kapat
05.10.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

www.ekdilamerica.com
Dünyadan
Spor
banner
Magazin
Kampüs
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

GREENCARD
Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

 
ŞELALE KADAK(skadak@sabah.com.tr )

'Eyvah 5'inci madde devrede sözleşmeyi bozuyorum'

NATO Daimi Konseyi'nin önceki gün toplanarak 5'inci maddeyi işletme kararı alması iş dünyasında dikkatle takip edildi. Türkiye'yi resmen ABD'nin Ladin'e karşı açtığı savaşın bir parçası haline getiren 5'inci maddeden yola çıkan pek çok firmanın yaptığı sözleşmeleri bozma yoluna gideceğini öğreniyorum.

Sözleşmelerin hangi hallerde bozulduğundan, gözden geçirildiğinden ya da hukuk yoluna başvurulduğundan haberiniz var mı?

Üç tane önemli 'mücbir' sebepten söz ediliyor. Bunlardan biri deprem gibi doğal afetler, diğeri savaş hali ve üçüncüsü de devletin tek taraflı olarak ekonomik alanda yaptığı değişiklikler. Örneğin devalüasyon yapması gibi.

İş dünyasına bakılırsa, Türkiye bunların ikisini son iki senede yaşadı. Bu yüzden de pek çok sözleşme bozuluyor ancak asıl önemlisi 'savaş hali.' İşte bu nedenledir ki pek çok işadamı NATO'nun 5'inci maddeyi işletip işletmeyeceğine kilitlenmişti.

Yap-işlet-devret modeliyle Atatürk Hava Limanı Dış Hatlar Terminali'ni inşaa eden ve işletmeye başlayan TAV'ın mücbir sebep nedeniyle sözleşmeyi bozabileceği konuşuluyor. Ne de olsa 11 Eylül'den sonra herşey değişti. Kimse seyahat etmek istemiyor. Seyahat etse bile Türkiye gibi ülkeler tercih edilen ülkeler arasında yer almıyor. Yani Atatürk Hava Limanı'nın yolcu sayısı da her geçen gün biraz daha geriliyor. Üstelik henüz savaş çıkmadı. Savaş resmen başladıktan sonraki durumu kimse konuşmak bile istemiyor.

TAV'ın A'sı yani AKFEN'in patronu Hamdi Akın'la konuşuyorum. "Gelirleri düşerse işletmecinin aldığı borcu bankalara geri ödemesi güçleşir ve mücbir sebep ortaya çıkar" diyor. Akın, mücbir sebep halinde işletme süresinin uzatılmasının ya da hukuki yollara başvrurarak devletten zararın tazminini talep etmenin de mümkün olduğunu anlatıyor.

Peki Atatürk Hava Limanı'nındaki yolcu sayısı geçen yılla kıyaslandığında ne durumda? TAV'ın verilerine göre, Geçen yılın Eylül ayı ile bu yılın Eylül ayı karşılaştırıldığında yolcu sayısı gününe göre yüzde 30 ile yüzde 50 arasında azalmış. Geçen yıl 11 Eylül'den sonra ki günlerde 16 bin civarında yolcu gelirken bu sayı bu yılın aynı günlerinde 10 binlere kadar gerilemiş. Üstelik Eylül'den sonra Türkiye'ye gelen Amerikalı turist sayısında da her yıl belirgin bir artış olurmuş. Şimdi bu da bıçak gibi kesilmiş.

Hamdi Akın, TAV'ın gelirine sadece gelen yolcuyla bakmamak gerektiğini de söylüyor. Havaalanındaki mağazalarda alışverişler de çok azalmış. Otopark da haliyle çok az kullanılıyor.

Yani şuna bakılacak. Bu kayıp sineye çekilmeyecek kadar büyük bir kayıp mı değil mi? İşte burada da devreye tahkim giriyor. Uluslararası kabul görmüş hakem, şirketin başta savaş hali olmak üzere çeşitli mücbir sepeplerden zarar görüp görmediğine ve gördüyse zararın tazminine karar veriyor.

TAV'ın hava limanını işletme süresi 2005'in Temmuz'un da bitiyor. Kimbilir onlar belki de bu sürenin uzatılmasını isteyebilir.

Ancak PriceWaterhouseCoppers'ın avukatlarından aldığım bilgiye göre, mücbir sebebin illiyet rabıtası yani nedensellik bağının mutlaka olması gerekiyor. Yani savaş hali olabilir ama zarar o sebepten olmayabilir. Sanırım Tahkim'in önemi de burada ortaya çıkıyor. Ayrıca tahkim için de sözleşme de hüküm olması gerekiyormuş. Yani her isteyen sözleşmesini bozmak için tahkime gidemiyecek.

Mücbir sebep müteahhite yaramıştı
Mücbir sebepten dolayı sözleşmeleri bozma yoluna daha önce müteahhitler gitmişti. Bunun üzerine Devlet, Fiyat Farkı Kararnamesi çıkararak, müteahhitlere fiyat farkı ödeme kararını tek taraflı olarak vermişti. Yani müteahhitler 'Sözleşmeleri bozarız" deyince devlet zararı karşılamayı kabul etmişti. Üstelik öyle bir şey yapıldı ki resmen müteahhitlere "Bu para zararını karşılamıyorsa, işi tasfiye edebilirsin" bile dendi. Yani sözleşme tek taraflı bozuldu. Özellikle uzun süreli sözleşmelerde şartlar değiştiği için zarar etmeye başlayan şirketlerin mücbir sebebe sıkı sıkıya sarıldıkları anlaşılıyor.

www.superbahis.com


www.sigortam.net

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır