Dışarda "Kırk Yalan"a çıkan şöhretimiz şimdi Kemal Derviş'in önünü tıkıyor. Lâfta destek var ama para yok..
İtibarlı The Economist dergisinin, Amerika ve Avrupa'da destek arayan Derviş'le ilgili değerlendirmesi şöyle:
"Hükümetin kendisinden bekleneni yapmaya başlamasına kadar para verilmeyeceği söylendi.."
Batı hükümetlerini en çok, Ankara'da vaad edilen siyasi desteğin verilmeyeceği ihtimali korkutuyormuş..
Maşallah politikacılarımız da ilkel ayak oyunları ve şom ağızları ile bu korkuları haklı çıkarmak için her şeyi yapıyorlar.
Belli ki Derviş'in başarısı, siyasetin insafına muhtaç bulunmadığı alanlarda hemen operasyon başlatmasına bağlı.
Kriz, kamu bankalarından çıktı.
İktidarlar yıllarca çiftçiye, esnafa düşük faizli kredi verdi. Bütçeden ödenmesi gereken bu paraları kamu bankaları ödedi ve "görev zararı" olarak yazıldı.
Borç 30 milyar dolara dayandı ve önce bankacılık sistemini, sonra tüm ekonomiyi kilitledi.
Şimdi ekonomi kansızlıktan yatıyor.
Derviş işe başlarken bu sorunun çözülmesinin şart olduğunu söylemişti. O zaman hastayı ayağa kaldırmak için gerekli olan kanı niçin vermiyor?
Neyi bekliyor?
Devlet, kamu bankaları üzerinden yaptığı harcamaların borcunu ödeyecek..
Program olsa da olmasa da ödeyecek.
Hepsini değilse bile şimdilik bir kısmını..
Bunun için programı beklemek yanlıştır. Keşke gelir gelmez bunu yapsaydı. Çünkü o zaman dış gezilerinde muhataplarının karşısına işe koyulmuş kararlı bir icraatçı olarak çıkardı.
Şimdiye kadar da faizler düşer, ödeme döviz kâğıdı cinsinden yapılırsa dövize talep azalacağı için kur farkları da inerdi.
Denize düşen bir mide hastasına yapılacak ilk yardım, eczane eczane dolaşıp mide ilâcı aramak değildir.
Her şeyden önce suni solunumla onu hayata döndürmektir.
Fazilet Partisi'nin kapatılması ile ilgili dava sona yaklaşıyor..
Yargıtay C. Başsavcısı Kanadoğlu, esas hakkındaki görüşünü Anayasa Mahkemesi'ne gönderdi. "Hiç kimseye veya kuruluşa laik, demokratik cumhuriyeti yok etme özgürlüğü tanınmamıştır" diyen Kanadoğlu, Fazilet'in kapatılan Refah Partisi ile "fikir, söylem ve eylem birliği" içinde göründüğünü belirtti.
Başsavcı, "Refah'ın devamı" olduğu gerekçesiyle Fazilet'in de kapatılmasını talep ederken, kurucu sıfatıyla sadece iki parlamenterin milletvekilliğinin sona erdirilmesini istedi. Yani kapatma kararı çıkarsa, siyasete maliyeti çok yüksek olmayacaktır.
Çünkü bir ara seçim gerekmeyecektir.
Fakat FP oylarına talip bir değil iki partinin kurulması ihtimali çıkacaktır.
O rekabetin, demokrasiye saygılı, çağdaş ve yeni fikirlere açık bir alternatif doğurması acaba mümkün olacak mı?
"Her şerde bir hayır vardır" özdeyişi, bin yıllardan süzülmüş bir ümittir..
Magazin
