 |
 |
 |
 |
 |
 |
 |
 |
 |
|
Magazin |
|
Astroloji |
|
|
|
Para Durumu |
|
Hava Durumu |
|
|
|
Bizim
City |
|
Sizinkiler
|
|
|
|
Sarı Sayfalar |
|
İstanbul |
|
|
| Cumartesi Eki |
|
Pazar Eki |
|
|
|
Künye
|
|
E-Posta |
|
Reklam |
|
Arşiv |
 |
|
İngiltere örnek olsun 
Tony Blair, bir ilki daha gerçekleştirerek dünyaya demokrasi dersi verdi. İngiltere'nin İçişleri, görme özürlü Blunkett'tan sorulacak İngiltere'de ezici bir çoğunlukla ikinci kez iktidara gelen İşçi Partisi lideri Tony Blair, hazırladığı yeni kabine ile tüm dünyada geniş yankı uyandırdı. Blair, geçen dönem Milli Eğitim Bakanlığı'na atadığı görme özürlü David Blunkett'ı bu kez en önemli bakanlıklardan birisi olan İçişleri Bakanlığı'na atadı. Dünya onu Milli Eğitim Bakanlığı'na atandığında tanıdı ama, o bugünlere başarılarına tanık olan İngilizler'in oylarıyla yükseldi. Bugün tüm dünyanın gözleri üzerinde olan Blunkett, 1947 yılında İngiltere'nin orta bölgelerindeki Shefield kentinde doğdu ama, gözlerini dünyaya "açamadı." 4 yaşında babasını kaybetti ve annesi tarafından büyük bir azimle yetiştirildi. Bölgedeki körler okulunu bitirdikten sonra, Sheffield Üniversitesi sınavlarını kazandı. Kendi sorunlarını kısa sürede aşan Blunkett, üniversitede insanlığın ve ülke sorunlarıyla ilgilenmeye başladı. İLK ZAFERİ 22 YAŞINDA Kısa sürede aktif politika içinde kendisini buldu ve "özürlü" bir genç olarak, üstelik 22 yaşındayken, dünyada bir ilki gerçekleştirdi. Doğduğu ve okuduğu Sheffield'da belediye başkanı seçildi. "Demokrasinin beşiği" İngiltere'de kayıtlara "ilk görme özürlü belediye başkanı" olarak değil, "en genç belediye başkanı" olarak geçtiğinde işe daha yeni başlamıştı. Belediye başkanı olarak gerçekleştirdiği başarının referansıyla, 1975 seçimlerinde Muhafazakar Parti Genel Başkanı William Hague'un seçim bölgesi olan York'ta belediye başkanlığına aday olacak kadar iddialıydı ve kazandı. 1980'de İşçi Partisi'ne girdi ve partinin bölge idare başkanı seçildi. Belediye başkanlığı ve İşçi Partisi'nde bölge idare başkanlığı döneminde, ücretsiz ulaşım, ucuz belediye hizmetleri ve eğlence yerleri için kampanyalar düzenledi, tüm kampanyalara bizzat katıldı. 1987 yılına gelindiğinde İngiltere'de Blunkett'in adını duymayan kalmamıştı. REFORMLAR GERÇEKLEŞTİRDİ Seçimlerde İşçi Partisi'nden aday oldu ve parlamentoya giren ilk görme özürlü milletvekili ünvanını kazandı. 1997 yılında Tony Blair'in iktidara gelmesiyle, Eğitim Bakanlığı'na seçildi. İngiltere'nin reformist eğitim programında önemli adımlar attı. Yüksek öğrenimde devlet bursunun kısıtlanması, sınıflardaki öğrenci sayısının azaltılması, orta öğretim süresinin 12 yıla çıkartılması ve okullarda İngilizce dilinin geliştirilmesi için zorunlu ders olarak Shakespeare okutulması, hükümete karşı gelerek öğretmen maaşlarının arttırılmasının sağlanması gibi önemli reformlara imza attı. 3 ÖNEMLİ YARDIMCISI VAR Blunkett, 3 önemli yardımcısı sayesinde işini rahatlıkla yapabiliyor. Kalem biçimindeki özel okuma makinesi, üzerinde gezdirildiği yazıyı körler alfabesine çeviriyor ve Blunkett bu sayede her türlü yazıyı rahatlıkla okuyabiliyor. Bir diğer yardımcısı, Bill Clinton'ın hediyesi olan, gazeteleri otomatik olarak tarayıp sese çeviren ve kaydeden bir bilgisayar programı. Ama Blunkett'ın en önemli yardımcısı, tam 12 yıldır yanından bir saniye bile ayrılmayan Labrador cinsi köpeği Lucy. Lucy her şeyi görüyor Blunkett, her görme özürlü gibi en büyük yardımcısının köpek olacağını biliyordu. Ancak, Teddy biraz disiplinsizdi, Ofra ile de uyuşamadı. Lucy ise onun hem gözü, hem arkadaşı, hem de koruması oldu. Sheffield Körler Okulu'ndan özel eğitim diplomalı olan Lucy, 12 yıldır Blunkett'la birlikte ve sahibinin arkadaşlarından siyasi rakiplerine kadar herkesi çok yakından tanıyor. Sahibinin hoşlanmadığı kişiler korumaları aşsalar bile, Lucy'nin onayını almadan Blunkett'in yanına yaklaşamıyorlar. Blunkett, titizliği ve dakikliğiyle tanınıyor. Her sabah 06.30'da kalkıyor. Lucy'yle geziyor ve sabah sporunu yaptıktan sonra parlamentoya en erken giden milletvekili oluyor. Bir kez evlenip boşandı, üç çocuğu var. Çocukları hafta sonları Blunkett'le birlikte kalıyorlar. Blunkett özürlü bir baba olarak kendisini şöyle anlatıyor: "Gözlerim görmese bile haylazlık yaptıkları zaman zaman çocuklarımı dövmekte hiç güçlük çekmedim." JAN DEVLETOĞLU |
 |
 |
 |
 |
 |
|||
 |
 |
 |
|