17. yüzyıldan itibarense Marki ünvanıyla anılmışlar. Çok küçük yaşlarından itibaren şarap üretiminin içinde olan 58 yaşındaki 'Marchesi de Frescobaldi' ile şarap kültürü, ailesi ve kendisini anlattı.

Bu kadar eski bir isme sahip olmak nasıl bir his?

Ailem 12. yüzyıldan bu yana Floransa'da yaşıyor. 17. yüzyılda da kendilerine 'marki' ünvanı verilmiş. Kendimi o kadar da özel hissetmiyorum. Görevim bu soyadını bir sonraki nesile taşımak.

Ya biri çıkar da 'ben bu işle uğraşmak istemiyorum' derse?

İsmimiz her halükârda gelecek nesile geçecektir. Ama bu ismi isteyip istememek, koruyup korumamak onların kararı. Ben kendimi çok şanslı buluyorum. Bir kızım var ve halen evli değil. Belki de ileride soyadını değiştirecek. Bu onun seçimi.

İlk şarabınızı ne zaman tattınız?

Aslında çok küçük yaşlardan itibaren bana şarap tattırmaya başlamışlardı, fakat içine su katıyorlardı. Önemli olan benim bu kültüre, şarabın tadına alışmamdı. Fakat gerçek bir şarabı ilk kez 10 yaşında, ablamın düğününde içtim.

Peki hangisini daha çok seversiniz? Kırmızı mı beyaz mı?

En çok kırmızı şarabı severim. Tadı daha belirgindir, daha komplikedir. Kırmızı şarap içtiğinizde keşfedeceğiniz çok şey vardır. Nereden geldiği, hangi üzümden üretildiği... Beyaz şarap ise daha basit. Elbette çok güzelleri de var, fakat esas şarap kırmızı olanıdır.

Her gün şarap içer misiniz?

Elbette. Şarabımı her zaman yemeğin yanında içerim. Bir günün bitişini ve yenisinin gelişini kutlarsınız.

Dolayısıyla siz günde iki kere bir şeyleri kutluyorsunuz.

Evet bu çok doğru. Fakat aynı zamanda yemeğin yanında içtiğiniz şarap, o yemeğin tadını güzelleştirir. Yemek ve şarap iyi bir ikilidir.

Hangi yemeğin yanında hangisi iyidir, biliyorsunuz tabii.

Kırmızı şarabı balığın yanında içerim, ki genellikle beyaz şarap tavsiye edilir. Şarabın tadından anlamak tıpkı kitap okumak gibi. Şarabı öğrenmek isteyenler haftada bir içerek bu eğitime başlayabilirler.

Başka markaları da tadıyor musunuz?

Kendi şarabımın tadının nasıl olduğunu bilmek için diğerlerini de tatmalıyım. Yeni formüller, yeni teknoloji, yeni bir yolculuk... Bu sadece üzümün şaraba dönüşmesi değil, bir hikayenin hayata geçmesidir. Frescobaldi şarapları ise bizim ailemizin hikayesidir. Bir şarabın arkasında kim var, bunu bilmek güzel, çünkü şarap yapanın tüm inceliği şaraba yansır.