kapat
19.06.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

banner
Dünyadan
Spor

Magazin
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

Finansbank

 
ABDURRAHMAN YILDIRIM(yildirim@sabah.com.tr )

Sırada mevduatın vadesi var

İç borçların takası başarıyla sonuçlandı. Hazine takas sonrası yılsonuna kadar yapacağı itfaları 45.891 trilyondan 40.176 trilyona düşürdü. 5.3 aylık kağıtları bankalardan alarak yerine 37.2 aylık kağıtları verdi. Bunu yaparken de kısa vadede borçlanma baskısını ve konsolidasyon riskini azalttı.

Takasla bankalar dövizdeki açık pozisyonlarının yarısından fazlasını kapattı. Bu da kurların yükselmesi karşısında bankaların daha rahat olacakları bir dönemi işaret ediyor. Artık devalüasyon ihtimali karşısında açık pozisyonlarını kapatmak için değil kar yazmak için dövize yönelebilirler.

Nitekim dün dövizde bu hereketler ortaya çıktı. Yerli bankalar pozisyon kapadıkları için kayıtsız kalınca kur, yabancı bankaların alımlarıyla yükseldi.

* Kötü başlangıç- Döviz kurunda normalde takas sonrası beklenmekte olan gevşeme olmayınca, faizdeki gevşeme sınırlı kaldı. Alternatif iki yatırım aracındaki bu ters gelişmeden borsa da olumsuz etkilendi. RTÜK Yasası'nın veto edilmesi borsadaki düşüşü keskinleştirdi. Takas sonrası piyasaların haftaya kötü bir başlangıç yapmasında birden çok faktör etkili oldu.

* Arjantin etkisi- Bunlardan bir tanesi Arjantin'in örtülü bir devalüasyon yapması ve buna uluslararası piyasanın verdiği tepkiydi. Arjantin kağıtlarıyla birlikte Türkiye'nin uluslararası piyasalardaki borçlanma kağıtlarına da satışlar geldi. Bu da yurtiçi piyasaları korkuttu.

* Siyasetin etkisi- Yarın veya öbürgün sonuçlanması beklenen Fazilet Partisi davası da piyasaları etkiliyor. Sonuç aşağı yukarı tahmin ediliyor. Bir erken seçime yol açması pek beklenmiyor. Buna karşılık partinin kapatılmasıyla siyasette ortaya çıkacak yeni yapılanmalardan çekinilmeye başlandı. Bunun hükümet yapısına yansıyabileceği spekülasyonları yapılıyor. Hükümetin yapısındaki bir değişmenin de ekonomik programın uygulanmasını güçleştirmesinden kuşkulanılıyor.

* Takas sonrası denge- Dolayısıyla önce başarılı bir takasın getirdiği coşkuyu yaşayıp ardından FP davası ile üzülmesi beklenen piyasalar, bu öngörüyü boşa çıkardı. Sonra üzülmemek için önce sevinmedi. Beklemeyi tercih etti.

Piyasaların takas sonrası yeni bir denge bulması ve oturması için belki bir kaç gün geçmesi gerekebilir.

* Asıl yapılması gereken- Takas sonrası ortaya bir vade uzatma gereği çıktı. Bankalar ellerindeki 5.3 ay vadeli kağıtları 37.2 aylık kağıtlarla değiştirdiler. Kriz öncesinde zaten aşırı vade riski bulunan bankaların durumu daha da kötüye gitti.

Bundan sonra vade riskini azaltmak için başvurulacak tek yöntem, bankaların topladıkları kaynakların da vadesini uzatmak olacak. Bu konuda ekonomi yönetimi bir çalışma yapıyor. Uzun vadeli mevduatın munzam karşılıklarını düşürme gibi teşvikler üzerinde duruluyor.

Ortalama 2.2 ay olan mevduatın vadesinin uzatılmasının yollarından biri de, tasarruf sahiplerinin uzun vadeye gitmeye ikna edilmesi. Bu hiç kolay değil. Birinci program 14 ay ugulanmışken ve programa güven duyularak vade uzatılmamış ve dövizden faize geçilmemişken, şimdi üstelik araba devrildikten sonra bunun yapılması çok daha zor. Kısa vade olayı tıpkı dolara yönelme gibi 10 yıl boyunca kemikleşmiş bir eğilim. Bu eğilimin değişmesi, Türkiye'nin siyasi ve ekonomik yapısıyla ve bu iki alanda göstereceği performansla yakından ilgili.

Asıl yapılması gereken de bu.

* Sonuç- "Taç başağrısına iyi gelmez" İngiliz Atasözü !

www.sigortam.net


Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır