kapat
25.08.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

banner
Dünyadan
Spor

www.limasollu.com
Magazin
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

GREENCARD
Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

 

6 as adamdan 12 dev adam'a


Türkiye 42 yıl aradan sonra ikinci kez Avrupa Basketbol Şampiyonası'na evsahipliği yapacak. 1959'daki şampiyonada da "12 Dev Adam"a benzer bir slogan dillerdeydi: 6 As Adam
Türkiye nefesini tuttu, 31 AğustosĞ9 Eylül tarihleri arasında yapılacak Avrupa Basketbol Şampiyonası'nı bekliyor. Ancak bu turnuva Türkiye'nin düzenlediği ilk Avrupa Basketbol Şampiyonası değil. Bundan tam 42 yıl önce, 21-31 Mayıs 1959 tarihinde 11'inci Avrupa Basketbol Şampiyonası İstanbul Mithat Paşa Stadı'nda yapıldı. Türkiye'de o zamanın koşullarında basketbol çok iyi bilinmediği için, insanların maçlara gelmesini sağlamak için "6 As Adam" sloganı kullanıldı.

1959 yılında yapılan şampiyona çok renkli geçti. Maçlar o zamanın Mithat Paşa, şimdinin İnönü Stadı'nda yapıldı. Hatta final maçında yağmur yağdığı için bütün ekipman alelacele Spor ve Sergi Sarayı'na taşınarak 10 dakikalık gecikme ile final maçının başlama düdüğü çalındı.

MÜKEMMEL ORGANİZASYON
O günün şartlarında Turgut Atakol başkanlığında tam 10 kişi, 11. Avrupa Basketbol Şampiyonası'nın organizasyonunda çalıştı. Bunlardan biri de o zaman 35 yaşında olan basketbol araştırmacısı Cem Atabeyoğlu'ydu.

O günleri hatırladığında heyecandan sesi titreyen Atabeyoğlu, "Neydi o günler, mükemmel bir organzisyondu" diye başlıyor sözlerine.

Atabeyoğlu, "Turnuvaya kaç gün kaldığını gösteren sayısal bir takvimimiz vardı ve planımızı o takvime göre yapıyorduk. O zamanın şartlarında Mithat Paşa Stadı'nda turnuvayı yapmaya karar verdik. Açık havada yapacağımız için son 18 yılın hava durumu raporlarını inceledik ve planlanan tarihler arasında hiçbir yağışa rastlamadık. Sadece 1950 yılının 22 Mayıs'ında çok az yağmur yağmış. Bu raporları ise diğer takımlara bildirdik" diyerek ne kadar titiz çalıştıklarını söylüyor.

Ekibin bu kadar titiz çalışmasına rağmen organizasyon ekibi final maçında en büyük talihsizliğini yaşıyor. Final maçına başlamasına dakikalar kala yağmur yağıyor ve açık havada oynanması gereken final maçı tehlikeye düşüyor.

O anı Atabeyoğlu şöyle anlatıyor: "Rusya ve Fransa finalde karşılaşacak. Tam bu ana hazırlanırken yağmur bardaktan boşanırcasına yağmaya başladı. Bir an şaşkınlıktan ne olduğunu anlayamadık. Ancak şaşkınlığı hemen üzerimizden attık ve takımları, basın mensuplarını, basketbol yetkililerini, taraftarları hazır bekleyen otobüslerle Spor ve Sergi Sarayı'na götürdük."

KUM YELEKLİ İDMANLAR
Sadece bu kadarla kalsa iyi, ekip o kısıtlı zaman zarfında portatif parke sahayı da taşıyor. Atabeyoğlu devam ediyor:

"Bu işlemler bizim tam 10 dakikamızı aldı ve maç 10 dakika geç başladı. Yaşananlara tanık olan Fransız bir gazeteci yanıma geldi ve, 'Tebrik ederim, mükemmel bir organizasyon' dedi. İşte bu söz benim bütün steresimi üzerimden almıştı."

Milli Takım'ın hazırlıkları da zorluklar içinde gerçekleşiyor. Takım Emirgan Köşkü'nde kampa alınıyor. Kamp süresince oyunculara top gösterilmiyor ve kondisyon çalışması yaptırılıyor. Kondisyon çalışmaları ile ilgili unutamadığı anıyı Atabeyoğlu şöyle anlatıyor:

"Oyuncular hergün kum yelekle çalıştılar. Hiç unutamam yelekleri çıkartıp topla idmana başladıklarında Hüseyin Kozluca bana, 'O kadar hafifledim ki, potayı ısırabilirim' demişti."

Bilet fiyatları maç başına ve kombine olmak üzere iki şekilde satıldı. 20 maçlık kombine bilet 150 bin liradan satıldı ve toplam 2.500 bilet bastırıldı. Günlük biletlerde ise gece, gündüz, açık ve kapalı olmak üzere 4 tarife uygulandı. Sabah maçlarında kapalı tribün biletleri 5 lira, açık tribün ise 2.5 liradan satıldı. Gece maçlarında ise kapalı 7.5 liradan, açık 5 liradan satıldı.

12'NCİLİK İLE YETİNDİK
11. Avrupa Basketbol Şampiyonası'na tam 17 ülke katıldı. Turnuva sonunda Rusya birinci olurken Türkiye 12'ncilikle yetindi. Türkiye oynadığı maçlardan 3'ünü kazandı, 4'ünü kaybetti.

Milliler İspanya'yı 53-50, Doğu Almanya'yı 54-53, Finlandiya'yı ise 62-57 yendi. Belçika'ya 61-50, Yugoslavya'ya 70-66, Bulgaristan'a 62-57, İtalya'ya 73-55 yenildi.

1 Temmuz 1959 akşamı ise turnuvaya katılan takımlara Cumhuriyet Gazetesi'nin haberine göre, "muhteşem bir ziyafet" verildi. O günlerde takımımızın sloganı "6 As Adam" idi: Tuğrul Demir, Güner Yalçıner, Turhan Tezol, Tunç Erim, Özer Salnur ve Ünal Büyükaycan... Bu kadrodan sadece Özer Salnur hayatta değil.

İlk şampiyonanın tanığı anlattı

1959'da portatif saha kullandık
1959 yılındaki turnuvanın organizasyon komitesinde yer alan Cem Atabeyoğlu, sahanın öyküsünü şöyle anlatıyor: "Mithat Paşa Stadı'ndaki şampiyonada portatif parke saha kullanıldı. Parke saha ise Ülvi Yenal aracılığı ile İstinye Deniz Yolları Tershanesi'nde yaptırıldı. O saha Spor ve Sergi Sarayı kapanana kadar kullanıldı. O kadar sağlamdı ki üstünden nice sirkler geçti. Parke saha dışında şampiyona için özel tribünler de yapıldı. Hatta gece maçları için ışıklandırma da tamamlandı. Mithat Paşa Stadı'nda saha, şeref tribününün önüne kuruldu. Bu yüzden kapalıdan maçlar çok iyi izlenemedi."

20 BİN KİŞİ İZLEDİ
O günün şartlarında Türkiye'de basketbol çok iyi tanınmıyordu. Hatta popüler olmadığından Avrupa'dan gelecek takımlar dahi çok iyi bilinmiyordu.

Her şeye rağmen katılım beklentilerimizin çok üstünde oldu. Özellikle Türkiye Milli Takımı'nın maçları olduğu günlerde Mithat Paşa Stadı'nın tribünleri doluyordu.

Ancak diğer maçlarda zaman zaman tenhalık yaşandığı da oldu. Benim tahminlerime göre turnuvayı en az 20 bin kişi izlemiştir.

YURTDIŞINDAN TOP
Turnuva için yurtdışından özel olarak 12 top getirildi. Çünkü yerli top o günün şartlarında üretilmiyordu, basketbol topunun ithalatını gerçekleştiren şirketler de bulunmuyordu.

Bu spora meraklı olanlar yurt dışından getiriyorlardı. Bu yüzden top sıkıntısı yaşanmasın diye özel olarak yurt dışından top getirildi ve o zamanın Spor Oyunları Federasyonu Başkanı'na teslim edildi.

Turnuva İstanbul'da yapıldığından Organizasyon Komite Başkanlığı görevini, zamanın İstanbul Belediye Başkanı Kemal Aydın üstleniyordu. Bu yüzden maç topunu Aydın imzaladı.

TÜRKİYE YILDIZLAR GEÇİDİNE HAZIR

NBA'in gözü Türkiye'de
31 Ağustos-9 Eylül tarihleri arasında Türkiye'de 2001 Avrupa Basketbol Şampiyonası düzenlenecek. Şampiyonaya tam 16 takım katılıyor ve maçlar Antalya, Ankara ve İstanbul'da yapılacak.

HER GÜN 12 SAAT
Yurtdışından 5 bin seyirci gelmesi beklenirken, maçlar tam 25 ülke televizyonu tarafından televizyondan yayınlanacak. Canlı yayınlarla birlikte maçları 300 milyon kişinin izlemesi bekleniyor. NBA'in 20 takımı menejer düzeyini turnuvayı takip edecekler. Üç şehirdeki stadlarda yapılacak maçları 90 bin kişi izleyebilecek.

Basketbol Federasyonu Başkanı Turgay Demirel ise Türk basketbolu için önemli günlerin arefesinde olduğunu söylüyor: "6 aydan bu yana bu organizasyon için çalışıyorum. 6 aydır günde en az 12 saat bu organizasyon için çalışıyorum. Sabah 06.30'da kalkıyorum ve gece 00.30'da yatıyorum. Bu kadar emek sonunda tek istediğim şey takımımızın Avrupa Şampiyonu olması. Bunu gerçekleştirdiğimiz gün bütün dertleri unutacağım. Öyle yoruldum ki, ikincilik bile bu yorgunluğu unutturmaz."

Maskot Akdeniz foku
32. Avrupa Erkekler Basketbol Şampiyonası'nın başlamasına 1 haftadan az bir süre kalırken, organizasyonun yapılacağı spor salonlarında çalışmalar sürüyor. Şampiyonanın final maçlarının yapılacağı Abdi İpekçi Spor Salonu'nda potalar takıldı. Salonun çevre düzenlemesi büyük bir hızla sürürken, otopark alanı tamamlandı. Bu arada soyunma odaları, basın merkezi, protokol tribünü, bilet gişesinin yapımı da bitti. Salonun duvarlarının da boyanmasına başlandı.

Şampiyonanın maskotu olarak da "Akdeniz Foku (Monachus monachus)" seçildi. Dünyanın yok olan çevre kaynaklarına karşı mücadele veren çalışmaları desteklemek amacıyla EUROBASKET 2001 Organizasyon Komitesi'nin şampiyonanın maskotu olarak Akdeniz Foku'nu seçtiği bildirildi.

Dansın Sultanları 'merhaba' diyecek
16 takım Ankara ve Antalya'da 4'erli gruplar halinde lig usülü ön eleme maçları yapacak. Grup birincileri final maçları için doğrudan İstanbul'a gidecek. Grup ikinci ve üçüncüleri ise, aynı şehirlerdeki gruplarla çapraz eşleşerek ön eleme maçı yapacak. Kazananlar İstanbul'a geçecek. İstanbul'da 8 takım arasında çeyrek ve yarı finaller oynanacak.

Takımlar, FIBA üyeleri ve hakemler, Hilton, Sheraton, Dedeman, Polat Renaissance gibi 5 yıldızlı otellerde ağırlanacak. 30 Ağustos akşamı Aspendos'ta Sultan's Of The Dance gösterisi ile turnuvaya katılanlara merhaba denilecek. 4 Eylül akşamı ise Mydonese Showland'de Tarkan bir konser verecek.

Maçların devre araları da çok renkli geçecek. Ponpon kızlardan halk dansları topluluklarına kadar birçok etkinlik ile şampiyona bir şova dönüştürülecek.

Öge DEMİRKAN

www.superbahis.com

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır