  
Gayri safi milli libido
Geçen şubat ayında meydana gelen ve meydana gelmeye devam eden devalüasyondan sonra o kadar fakirleştim ki, gazeteciliği bırakıp başka bir mesleğe geçmeyi düşünüyorum.
Aklımda dahiyane bir fikir var. Bir tez yazmak üzere Dünya Bankası'ndan burs isteyeceğim.
Türkiye'nin gayri safi milli hâsılasında meydana gelen değişikliklerin milli libido üzerindeki etkilerini araştırmak istiyorum.
Terminolojiden başlayarak konuyu biraz açayım. Gayri safi milli hâsıla bir yıl içinde 65 milyon Türk'ün yarattığı ekonomik değerlerin toplamıdır. Libido ise "cinsel içgüdü"dür.
2001 yılının ikinci üç yıllık döneminde Türkiye'deki gayri safi milli hâsıla artışı eksi % 2 civarında oldu. Bu, İkinci Dünya Savaşından bu yana ekonomide meydana gelen en büyük küçülmedir. Türklerin libidosu, buna paralel olarak, % 2 azaldı mı? Diğer bir anlatımla, ekonomik gerileme ülkemizde bir yıl içerisinde meydana gelen gayri safi cinsel ilişki ve mastürbasyon sayısını da % 2 civarında azalttı mı? Bu küçülme başka küçülmelere de yol açtı mı?
Hayatımın geriye kalan kısmını işte bu konuya tahsis etmek istiyorum.
Ekonomik büyümenin başka konularda meydana gelen büyüme ve küçülmelerle yakından ilişkili olduğunu iddia ediyorum.
Cinsel ilişki ile milli gelir, safi veya gayri safi olsun, yakından ilişkilidir. En çok cinsel ilişki, kişi başına düşen milli gelirin en yüksek olduğu ülkelerde meydana gelir. En az cinsel ilişki (ve, paradoksal olarak, en çok çocuk doğumu) milli gelirin en düşük düzeyde olduğu ülkelerde varittir. Her iki kategorideki ortalama sayı, kalkınmaya bağlı olarak (benzetmek gibi olmasın) aşağı veya yukarı doğru hareket edebilir.
Neden?
Çünkü nasıl başarı bir afrodizyak, yani cinsel gücü ve iştahı arttıran bir iksir, bir doğal Viagra ise, başarısızlık da afrodizyakın tersidir. (Kayzidorfa? Argaiv?) Kalkınamama, geri kalma, devalüsayon, işsizlik gibi makro düzeyde, cebindekiyle ay sonunu getirememe, kirayı zamanında ödeme yeteneğinin zayıflaması, okul taksitlerinde geri kalma gibi mikro düzeyde ortaya çıkan başarısızlık, benim tezime göre, ulusal libidonun altında konmuş dinamit gibidir.
İşte küçük bir test:
Bir iş adamının cinsel iştahı hangi olayın gecesinde daha güçlüdür?
(1) Bankadan fabrikasını genişletmek için 10 milyon dolar kredi aldığında. (2) Krediyi geri ödemediği için evinin kapısı icra memurları tarafından baltalarla kırılıp, eşyaları götürüldüğünde.
Cevabın birinci şık olduğu açık. Biraz evlilik deneyimi olan erkeklerin çok iyi bildiği gibi, karı koca arasındaki cinsel ilişkiyi kadın vesikaya bağlar.
Ekonomik performansı kötü olan veya kötüleşmeye başlayan erkeğine kadının vereceği cinsel ilişki vesikalarında tedrici bir azalma gözlenecektir. Bu durumlarda talep de zaten -tıpkı şu anda ekonomide yaşadığımız gibi- alt seviyelerde olacaktır.
Bunun evrim biyolojisi ile ilgili temelleri olduğuna eminim. (Belki bu konuyu da Dünya Sağlık Örgütü bursu ile incelemek nasip olabilir). Kıtlık ve ekonomik kriz, libidoyu azaltır çünkü o iş olmayınca diğer iş de olmaz, yani çocuk doğmaz. Dolayısıyla nüfusa doyurulacak yeni ağızlar katılmamış olur.
Valla, Dünya Bankası falan dedim ama; bütün önerilere açığım, aslında. TÜSİAD, İstanbul Sanayi Odası, Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu, Gazete Sahipleri Sendikası gibi kuruluşlar, tekliflerinefolumlu bakacağımdan emin olabilirler.fTürk Lirası kabul ederim. Ödemeler taksitle yapılabilir. Shop and Miles ve Advantage kartı sahiplerine özel indirimler düşünüyorum.
Pazarlığa da açığım.
|
Magazin
