kapat
08.08.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

banner
Dünyadan
Spor

www.limasollu.com
Magazin
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

www.euronet-tr.com
Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

 
AHMET TAN(tana@sabah.com.tr )

Çek bir Arjantin!

Arjantinliler, Mesut Yılmaz'ın tavsiyesini yıllar önce yerine getirdiler: Ulusal güvenlik kavramını gözden geçirdiler.

Hem de ne gözden geçirme!

Ordunun yüzde 80'ini, generallerin yüzde 95'ini terhis ettiler. Genelkurmay Başkanı'nın Buenos Aires'in Çankaya'sındaki karagâh ikametgâhını elinden alıp, "özelleştirmeye önce ordu örnek olmalı" diyerek uluslararası bir otel zincirine sattılar.

Tankların, uçakların çok büyük bölümünü elden çıkarttılar.

Latin Amerika'da uçak gemisine sahip tek ülke oldukları halde, bu gemiye konacak uçak kalmadığı için, komşu Brezilya ile, "Gemisi bizden, uçağı sizden anlaşması" yaptılar.

Şili'den Bolivya'ya ikili özel dostluk sözleşmeleri imzaladılar.

Böylece, askeri harcamaları neredeyse, "sıtma ile savaş bütçesi" düzeyine indirdiler.

Sayın Yılmaz'a parmak ısırtacak türden bu "yepyeni bir ulusal güvenlik kavramı" bile, Arjantin'i bugün düştüğü sefaletten kurtarmaya yetmiyor.

***
Bu satırların yazarının gazeteci olarak son uzun yazı görevi Arjantin'deydi. (Mart-Nisan 1995). O sıralarda da Arjantin model arayışı içindeydi. El Turco Menem Cumhurbaşkanı idi. (Sayın Demirel'e selam da söyleyerek, SABAH'a, golf oynamak için indiği yerde ve kendi kullandığı helikopterinin gölgesinde uzun bir demeç vermişti. Arjantin'i nasıl yeniden dünyanın en büyüğü yapacağını anlatmıştı. "Beynimin yarısı" dediği ekonomi bakanı Domingo Cavallo o zaman da iş başındaydı. O da Arjantin'in başarıları üzerine bir özel demeç verdi.)

Yüzde 5000'lerde dolaşan enflasyonu, "Dolar Çıpası"nı sağlam bir kazığa bağlama yöntemiyle yeni yenmişlerdi.

"1 Peso eşittir, 1 Dolar Kanunu", ulusal parayı öylesine beton gibi yapmıştı ki, değil Arjantin Tahtakalesi, IMF bile, piyasalara müdahale edemiyordu. Kanun zoruyla Peso güçlenmişti. Bu arada sıfırlarından kurtulmakta toplumun yanına kâr kalmıştı.

Ama Peso'nun güçlenmesi hayat pahalılığını yenemedi. İşsizliğe de çare olamadı. Hapishanelerin bile özel sektöre devri gündemdeydi. Özelleştirmenin artık sınırları zorlanıyordu.

Ekonomi ise, rekabeti güçlendirme adına ölçüsüz hesapsız dışa açılmıştı. Piyasayı yabancı mallar sararken, yerli üretimin durması, işyerlerinin hızla kapanmasına ve işsizliğin patlamasına yol açmıştı.

Telekom iki yabancı şirkete devredilmişti, ama tüketicinin korunması düşünülmediğinden, sabit ücretler haraç düzeyindeydi. Bir sokakta karşı kaldırımı aramak bile şehirlerarası tarifeye bağlanmıştı.

***
"1 Peso Eşit 1 Dolar Yasası"yla ve yüksek faizler sayesinde ülkeye milyarlarca dolar sıcak para akıyordu. Kredi kartı salgını başlamıştı. Kredili gösterişli yaşam artık toplumsal bir modele dönüşmüştü.

Vergi reformu sözde kalmıştı. Giderek büyüyen bütçe açıkları kolayından borç alınarak kapatılabiliyordu.

Bu arada El Turco, topluma magazin malzemesi sağlamaktan da geri durmuyordu. Eşinin eşyalarını canlı yayınla kapı dışarı atıyor, daha sonra boşayıp kendinden çok küçük eski bir dünya güzeliyle evleniyordu.

Aradan dört yıl geçti.

Menem, toplumdaki saygınlığıyla birlikte seçimleri de kaybetti.

Radikal Liberal Fernando de la Rua, 2 yıldır iktidarda.

El Turco ise "geniş bir silah kaçakçılığı şebekesinin çete reisi" sıfatıyla, şimdi yargı önünde hesap veriyor.

Falkland Savaşı ve ekonomik kriz sonrasında Arjantin'in "ulusal güvenlik anlayışı kavramı"nın değişmesinde onun payı büyük.

Ama, mahkemenin bunu hafifletici sebep sayıp saymayacağı henüz belli değil.

www.sigortam.net


Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır