İşte son çete
Dün "gidişatın kötülüğünü" ve "Türkiye'nin iyi yönetilmediğini" yazmıştık.
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu aradı:
"Sağolun" diye başladı.
Ve "bunları ben yöneticilerin yüzlerine karşı söylüyorum" dedi.
Ardından da ekledi:
- Aslında bugün Türkiye büyük bir şans yakaladı... Toplumun bütün katmanları "üretim" diyor... Rıdvan Budak ile ben "aynı noktada" buluşuyoruz... Çatışmıyoruz... Bu potansiyelin aktif hale getirilmesine ihtiyaç var... Bunu yapacak "birine" ihtiyaç var.
Öneri
Rifat Hisarcıklıoğlu ile konuşmadan hemen önce bir "mektup" aldık.
Gönderen:
Ege Bölgesi Sanayi Odası Başkanı Atıl Akkan.
Bir "önerisi" var.
"Özetle" diyor ki:
- .......... kriz nedeniyle işini kaybeden sigortalılara destek olunsun.
Mektubun en ilginç bölümü "son paragrafı."
"Aynen" şöyle:
"Bu önerimiz Sayın Başbakan Bülent Ecevit ile ilgili tüm Bakanlara, Sendika Temsilciliklerine, tüm Kuvvet Komutanlıklarına iletilmiş olup bilgilerinizi ve desteğinizi takdirlerinize arz ederim."
Neden?
Atıl Akkan'ın önerisi "yerindedir."
"Destekliyoruz."
İşini kaybedenlere sahip çıktığı için de "kendisini kutluyoruz."
Fakat...
"Şu soruyu da" sormadan edemiyoruz:
Atıl Akkan bu önerisini neden "askerlere de" iletmek ve "destek istemek" ihtiyacını duyuyor?
Asker
Atıl Akkan'ı "otuz küsur yıldır" tanırız.
"Demokrat Parti... Adalet Partisi geleneğinden" gelmektedir.
"Darbelere, müdahalelere" karşıdır.
İhtilallerin "mağdurudur."
Siyasetin "kışlaya, okula, camiye girmemesi" yanlısıdır.
Sorunların "sivil siyasi otorite tarafından çözülmesi" düşüncesinin yılmaz savunucusudur.
Öyleyse...
Önerisine "asker desteği istemek" neyin nesi?
Ders
Atıl Akkan asla "art niyetli" değil.
Sadece...
Siyasi otoritenin "tıkandığını" görüyor.
"Askerin iteklemesi olmadan birşey yapılamadığını... Yapılamayacağını" görüyor. Ve "Türkiye şartlarına göre" davranıyor.
Akkan'ın bu davranışından alınacak çok ders var.
Körler, sağırlar
Atıl Akkan'ın mektubunu tam okuduğumuz sırada...
İstanbul Milletvekili Rıdvan Budak'tan bir "mesaj" geldi.
DSP'li Budak'ın "yazıp, söyledikleri" zehir zemberek.
* Hükümet, yangını seyreden itfaiyeciye, hırsızı seyreden polise benziyor.
* Siyasetin körleri ve sağırları, gerçekleri göremiyor.
* Sabrın da bir sonu vardır ve sabır taşı çatlamak üzeredir.
* Kimse alıp satmıyorsa, yemiyor içmiyorsa, işte bu sosyal patlamadır.
* Vatandaş bedel ödedi, vatandaşı bu hale getirenler ne zaman bedel ödeyecek?
Hesap sorulsun
Son zamanlarda "Atıl Akkan'ın... TÜSİAD'ın... Bayram Meral'in... Rıdvan Budak'ın... Sabancı'nın... Ankara Sanayi Odası Başkanı'nın... TOBB Başkanı'nın" söylemleri arasında inanılmaz bir "paralellik" var.
Belli ki...
Birlikte (!) hareket ediyorlar.
Ve yine belli ki...
Bunlar bir çete (!)
Sürekli olarak "Türkiye iyi yönetilmiyor" diyerek, halkın "huzur ve sükununu bozan" bir çete (!)
Bu durumda "acilen yapılacak birşey" var:
"Çete üyelerinin" bileklerine derhal kelepçeyi geçirmek (!)
Ve tamamını "çıkar amaçlı teşekkül oluşturmak" suçundan, DGM'ye çıkarmak (!)
Hemen.
Hiç gecikmeden.
Magazin
