kapat
17.04.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

Kangurum

Dünyadan
Spor

Limasollu

Magazin
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

Medyasoft
 
ABDURRAHMAN YILDIRIM(yildirim@sabah.com.tr )

Ankara'nın önceliği faizde

Haftasonu açıklanan programın birinci ayağına piyasalar olumlu tepki verdi. IMF ve özellikle ABD'nin destek açıklamalarının önemli rol oynadığı bu olumlu tepkiyle döviz kurları gerilemeye, faizler düşmeye ve borsa yükselmeye başladı.

Hatta gelen satışlarla kurların hızlı düşüşüne Merkez Bankası fren koyma gereği bile duydu. Böylece kriz sonrasında ilk kez Merkez Bankası dolara destek çıktı yada kurun hareketine ince ayar çekti. Bunun da nedeni, kur düşüşünün kademeli olmasının istenmesi. Hızlı düşüşün ardından kurun yeniden aynı hızla yükselmesi veya çok düştü diye yeniden dolara ekstra bir talep doğması arzu edilmiyor.

* Kurun kontrolü ikincil hedef- Buna karşılık Ankara özellikle faiz oranlarına odaklanmış durumda. Bunun da ana gerekçesi, Mayıs ve Haziran aylarında yapılacak olan ve toplamı 13.7 katrilyon liraya (yaklaşık 13 milyar dolar) varacak bir iç borç itfasının bulunması. 16 Mayıs'tan başlayıp 27 Haziran'da tamamlanacak ödeme maratonunda kamu bankalarının da elbette payı var. Ne kadar payı olduğu bir tarafa, en azından özel sektörün elinde olanlarının yüksek faizle çevrilmesi durumunda, bütçe açığının büyümesi, enflasyon hedefinin tutturulması bir hayli zorlaşacak. Bu nedenle Ankara öncelikle faizi tutmak istiyor. Çünkü dövizde olanlar oldu zaten. Bu nedenle kuru kontrol kısa bir süre için ikincil bir hedef haline geldi.

Bu amaçla da programın birinci ayağının açıklanmasından hemen sonra dün Merkez Bankası faiz oranlarını 4 puan düşürdü.

* 94'ten farkı- Bu çerçevede alınan önlemler 1994 krizindeki önlemlerle farklılaşıyor. 94'de krizden çıkış dövizin tutulması ve faizlerin artırılmasıyla gerçekleştirilmişken, bu kez faizin tutulması ve kurun serbest bırakılması benimsenmiş durumda. Ne de olsa faiz yeterince yüksek.

Programın birinci ayağının getirdiği hava yanında dış yardım beklentisi ile piyasalar krizden bu yana bir kaç günü veya haftayı kara bulutların kısmen dağıldığı bir atmosferde geçirebilecek duruma geldi. Dış yardımın miktarı ve ne kadarının hemen kullanılabileceğine bağılı olarak açıklanacak para-kur politikası da, piyasalarda iyileşmenin devamını getirebilir.

* Zaman alır- Dış mali yardım kesinleşmeden ve para-kur politikası açıklanmadan piyasaların verdiği olumlu tepki, ekonomi yönetimine kredi açılmak istendiğinin bir göstergesidir. Bunu Hazine ihalelerinde de görüyoruz. Toplumun açtığı bu krediler yanlış kullanmazve dışardan mali yardım sağlarsakda krizden çıkışın yolunu aralamış olacağız.

Ancak bu durumda bile krizden çıkış biraz zaman alacak.

Daha küçük bir kriz olan 1994'de de öyle olmadı mı?

* Sonuç- "Dün tecrubedir öğren, yarın tahmindir planla, bugün fırsattır kullan" Amerikan Atasözü

 
Gündemi en çok nereden takip ediyorsunuz?

İnternet Haber Portalları
Günlük Gazete
Televizyon
Radyo

 


Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır