Beline kadar gömülü olan cesedin sırrı!

Gençlik Parkı'nda bekçiler toprağa beline kadar gömülü bir ceset buldu...
Ankara'nın eğlence yerlerinden biri olan tarihi Gençlik Parkı'nda beline kadar gömülü bir ceset bulunmuştu. İlk görünüşte bir sapık izlenimi veren olayda kurban topraktan çıkarıldığında bir cüce olduğu anlaşılmıştı. Bu garip cinayeti, 3 ayrı ilde soruşturma yaparak çözen komiser Akın Güneri şöyle anlattı:

"13 Eylül 1999'da Gençlik Parkı'nda, 1.40-1.50 boyunda orta yaşlı bir erkek cesedi bulduk. Mamak'taki bir karakoldan gelen kayıp bilgisi bizim eşgalle uyuyordu. Öldürülen cüce, Şükrü Koçaş adında Köy Hizmetleri'nin Matbası'nda özürlü kadrosunda çalışan 51 yaşında bir adamdı. Aileden yaptığımız sorgulamadan bir sonuç çıkmadı. Ama adamın sık sık Sakarya Caddesi'nde ve Çankırı Caddesi'ndeki yerlerde içki içtiğini öğrendik. Ailesinden aldığımız son fotoğrafıyla tüm bar ve pavyonları gezdik. Son olarak Sakarya'da bir barda arama yaparken garson "Evet abi bir kaç gün önce uzun boylu bir adamla gelmişti" dedi. Beraber olduğu kişiyi çok iyi hatırlıyordu. Verdiği eşgal 1.75-1.80 boylarında esmer, saçları jöleli ve geriye doğru taralı biriydi.

FOTOĞRAFTAKİ KATİL
Garsonu eline bir telsiz verip aramıza aldık ve kurbanın aile ve iş çevresinde dolaştırdık. Kurbanın işyerindeki dolabından çıkan fotoğraflar arasında aradığımız kişiyi bulduk... 2 yıl kadar önce aynı işyerinden emekli olan Ayhan Mercan'dı.

İşyerindeki kayıtlı ev adresinden ayrılmıştı ancak yönetici, Mercan'ın ablasının adresinin, kefil olduğu beyazeşya dükkanından bulunabileceğini söyledi. Dükkandan aldığımız adrese giderken önümüzdeki aracın garip hareketleri dikkatimizi çekti... Aracı durdurduğumuzda aradığımız kişiyle karşılaştık. Adam alkollüydü, üzerinden çıkan kimlikte ise isim tutmuyordu. Meğer Ayhan Mercan'ın ikiziymiş. Kardeşinin İstanbul'da oturduğunu ancak olay günü Ankara'ya geldiğini söyledi. O gece annesinde kalmıştı ve annesi eve alkollü döndüğünü, üzerinde kan lekelerinin olduğunu anlattı. Lekeleri sorduğunda ağlayarak, Ulus'ta arkadaşıyla kavga ettiğini anlatmıştı.

İstanbul'a giderek Mercan'ı, deprem nedeniyle kaldığı çadırda bulup Ankara'ya getirdik. Suçunu itiraf etti. Emekli olduğunda kendisinrden 1.5 milyar lira para alan Şükrü, borcunu 2 yıldır ödememişti. O gün para istemeyen gelen Mercan'la içtikten sonra Gençlik Parkı'na gelmişler, içmeye devam etmişlerdi. Mercan parasını istedi, Şükrü "Sana borcum filan yok. Vermiyorum napıcan lan" deyince de bıçağı 4 defa sapladı. Onu toprağa gömerken bekçilerin geldiğini görünce beline kadar gömülü halde bırakıp kaçtı. Mercan pişman olmuştu ama 26 yıl ağır hapse mahkum olmaktan kurtulamadı.

Telefon neden eğik duruyordu?
Öğle saatlerinde polis telsizlerinden duyulan bir anons herkesi telaşlandırmıştı. Başkentin gecekondu semtinde bir erkek 15 yerinden bıçaklanmış, cinsel organı kesilmiş bir şekilde evinde çıplak bulunmuştu. Sırlarla dolu gibi görünen olayı Komiser Selçuk Aldemir çok kısa sürede çözdü: "31 Temmuz 1999'da Hasan Kanbur adında 36 yaşındaki bir adam evinde ölü bulundu. 11 bıçak darbesiyle öldürülen maktülün, cinsel organı da kesilmişti. Çırıl çıplak olan adamın bir cinsel ilişki öncesi öldürüldüğü izlenimi aldık. Olay yerinde inceleme sürerken ben dışarıya çıktım.

PENCEREDEN BAKINCA
Pencereden bakarken sehpanın üzerindeki telefonun eğik durduğunu fark ettim. Telefonun "R" (Redial yani tekrar arama) tuşuna bastım. Karşıma çıkana "Türk Telekom'dan arıyoruz. Arıza varmış" dedim. O "hayır" deyince de "Numaranız 4...... değil mi?" dedim. Karşımdaki kendi numarasını verdi.

Telekom'dan adresi tespit ettik. Kapıya bir kız çıktı. Aramada banyoda kanlı çamaşırlar bulduk. Çamaşırlar kızın 15 yaşındaki abisi Hızır T'ye aitti. Hızır herşeyi anlattı. Babasıyla kavga edip evden kaçan Hızır'ı evine götüren Hasan Kanbur sarkıntılık yapmaya kalkışmıştı. Korkan Hızır, Hasan'ı öldürmüş sonra da telefondan evini arayarak babasından özür dilemişti. Mahkeme gence 5 yıl hapis verdi.

Esrarengiz cinayetler nasıl çözülüyor? Yazan: Ünsal ERGEL

- BİTTİ -