kapat
15.07.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

banner
Dünyadan
Spor

www.ciceknet.com
Magazin
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

www.euronet-tr.com
Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

 

İran'da fahişeleri kim öldürüyor?


Fransız Liberation gazetesi, 17 hayat kadınının eşarpla boğularak öldürüldüğü Meşhed kentindeki cinayetlerin ardında yatan "başka" gerçekleri araştırdı
İran'nın Kum kentinden sonra ikinci büyük dini merkezi Meşhed'de kimliği belirsiz kişi ya da kişiler sokaklarda dehşet saçıyor. Son 5 ayda tam 17 hayat kadınını eşarpla boğarak öldüren psikopat katil bir türlü yakalanamıyor. Kentteki polis teşkilatının katili bulmakta başarısız olması üzerine, başkent Tahran'dan özel olarak dedektifler getirtildi. Ancak onlar da aylardır ne bir zanlı, ne bir tanık ne de bir ipucu ele geçirebildi. Bu durum halk arasında şüpheyle karşılanıyor. Cinayetlerin arkasında 'orgazine çete' olduğu dedikoduları artık ayyuka çıktı. Katilin, kurbanlarını hep aynı şekilde, sistematik ve profesyonelce öldürmesi ve yakalanamaması da; "bu kişileri kimler koruyor" sorusunu akla getiriyor.

DİNİ KENTTE FUHUŞ HAD SAFHADA
Fransa'nIn en saygın gazetesi Liberation, Meşhed kentinde işlenen fahişe cinayetleri ve ardındaki esrar perdesine geniş yer ayırdı. Kente muhabirini gönderen gazete, dini kimliği ile yılda 15 milyon turistin uğrak yeri haline gelen bu kutsal mekanın nasıl uyuşturucu ve fuhuş batağına saplandığına dikkat çekti. Ülkenin en önemli dini liderlerinden biri olan İmam Rıza'nın türbesinin de bulunduğu Meşhed, Kum'dan sonra İran'ın en büyük ikinci kutsal kenti. Kent nüfusunun büyük bir çoğunluğunu aşırı muhafazakarlar oluşturuyor. Şeriat kurallarına sıkı sıkaya bağlı bu kentte, fuhuş ve uyuşturucunun da yaygınlaşması gazetenin muhabirinin gözünden kaçmamış.

Hayat kadınlarının cesetleri, kendi eşarplarıyla (türban) boğularak öldürüldükten sonra kara çarşaflarına sarılı olarak bulunuyor. Katil, ya da katiller, cesedi bir su kanalına ya da boş bir araziye atıyor. Halkın bir kesimi, cinayetlerin ardında uyuşturucu kaçakçıları olduğunu düşünüyor. Afganistan'la 725 kilometrelik sınırdan hergün çok sayıda kaçakçı ve uyuşturucu İran'a geçiş yapıyor. İranlı güvenlik güçleri ile kaçakçılar arasında sınır bölgesinde sık sık çatışmalar yaşanıyor.

Adını vermek istemeyen bir hayat kadını, küçük kızların ağabeyleri, babaları ya da kendi kocaları tarafından birkaç paket uyuşturucu karşılığında kaçakçılara satıldığını söylüyor. Resmi makamlar ise, 6 milyon nüfuslu kentte 200 ile 250 bin kişinin uyuşturucu bağımlısı olduğuna dikkat çekiyorlar. Bazıları, öldürülen 17 fahişenin, uyuşturucu kaçakçıları ile kadın satıcıları arasındaki anlaşmazlıklara kurban gittiği kanısında.

"KUTSAL KENT GÜNAHTAN ARINIYOR"
Ancak Horasan adlı gazetenin yayın yönetmeni böyle düşünmüyor. Kendisi aynı zamanda din görevlisi olan Hüseyin Gazali, cinayetleri aydınlatmak üzere bir muhabir ordusu bile kurmuş. Gazali şöyle diyor: "Katil her seferinde aynı şekilde hareket ediyor. Hayat kadınlarını önce eşarpla boğuluyor. Sonra da kadının çarşafını kefen gibi kullanarak kurbanını sarmalıyor. Hiçbirine tecavüz etmiyor. Şiddet ve darp izi de yok. Türban ve çarşaf birer dini simge... Kadınların bunlarla öldürülmesi, bana kalırsa kutsal Meşhed kentinin günahlardan arındırılmasını simgeliyor. Çünkü Müslümanlık nedeni ne olursa olsun fahişeliği kabul etmez...

CİNAYETLERİN HEPSİ PROFESYONEL İŞİ
Liberation'un muhabiri Jean Pierre Perrin, olup bitenler hakkında bilgi ve haberin en çok bulunduğu yere, kent çarşısına gidip dükkan sahipleriyle tek tek konuşmuş. Çarşıdaki küçük bir bakkalın sahibi Mehmet Rıza, cinayetler hakkında üçüncü bir teori daha ortaya atıyor. Rıza, "Cinayetler uzman işi. Gerçek birer komando operasyonu gibi" diyor. Fahişelerin öldürülmeden önce iki araç tarafından kaçırıldığını öne süren Rıza, bir tür 'temizlik operasyonu' yapıldığını düşünüyor ve ekliyor: Son üç yılda kutsal kentte 26 fahişe bu şekilde sistematik olarak öldürüldü. Bu bence tesadüf değil...

ÇARŞAFLI KADININ FAHİŞE OLDUĞUNU NASIL ANLIYORLAR?
İran'da tüm kadınlar ya çarşaf giyiyor ya da tesettürle dolaşıyor. Gece sokaklarda çarşafla da olsa bir hayat kadının çalışması imkansız. Peki erkekler, bir kadının hayat kadını olup olmadığını nasıl anlıyor? Liberation'un muhabirinin tuttuğu bir taksi şöförü bunu bizzat "uygulamalı" olarak gösteriyor. Taksici kalabalık bir caddede kaldırıma yakın bir şekilde arabayı yavaşça kullanırken, gözüne kestirdiği kadınlara korna çalıyor. Kendi ifadesiyle "Eğer korna çaldığım kadın dönüp bakmazsa namuslu. Bakarsa bu onun fahişelik yaptığı anlamına geliyor" diyor. Ardından korna çaldığı kadınlardan biri kaldırımın kenarına yaklaşıyor. Ve taksici, bu kadınla birkaç laf edip, muhabirle tanıştırıyor. Gerisi zaten kendiliğinden geliyor. Hizmetin bedeli ise 10-50 Frank (2-10 milyon lira) arasında değişiyor.

KADIN SATAN DEVRİM YARGICI MAHKUM EDİLDİ
İran'In Kereç kenti Devrim Mahkemesi Başkanı Kazım Montazeri Mugaddem , "genç kızları fuhuşa sürükleyen şebeke oluşturmak ve yönetmek" suçundan hapse mahkum oldu. Başkent Tahran'ın 35 kilometre batısındaki kentte dün görülen duruşmada Mugaddem ve çok sayıda sivil işbirlikçisinin ne kadar ceza aldığı hakkında bilgi verilmedi. Yargıç Mugaddem, küçük kızları para karşılığında üst düzey yetkililere pazarladığı ve bu amaçla bir genelev çalıştırdığı ortaya çıkınca geçen Şubat ayında tutuklanmıştı.


Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır