 |
 |
 |
 |
 |
 |
 |
 |
 |
|
Magazin |
|
Astroloji |
|
|
|
Para Durumu |
|
Hava Durumu |
|
|
|
Bizim
City |
|
Sizinkiler
|
|
|
|
Sarı Sayfalar |
|
İstanbul |
|
|
| Cumartesi Eki |
|
Pazar Eki |
|
|
|
Künye
|
|
E-Posta |
|
Reklam |
|
Arşiv |
 |
|
Tayyip modeli laiklik 
Laikliğe aykırı eylemler nedeniyle 4 partisi kapanan Milli Görüş Hareketi bu sefer temkinli. Yenilikçiler'in parti programında laiklik için "bir özgürlük ilkesi" ifadesi kullanıldı. Yenİlİkçİler hakkında "gerçekten değiştiler mi yoksa takıyye mi yapıyorlar?" tartışmaları sürerken, yeni partinin programına, milli görüş camiası için devrim sayılabilecek ifadeler kondu. Yenilikçilerin programında, laiklik "bir özgürlük ilkesi" olarak tanımlanarak, laikliğin toplumsal barışı sağlayan en önemli kurum olduğu ve siyaset sistemini meşrulaştırdığı vurgulandı. Yenilikçiler, programda Atatürk ilkeleri ve Cumhuriyetin temel niteliklerine de bağlılıklarını ifade ettiler. Yenilikçilerin Uludağ'da altyapısını hazırladıkları ve Afyon'daki toplantıyla tartışmaya açtıkları programı SABAH ele geçirdi. Abdüllatif Şener'in başkanlığındaki komisyonun Bilkent Otel'de yapacağı çalışmayla son şekli verilecek olan programda, laikliğe aykırı eylemler nedeniyle 4 partisi kapatılan Milli Görüş camiasının sürekli çatışma halinde olduğu laiklik kavramına farklı bir yaklaşım sergileniyor. Yenilikçilerin programında yer alan laiklik tanımı şöyle: İŞTE YENİ LAİKLİK "Partİmİz laikliği demokrasinin önemli bir şartı olarak görür. Laikliğin arkasındaki temel düşünce, devletin her türlü inanç ve kanaat karşısında tarafsızlığıdır. Laiklik bu anlamıyla aynı zamanda bir özgürlük ilkesidir. Toplumsal barışı sağlayan en önemli kurumlardan biri olduğu gibi siyasal sistemin meşruiyetini güçlendiren bir işleve sahiptir." Programda ayrıca partinin Atatürk ilkeleri ile Anayasa'nın 2. maddesinde yer alan Cumhuriyetin temel niteliklerine bağlı olduğu da açık bir dille vurgulanıyor. KÜRTÇE'YE SICAK BAKIŞ Programda, ayrıca adına ister Güneydoğu sorunu, ister Kürt sorunu ister terör sorunu densin, bu realitenin tanındığı vurgulanarak, devletin üniter yapısını zedelemeden kültürel hakların sağlanması gerektiği ifade ediliyor. Kürtçe TV'nin serbest bırakılması savunulan programda, "Türkçe dışındaki dillerde yayın dahil, kültürel faaliyetlerin yapılabilmesini partimiz ülkemizdeki birlik ve beraberdiği zedeleyen değil, güçlendiren ve geliştiren bir zenginlik olarak görmektedir" deniyor. Demokratik ve sivil toplumlarda çağdaş demokrasinin en fazla önemsenen yönünün, çoğunluk iradesinin hakim kılınması değil, azınlıktaki görüşlerin de varlıklarını ve gelişmelerini sürdürmelirini garanti altına alınması olduğu vurgulanan programda, "Azınlıkta kalan görüşlerin anayasal güvence altına alınması gerekir" görüşüne yer veriliyor. Hüseyin ÖZALP
|
