursa'da yaşayan bir memur ailesi. Üç çocukları olmuş. İki kızları ve bir oğulları. 1974 yılında doğan ilk çocukları Alper'e, 7 aylıkken 'spastik' teşhisi konulmuş. İşte o günden bu yana Şirvan ailesi için tüm özürlü aileleri gibi 'evlatları için yaşam' başlamış. O yıllarda henüz pek bilinmeyen bu hastalık nedeniyle baba Hüseyin Şirvan, kucağında oğlu ile yıllarca, Manisa'dan Bursa'ya, Ankara'dan İzmir'e, İstanbul'a kadar bütün büyük üniversitelerin tıp fakültelerini gezmiş. Sonunda Alper'in İstanbul'da Erol Sabancı Spastik Özürlüler Merkezi'nde fizik tedavi eğitimi görmesine karar verilmiş. Şirvan, üç yıl boyuca her ay oğlunu otobüs ile Bursa'dan İstanbul'a fizik tedaviye getirip, götürmüş.

Ä°LKOKULU EVDEN BÄ°TÄ°RDÄ°
Oğlunun yürümesi, el ve ayak kaslarını kontrol edebilmesi için mücadele veren baba Hüseyin Şirvan, okul çağına gelen Alper'i hiç bir ilkokul kayıt etmeyince başka bir çare bulmuş; "Alper'e ilkokulu evde ben okutacağım."

Her öğretileni hızlı bir şekilde kavrayan oğlunun zekası ile cesareti artan Hüseyin Bey, 12 yaşına kadar evde ders çalıştırdığı oğlunun sınavla ilkokuldan mezun olmasını sağlamış. Daha sonra da Alper'i öğretmen olarak çalıştığı kendi ortaokuluna kayıt ettirmiş. Alper liseye geldiğinde baba oğul birlikte tayin olmuşlar. Şirvan bu dönemi, "Bursa'da Muradiye Ortaokulu'nda resim öğretmeni olarak çalışıyordum. Alper'i de aynı okula kaydettirdim. Hem öğretmenlik yapıyordum, hem de tenefüslerde Alper'le ilgileniyordum. Bütün sınıfları takdirle geçti. Eğitimine devam edebilmesi için hemen bir liseye tayinimi istedim. Biraz zor oldu ama oğlumun yanında olmak zorundaydım. Böylece lisede de hem öğretmenlik yaptım, hem de Alper okumaya devam etti. Liseden de takdirli karnelerle mezun oldu" diye anlatıyor.

GECE LÄ°SESÄ°NE TAYÄ°N OLDU
Alper, liseden sonra Uludağ Üniversitesi Bilgisayar Programcılığı bölümünü kazanmış. Ancak Hüseyin Şirvan oğlunun yanında olabilmek için ortaokul ve lisede yaptığı gibi, elbette kendini üniversiteye de tayin ettirememiş. O da, çareyi gündüz oğluyla üniversiteye gidip, geceleri ise akşam lisesinde öğretmenlik yapmakta bulmuş.

Hüseyin Bey, oğlunu 23 yıl boyunca 4. kattaki evlerine sırtında taşımış. Artık 70 kilo ağırlığına ulaşan oğlunu taşımakta güçlük çeken baba, oğluna daha uygun, giriş katında bir eve yerleşmeye niyetlenmiş. Kendi evlerini satıp, eşi Rağbet Hanım'ın da emekli ikramiyesini katarak daha uygun bir ev bulmakmış amaçları. Rağbet Hanım'ın 1993 yılında emekli olmasıyla eline geçen parayı dövize yatıran Hüseyin Bey, paralarını nasıl değerlendirdiklerini şöyle anlatıyor "O parayla tam Alper'e uygun bir ev aldık. Uludağ'ın eteğinde öğretmenler sitesinde beş katlı bir apartmanın giriş katı. Resim öğretmeniyim ya, özel bir donanım da çizdim. Rampayla balkondan giriş yaptırdık. Elektrikli tekerlekli sandalyesini koyabileceği bir kabini var. Böylece Alper tamamen bütün ihtiyaçlarını kendisi karşılayabilecek bir hale geldi."

ÃœNÄ°VERSÄ°TE BÄ°TTÄ° AMA...
Hüseyin Şirvan, üniversiteyi dereceyle bitiren oğluna iş bulmak için bir kez daha kolları sıvamış. Ancak 3 yıllık arayışlarından hiçbir sonuç alamamışlar. Alper, bu sırada şiirler yazıyor, bilgisayarda resimler çiziyor, babasıyla birlikte basket karşılaşmalarına, Türk sanat müziği konserlerine gitmeye devam ediyormuş. Baba Hüseyin Bey, oğlunun şiirlerini kitap olarak bastırmayı düşündüğünde, destek eski bir öğrencisinden gelmiş "İş aramaya başladık. Başvurduğumuz yerlerde Alper'in bilgisine, programlarına bakıyor, almak istiyor ama 'Yerimiz müsait değil, nerede çalıştıralım' diyorlardı. Umutsuzluğa düşmesini engellemek için sürekli gezdiriyordum. Sonra kitap kırtasiyeyle uğraşan bir öğrencime, Alper'in şiirlerini kitaplaştırmayı düşündüğümü söyledim. Oğlumun 'Issız Bir Sevda' adını verdiği kitabını hiç para almadan 5 bin adet bastırdı. Biz kitapları sattıkça baskı parasını ödedik."

İŞ İÇİN VALİYE ÇIKTI
Baba Hüseyin Bey, oğluna iş bulabilmek için valiye çıkmaya karar verir bu kez.

"Dönemin Bursa Valisi Orhan Taşanlar, bir basketbol karşılaşmasında bizimle tanışmış, sonra da bir kaç kez Alper'in yanına gelmişti. Sergi açmaya kalkışınca oğlumu alıp valiye gittim. Şiir kitabını da alıp özel kalemde oturduk. 'Orhan Bey, hemen tanıdı bizi. 'Hayrola' dedi. Durumu anlattım. Alper'in üniversite mezunu olduğunu, kitap yazdığını duyunca şaşırdı. 'Serginizi ben açacağım' dedi ve sözünü tuttu. TRT 1 program yaptı. Alper'in şiirlerinden biri, İlgün Soysev tarafından bestelenip TRT korosu repertuvarına alındı. Şimdi TRT radyolarında oğlumun yazdığı şarkı okunuyor."

Bursa Büyükşehir Belediyesi'nin açtığı sınavı kazanan Alper, yaklaşık 5 yıldır sözleşmeli olarak huzurevinde büro elemanı statüsünde çalışıyor. Alper huzurevindeki işini çok sevdiğini ancak kendisini geliştirmek istediğini belirtiyor. Baba Hüseyin Bey de oğlunun yazdığı programlar ve hazırladığı internet sitesinden ne kadar bilgili olduğunun anlaşılabileceği görüşünde.

Tüm engelleri babamla aştım
Alper, ortaokul ve lise hayatı boyunca okul merdivenlerini babasının sırtında inip çıkabilmiş. Okula belediye otobüsleriyle gidiyor, tekerlekli sandalyenin sorun olduğu yerlerde yine babasının sırtında yol alıyormuş. Alper ise, o günleri şöyle anlatıyor "Ben hayatımdaki tüm engelleri babam sayesinde aştım. Üniversite sınavını kazanarak ona en büyük teşekkürü etmiş olacağımı biliyordum. O, yeryüzünde mutluluğu, vefayı herkesten daha çok hak eden bir insan. Bir an olsun yılmadı."

UZMAN BÄ°LGÄ°SAYAR PROGRAMCISI
Alper, veri tabanı programları yazıyor. Yazdığı "Huzurevi Sosyal Servis Otomasyonu" ile yaşlılara ait tüm bilgileri bilgisayarda arşivlemiş. Bu programı tüm Türkiye'deki huzurevlerinde kurması için teklif almış. Kendi sitesi www.alpersirvan.com adresine girdiğinizde sitenin ne kadar uzman bir elden çıktığı hemen anlaşılıyor. Alper burada şiirlerini, hikayelerini, denemelerini yayınlıyor. Kültür, sanat, forum köşeleriyle sanat gündemini belirliyor.

BÄ°R DE EÅž BULURSAM BABALIKTAN EMEKLÄ° OLACAÄžIM
Hüseyin Bey, çok emek verdiği Alper'e artık sadece bir eş bulmak istediğini belirterek, "Eşi de bulursam artık babalıktan emekli olabilirim. Her türlü ihtiyacını karşılayabilen, iş güç sahibi, 29 yaşında kültürlü bir genç. İnşallah hayırlı bir kısmet bulacağım" diyor.

Yıldız ATEŞ


Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya tıklayın

<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap
TEMA
Sarı Sayfalar


Sizinkiler
ArboMedia

Copyright © 2002, Bilgin Elektronik Yayıncılık ve İletişim A.Ş. - Tüm hakları saklıdır