kapat
04.08.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

banner
Dünyadan
Spor

www.limasollu.com
Magazin
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

www.euronet-tr.com
Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

 

'Aman! Çocuğum işten atıldığımı öğrenmesin'


İşsiz kalanlarla yapılan bir anket ailelerde büyük dramlar yaşandığını ortaya koydu. Pek çok kişi çocuğu anlamasın diye her gün işe gider gibi giyinip, evinden çıkıyor
İnsan Kaynakları Yönetim Derneği (İNKADE) tarafından yapılan araştırma Türkiye'deki işlerini kaybedenlerin yaşadığı umutsuzluğu gözler önüne serdi. İşsiz kalanların çoğu, yeniden iş bulma umudunu kaybederken, pek çoğu da işsiz kaldığını gizlemeye başladı.

İşsizliğin verdiği stresi, ailenin diğer fertlerine yansıtmamak için aile reisleri, hergün işe gider gibi giyinip, evlerinden çıkıyorlar. İşten ayrılanların en büyük korkusu ise çocuklarının hayat standartlarından ödün vermek.

BABALAR GİZLİYOR
İNKADE Başkanı Yücel Atış, ekonomik krizden özellikle nitelikli işgücünün ilk kez etkilendiğine dikkat çekti. Atış, araştırmanın en dikkat çekici noktasını ise şöyle anlattı: "Kişiler işten çıkarıldıklarını en son çocuklarına söylüyor. Hatta çoçukları işten çıkarıldığını anlamasın diye hergün iş kıyafetlerini giyip dışarıya çıkanlar var."

AİLELERDEN DESTEK
Yücel Atış, işten ayrılanlara en büyük desteğin aile çevresinden geldiğini, sosyal patlama görülmemesinde bu desteğin önemli bir yer tuttuğunu vurguladı.

300 kişi üzerinde yapılan araştırmaya genel müdür, genel müdür yardımcısı, müdür, şef, uzman, mühendis, yönetici asistanı, sekreter ve memurlar katıldı.

FİNANSA ETKİSİ BÜYÜK
Krizden en çok etkilenen sektörlerin başında finansman, teknoloji, otomotiv, üretim yapan şirketler, reklam ve halkla ilişkiler şirketleri, dayanıklı tüketim, mobilya, inşaat, tekstil, konfeksiyon ve eğlence sektörü geliyor.

Boşanmalar arttı
* Üst pozisyonlarda görev yapanlar, işlerini kaybettiklerinde kendilerini daha kötü hissediyor.

* Nitelikli personelin yüzde 70'inin bankalara kredi kartı veya kredi borcu var.

* Psikologlara gitme oranı yüzde 3 gibi düşük seviyede.

* İşten ayrılanlardan evli olanların yüzde 68'i ailelerine eskisine göre daha kırıcı davranıyor.

* Evlenmekten vazgeçen, sevgilisinden ayrılan ve boşananların sayısında artış var.

* İşten ayrılanların son tercihi çocuklarının hayat standardından ödün vermek.

Krizi bahane ettiler
* İşten çıkarılanların yüzde 80'i krizin, şirketler tarafından işten çıkarılmada bir gerekçe olarak kullanıldığına ve yüzde 60'ı işten çıkarılmada çokuluslu şirketlerin daha adil davrandığına inanıyor.

* İşlerini kaybedenlerin yüzde 50'si şirkete aidiyeti, bundan sonraki işlerinde göstermeyeceklerini düşünüyor.

* Ekonomik krizin Ankara ve siyaset kaynaklı olduğunu yüzde 80'i iddia ediyor. İnsanlar, hükümet ile birlikte Cumhurbaşkanını suçluyor.

* İlk 3 ay içinde yeni iş bulabileceklerine inanma olasılığı Mart'ta yüzde 40 iken, Temmuz'da yüzde 5'e düştü.

* Başlangıçta aynı pozisyonda iş arayanlar, Temmuz ayında daha alt pozisyonları da kabul etmeye hazır olduğu belirlendi. Ücret beklentileri ise şirket ne verirse kabule kadar ulaşıyor.

* İşsizlerin yüzde 70'i önümüzdeki 4 ay içinde iş bulabileceğine inanmıyor.

* Bu yüzden işten ayrılanların yüzde 25'i hemen tatile çıkıyor.

* İşten ayrılanların yüzde 45'i yurtdışında iş imkânı araştırıyor.

Çocuğunuza gerçeği anlatın
Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Başhekimi Prof. Dr. Arif Verimli, işlerini kaybedenlerin ruhsal travma geçirdiğini belirterek, "Bu durumdaki insanlar yaşamlarını devam ettirmek için ciddi bir stres içine girerler" dedi. "İş sahibi olmak, üretmek ve ailenin ihtiyaçlarını karşılamak, kişinin en önemli amaçlarından birini oluşturur" diyen Verimli, şöyle devam etti: "İnsanların toplumsal yaşamda kendilerine güvenmeleri için işin önemi büyük. Aile reisleri işlerini kaybettikleri zaman, bunu bir gurur meselesi yaparlar. Ayrıca işsizliğin verdiği stresi yansıtmamak için, işsiz kaldıklarını saklayabilirler. Ancak bu sağlıklı bir yöntem değil. Aileler tüm açıklığıyla tartışmalılar. Eğer birlikte tartışırlarsa, sorunu daha kolay çözerler."

İşsizliği kabul etmeyi öğrenin
Pisikiyatrist Doç. Dr. Emin Ceylan, işsiz kalanların bu durumu zaman zaman inkâr ettiğini söyleyerek, "Genelde baba rolünü devam ettirmek için çocuklarından saklarlar. Ama derinden de işsiz kalmalarını kendi kendilerine de inkar ederler" şeklinde konuştu. Ceylan, işsiz kalanların ruh halini şöyle yorumladı: "İnkâr ilk defa işsiz kalanlarda daha çok görülür. Birden kendilerini boşlukta hissediyorlar. Ancak işsiz kaldıklarını ailelerinden en fazla 1-2 ay saklıyorlar. Bunun sağlıksız bir yöntem olduğunu söyleyebilirim. Öncelikle işsizliği kabullenmek gerekiyor. Bir şeyi inkâr ederek, güven kazanamazsınız. İşsiz kalanların depresyona girmemeleri için, bunu kabullenmeleri ilk şartı oluşturuyor."

www.sigortam.net

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır