kapat
22.10.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

www.ekdilamerica.com
Dünyadan
Spor
banner
Magazin
Kampüs
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

GREENCARD
Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

 

Giyotin gölgesinde kırık bir hayat


Bahar Iraklı bir fahişe. Saddam'ın giyotininden kurtulmak için kaçmış. Van'da, BM kararını bekliyor şimdi. Ülkesine gönderilirse öldürülecek
Hayat kadınları-nın kesik başları sokak aralarında bulunu-yordu.

Bir çığlık koptu. Aşağı inip baktık. Aşti'nin vücudunu üçe bölmüşler. Korkunçtu.

Bahar Osman Mustafa. Iraklı, 30 yaşında bir kadın. Bir yıl önce Irak'tan Türkiye'ye kaçmış. Şu anda Van'da yaşayan bir mülteci. Birleşmiş Milletler'in hakkında alacağı kararı bekliyor.Eğer BM onu sığınmacı olarak kabul edip, bir başka ülkeye göndermezse ülkesine dönmek zorunda kalacak. Bu karar Bahar için ölüm demek, çünkü ülkesine döndüğünde onu giyotin bekliyor. Çünkü onun işi bedenini satmak...

* Nerelisin?

Süleymaniye.

* Kaç kardeşin var, annen baban ne iş yapar?

Annem ev kadını, babam polisti. Sonra bekçilik yaptı. 8 kardeşiz. 4 kız, 4 erkek.

* Neden ailenle koptun?

Altıncı sınıfta okurken çok aşık oldum. 15 yaşındaydım. Evlenmek istedim. Ailem karşı çıktı. Sonra ikna ettim, evlendik ama mutluluğum 1 hafta sürdü.

* Ne oldu?

Bir hafta sonra babam, dayım bizi ayırdı. Boşandırdılar zorla.

* Neden böyle bir şey yaptılar?

Adımın çıktığını düşünerek evlenmeme izin vermişler. Kendilerince namus temizlediler. Bizim birbirimizi çok sevmemiz onlar için önemli değildi, onlar istemiyorlardı. Yıkıldım. Eve geri döndüm. Günlerce konuşmadım, hep bir umutla bekledim. Ailemin karar değiştirmesini bekledim.

* Kocan ne yaptı?

O da bir süre bekledi fakat daha sonra Saddam'a karşı hareket eden birliklere katıldı.

Dayım kabusum oldu

* Sen ne yaptın?

Ekonomik kriz vardı ve ailemin durumu kötüydü. Babam da öldü. Babamın yerini dayım aldı ailede. Çok baskı gördüm. Lokantalarda çalıştım, evlere temizliğe gittim. Dayım sürekli peşimdeydi. Evlendirmek istediler beni. Karşı çıktım.

* Kaçmaya nasıl karar verdin?

Çok baskı yapmaya başladılar. Çalışıyordum ve biraz para biriktirme şansım vardı. O sırada dayım da çok üstüme gelince anneme, "Ben kaçacağım. Türkiye'ye gideceğim, Birleşmiş Milletler'e başvuracağım, Avrupa'ya gideceğim" dedim.

* Bunları nereden biliyordun.

Çok kaçan oluyor bizim oralardan. Duyuyordum. Tabi İstanbul değil Van'mış gideceğimiz yer.

* Nasıl kaçtın?

İlk denemede kaçamadım ve dünyam yıkıldı. Kaçakçıları buldum, parayı verdim, evden ayrıldım. Irak'tan İran'a geçtik ilk önce. Urmiye'de kaldık. Fakat orada yakalandık. Sınırdışı edildik.

Madam'ın evine düştüm
* Irak'a mı döndün?

Ailemin yanına dönmek istemedim. Dönsem beni öldürürlerdi. Kaçarken tanıştığım insanlar vardı. Şirin ve Ruhoş adında bir çift. Onların bir arkadaşları varmış, Bağdat'ta. Bana onun telefonunu ve adresini verdiler. Hayatımda ilk kez yalnız başıma seyahat ettim. Bağdat'a geldim. Çok korkuyordum. Söylenen adrese gittiğimde bir kadın karşıladı beni. Adı Aşti'ydi. Evde başka kadınlar da vardı.

* Ne yapıyordu bu kadınlar?

Hemen anladım ama yapacak birşeyim yoktu. Randevu eviydi. Çok ürktüm. Aşti'yle konuştum. Ve yapamayacağımı söyledim. O da bana, " Bu işi yapmak zorunda değilsin, sana başka iş buluruz" dedi. Ama bulamadım, o evde çalışmak zorunda kaldım.

* Nasıl bir ortamdı? Başka bir yol bulamadın mı?

Yoktu yapacağım bir şey. Çaresizdim, açtım.

* Para kazanabildin mi?

Kazandığım tüm parayı Aşti almaya başladı. Ölmeyi düşünmeye başlamıştım. Bu nasıl bir duygu, yaşamadan anlamanız mümkün değil. Yaşıyorsunuz zaman geçiyor ama öylesine ot gibisiniz. Her şeyden mideniz bulanıyor, her şey, herkes üzerinize geliyor. Kendinizden nefret etmeye başlıyorsunuz. Para biriktirmeye ihtiyacım vardı. Herşey kaçmak içindi. Ama çok korkunç günler geçirdim. Saddam rejiminin baskıları arttı. Fahişeler için idam kararı vardı ve uygulamaları başlattılar.

* Yakalanınca idam mı ediyorlardı?

Evlere baskın yapılıyordu, hayat kadınlarının kesilmiş başları sokaklarda bulunuyordu. Bir gün Aşti'yi gelip evden almışlar. O sırada ben alışveriş için dışarı çıkmıştım. İki adamla gitmiş. Sabaha kadar gelmedi. Gün ağırırken mahalleden bir çocuk bir poşetin içinden kanlar aktığını görmüş. Mahallede bir haykırış koptu, indik, baktık. Aşti'nin vücudunu üçe bölmüşlerdi. O sabah tüm eşyalarımı toplayıp Süleymaniye'ye geri döndüm.

HAYATIM KALDI MI BENİM?
* Bu kez kaçabildin mi?

Param vardı, yardım ettiler. Zaten o sırada dayıma da yakalandım. Dayım Ruhoş'ların evini bastı ben camdan kaçıp kurtuldum. Aile meclisi kararı almışlar, beni öldüreceklermiş. Baba Ali diye bir kaçakçı buldular. Ona 5 bin dinarım olduğunu söyledim. Çok acil kaçmam gerektiğini dayımın ya da Saddam'ın adamlarının beni öldürebileceğini anlattım. Bana, "Senden para almam ama Türkiye'ye kadar eşim olacaksın" dedi. Türkiye'ye onunla geldim.

* Onunla yalnız mıydın? Nasıl geçtiniz sınırı?

Eşekle ve arabayla geçtik. 25 kişilik bir gruptu. Benimle birlikte oldu ve beni diğer adamlara da sattı. Çok tehdit ettiler. Kaçmak, ölmek istedim. Çok çok korkunçtu, anlatamayacağım... (ağlıyor)

* Van'a geldiğinde ne oldu?

Peşimi bırakmadı benim. İranlı bir ailenin yanına yerleştirdi. Beni kullanıyordu. Kaçmıştım ama bu beladan kurtulamıyordum. Bir gün evden çıkıp BM'in bürosunu buldum. Orada sırada beklerken İranlı ev sahibi beni gördü, onunla tartışmaya başladık. O sırada bekleyen kadınlardan biri durumu anladı ve bana yardım etti. O kadın sayesinde başvurumu yaptım. Şimdi benim için BM'in vereceği karar çok önemli. Gerçekten kurtulmak istiyorum. Dönersem beni öldürürler. Ya Saddam ya ailem. Dönüş benim için ölüm demek.

* Ne bekliyorsun hayattan?

Dünya çok kötü diye düşünüyorum. Şimdi burada herkes geçmişimle ilgileniyor, ben mi sorumluyum tüm yaşadıklarımdan? Siz çok şey bekleyebilirsiniz hayattan. Ya ben? Hayatım mı kaldı benim?

ELİF ERGU

www.superbahis.com
www.sigortam.net

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır