 |
 |
 |
 |
 |
 |
 |
 |
 |
|
Magazin |
|
Astroloji |
|
|
|
Para Durumu |
|
Hava Durumu |
|
|
|
Bizim
City |
|
Sizinkiler
|
|
|
|
Sarı Sayfalar |
|
İstanbul |
|
|
| Cumartesi Eki |
|
Pazar Eki |
|
|
|
Künye
|
|
E-Posta |
|
Reklam |
|
Arşiv |
 |
|
Danışman acı söyledi 
Atilla Karaosmanoğlu, danışmanlığını yaptığı sanayicilere "Programda reel sektör yok diye yakınmayın. Hiçbir program reel sektöre yönelik yapılmaz. Teşvik bağımlılığını bırakın" dedi Dünya Bankası eski Başkan Yardımcısı ve İSO Başdanışmanı Atilla Karaosmanoğlu, ekonomik programda reel sektöre yer verilmediği için hükümeti topa tutan sanayicilere karşı çıktı. Gerçek bir danışmanlık örneği verirken, dünyanın hiçbir yerinde ekonomik programın reel sektöre yönelik olarak yapılmadığının altını çizen Karaosmanoğlu, "Türkiye'deki tüm özel sektör temsilcileri teşvik bağımlılığından kurtulmalıdır" dedi. Örnek olarak Japonya'da üretilen dört köşeli karpuzu gösteren Karaosmanoğlu, "Japonlar dört köşeli karpuzu hükümet teşviğiyle üretmedi" dedi. İSO Meslek Komiteleri Ortak Toplantısı'nda konuşan Karaosmanoğlu, Türkiye'de herkesin üçüncü bir kriz beklentisi içinde olduğunun altını çizerek, "İnsanlar 3. krizin gelip gelmeyeceğini değil, ne zaman geleceğini soruyorlar. Gelebilir de, gelmeyebilir de. Mutlaka 3. krizin geleceğini düşünmek doğru bir başlangıç noktası değildir" diye konuştu. PROGRAM UYARISI Attila Karaosmanoğlu, şunları kaydetti: "Çünkü 3. krizin güçlükleri, bugüne kadar katlandığımız krizleri gülünecek kadar önemsiz hale getirebilir. Onun için bugün başarı imkânı olan bir program yürütülmeye çalışılıyor. Bu programın fazla saptırılmadan, popülist düşüncelerle, bilgisizlikle rayından çıkmasına neden olacak hareketlere imkân vermeden uygulanması halinde, Türkiye, kabul edilebilir bir süre içinde bu güçlüklerin üstesinden gelebilir." IMF raporuna da değinen Karaosmanoğlu, "Kısa vadeli düşündükleri şu; krizden sonra devamlı artacak bir devalüasyona neden olacağı için parasal kontrolün elden kaçmasını önlemek. İkinci risk olarak da ödemeler sisteminde tam bir çöküşü önlemek. Üçüncü risk ise enflasyon ve faiz oranlarının düşürülmesi" dedi. |
