kapat
27.05.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor

Limasollu

Magazin
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

Garildi
 

Sen de mi Brütüs?


Yılmaz-Tantan gerginliği, yakın tarihimizdeki çatışmaları akla getirdi... Başkanlarla bakanlar daha önce de restleşti
Bir parti başkanı, kendi getirdiği bakanı ile çatışır mı? Birbirlerine herkesin önünde imalı sözler söyleyip, göndermeler yaparlar mı? Siyaset bu, oluyor işte.

Günlerdir Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz ile İçişleri Bakanı Sadettin Tantan arasında yaşananları okuyoruz. Beyaz Enerji Operasyonu nedeniyle gündeme gelen bu çatışmanın kökeninde derin ayrılıkların olduğu iddia ediliyor. "Tantan kahraman mı olmaya çalışıyor?", "Tantan Yılmaz'a 'rağmen' mi koltuğunu koruyor" diye kafa yorarken, bir konuda hemfikiriz: Cumhuriyet tarihinde bakanlar ile başkanlarının ne ilk, ne de son çatışması bu.

Mustafa Kemal Atatürk ile İsmet İnönü arasında görüş farklılıkları nedeniyle tartışmaların olduğu, hatta restleştiklerini de artık tarihe ışık tutan kitaplar yazıyor... Turgut Özal döneminde de, Demirel-İnönü hükümetleri ve Refahyol döneminde de defalarca yaşanmıştı. Gerilimlerin bir kısmı istifalarla sonuçlandı, bir kısmı ise siyasi tarihimizde "limonileşen ilişkiler" olarak geçti.

İSTİFACI ÖZAL
Turgut Özal başbakanlığı döneminde birçok bakanıyla sorun yaşadı. Kurduğu kabinedeki bakanlarıyla yaşadığı çatışmalar, istifaları getirdi. Ve aslında kendisi de başbakan olmadan önce, henüz bir partinin lideri değilken, Bülent Ulusu hükümeti döneminde (1982) Devlet Bakanlığı görevinden istifa etti. Özal o dönümde ekonomiyi sarsacak gelişmelerin kokusunu almıştı, ayrılışından hemen sonra Banker Krizi patlak verdi. Özal, yeni parti kurma hazırlıklarına girdi. Sonrası malum.

KAÇAKÇILIK
Birinci Özal hükümetinin ilk başbakan-bakan kapışması Kapıkule'deki kaçakçılık olayı nedeniyle yaşandı. Dönemin Maliye Bakanı Vural Arıkan Bakanlık Müsteşar Yardımcısının gözaltına alınmasına tepki gösterdi; İçişleri Bakanı Ali Tanrıyar'ı suçladı. Tanrıyar Özal'ın bacanağıydı ve istifa etti. Özal da Arıkan'ı azletti. (1984)

TAKUNYALI...
Özal hükümetinin Milli Eğitim Bakanı Vehbi Dinçerler'in "tarikatçı" olduğuyla ilgili haberlerin basında sıkça yer aldığı dönemde Dinçerler, kendisine "Sizin için tarikatçı deniliyor" diyen bir gazeteciye "Sizin için de AIDS'li deniliyor" şeklinde yanıt verince kıyamet koptu. 1985'te "takunyalı" benzetmesi yapılan Dinçerler istifa etti.

EV BELA OLDU
DYP-SHP koalisyonunun istifa eden isimlerinden biri Devlet Bakanı Erman Şahin'di. Toplu konutlarla ilgili iddialar nedeniyle İnönü ile çatışan Şahin de görevinden istifa etti. (1994)

"YAŞ"TAN GİTTİ
SHP'li Aydın Güven Gürkan'ın Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı olduğu dönemde de emeklilik yaşının artırılması ile ilgili yasa tasarısı gündeme geldi. İnönü-Demirel hükümeti döneminde Gürkan bu tasarıya karşı çıktı ve istifa etti. (1995)

ÇİLLER'E KARŞI
Üçüncü Çiller hükümetinde Devlet Bakanı Prof. Coşkun Kırca, hükümetin dış politikasını eleştirerek istifa etti. (1995)

AĞAR GİTMEDİ AMA
Refahyol hükümeti döneminde Libya gezisi de hükümette gerginliğe neden oldu. Dönemin Adalet Bakanı Mehmet Ağar, bu gezinin Türkiye'nin çıkarlarına aykırı olduğunu öne sürdü. Ağar'ın bu dönemde Çiller ile arası açıldı. Erbakan'ın Libya gezisi ise tam bir skandala dönüştü. Ancak Mehmet Ağar, sert restleşmelere rağmen istifa etmedi.

28 ŞUBAT İSTİFALARI
Devlet Bakanı Işılay Saygın, Refahyol döneminin kadın bakanıydı. Bakan Saygın, Refahyol dönemindeki uygulamaları ve liderini eleştirerek 1997 yılında partisinden istifa etti.

Sanayi ve Ticaret Bakanı Yalım Erez ile Sağlık Bakanı Yıldırım Aktuna da istifa eden bakanlar oldular. Onlar 28 Şubat'ın kokusunu alanlardı. DYP'nin diğer istifacıları da Ufuk Söylemez ile Bahattin Yücel'di.

YUMRUK DA YEDİ
DSP-MHP-ANAP koalisyonunun ilk istifası MHP kanadında yaşandı. Bu tarihe geçen en "şiddetli" istifa oldu. MHP'li Devlet Bakanı Sadi Somuncuoğlu'nun Cumhurbaşkanlığı'na aday olmasına MHP'liler karşı çıktı ve Somuncuoğlu'nun arabasına ve kendisine saldırıda bulunuldu. Somuncuoğlu'nun partisiyle yaşadığı bu gerilimden sonra bakanlık koltuğunu korumasını kimse beklemedi.

MUMCU ZORLADI
Mesut Yılmaz ile Erkan Mumcu'nun arası, Turizm Bakanı Mumcu'nun İstanbul Üniversitesi Rektörü Kemal Alemdaroğlu'nu "TSK ile aynı çizgide olmakla" suçlaması üzerine 2000 yılının Ekim ayında açıldı. Yılmaz, Mumcu'yu uyardı ve gündeme Mumcu'nun istifasının istenebileceğiyle ilgili haberler geldi ancak Mumcu koltuğunu korudu. Bu Yılmaz ile Mumcu'nun arasındaki ilk ve son gerginlik olmadı. Kısa bir süre önce Tantan ve Yılmaz arasındaki gerginlik Mumcu'ya da sıçradı. İçişleri Bakanı Sadettin Tantan'ın İran gezisi sırasında Mumcu, İçişleri Bakanlığı'na vekalet etti.

Yılmaz'ın Mumcu'dan jandarmayla ilgili bir genelge çıkarmasını istediği ve Mumcu'nun bu talebi reddederek istifasını Yılmaz'a gönderdiği ortaya çıktı.

Mumcu, "Yargı ve Jandarma ile böyle bir tartışmanın içine girmek doğru değil" diyerek rest çekmişti ancak bu çatışmanın alevi kısa bir süre içinde söndü. Mumcu bir kez daha istifanın eşiğinden döndü.

ELİF ERGU

 
Yeni dış kaynağın doğru bir şekilde kullanılacağını düşünüyor musunuz?

Evet
Hayır

 

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır