Ama Efes Pilsen'de bir Marcus Brown vardı, ki adeta tek başına ilk yarıyı kazandırdı. Onun yanına hücumda harika bir Mehmet Okur da eklenince, ilk periyodu 26-26 geçen Efes, devreyi 48-42 önde tamamladı.
3. periyodu 66-55 önde tamamlayan Efes Pilsen, maçta bir daha geri dönmemek üzere öne geçti. Bundan sonrası galibiyet yolunda atılan adımlarla doluydu. Takımımız karşılaşmadan 87-78 galip ayrılarak, Avrupa Ligi'ndeki ilk zaferini kazandı.
Geçen hafta İspanyol Unicaja Malaga'yı yenmeyi başaran Benetton Treviso aslında ahış şahım bir takım değil. Ama dün gece önemli Efes Pilsen için önemli olan yeniden yapılanan takımıyla, "Euroleague'de ben de varım" diyebilmesi oldu.
Maçı iyi savunmayla birlikte önemli anlarda banktan gelerek katkı yapan Ömer Onan getirdi. Bu arada Mehmet Okur'un güzel hücumlarına savunmayı da eklemesi gerekiyor. Riccardo Pittis'i boş bıraktığı gibi başka oyuncuları da boş bırakırsa, Efes Pilsen kötü günler yaşar Avrupa Ligi'nde.
Biz de Efes Pilsen'e "Hoşgeldiniz" diyoruz ve basketbolseverlerin bilgisayarlarında duvar kağıdı olan mükemmel oyuncu Stombergas'ı da bir an önce bize kazandırmasını diliyoruz.