kapat

06.02.2001
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Superkupon
Magazin
Sabah Künye
Cumartesi Eki
Pazar Eki
Melodi
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

1 N U M A R A
Sabah Kitap
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2001
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Yazarlar
Sanal tavlama
Hayatın hızlı temposundan aşka meşke zaman bulamayan, iletişemeyen, yalnızlıktan sarhoş binlerce insan için aşkın adresi artık sanal alem

Günümüzün yoğun hayat temposunda kişisel ilişkilere zaman ayıramayan insanlar o yalnızlık hissiyle bilgisayarın başına oturarak kendilerine sanal bir dünya kuruyor. Sohbetin her türlüsü böylece klavyeye taşınıyor. Artık daha sonra ne olacağı aşk harflerinin dizilişine bağlı... Tuşlarla başlayan sanal arkadaşlık ya da aşk, çoğu zaman gerçek arkadaşlığa ya da gerçek aşka dönüşebiliyor.

ÇÖPÇATAN SİTELER
Artık internette nasıl arkadaş bulunacağını artık minnacık bebeler bile biliyor. Giriyorsun bir çöpçatan siteye, yerli ya da yabancı... Kendin hakkında tanıtıcı bilgiler bırakıyorsun, istersen resmini de... Sonra gelsin ilginç ilginç mesajlar... Seçiyorsun içinden birini ya da daha fazlasını... Başlıyorsun muhabbette... Bu işi ciddi yapanlar da var, suyunu çıkaranlar da... Ciddiye alanlar genellikle, gerçekten "birini" arayanlar... Öbürleri, işin gırgırında... İşte sizlere

internette yaşanan çok sayıda aşk öyküsünden iki tanesi...
1-Saman yığınında altın toplu iğne buldum

Böyle diyor Yazyağmuru. İnternette tanıştığı sanal sevgilisiyle şimdi evlilik hazırlığında...

Kahramanımız genç bir mühendis bayan. Bekar. Uzun süreli bir ilişkiden yeni çıkmıştı, yapayalnızdı ve avunmak istiyordu. Ama öyle zordu ki birileriyle tanışmak. Çalıştığı şirkette hemen hemen herkes "internette chat" yapıyor, sanal sevgililerini anlata anlata bitiremiyordu. Sonunda o da çöpçatanlığıyla ünlü bir siteye tanıtımını bıraktı. Nick'i; "Yazyağmuru31"di. Tanıtımının başlığı ise "Yarısını arayan elma".
Bir anda 498 tane erkekten mesaj geldi. Şaşkına döndü. Aşk arayan bu adamlara niye normal hayatta rastlanmıyordu sanki.. Ertesi sabah şirkete geldiğinde mesaj sayısı 3498'e çıkmıştı. Artık geceleri de ekran başından kalkmıyordu. Bir sürü chat arkadaşı olmuştu. Derken, mesajlardan birine takıldı:"Yazyağmurum... Gerçekten şu kurak kalbimin, bir yazyağmuruna ihtiyacı var. Seninle tanışmak istiyorum. Lütfen bana yaz..." Yüreğinin kıpırdadığını hissetti. Ve bir mesaj attı: "Yazyağmuru altında sırılsıklam olmak ister misin?.."Yanıt hemen geldi. "Ömürboyu ıslanmaya hazırım."

Derken, telefon ile görüşmeye başladılar... Ve bir Cumartesi, Ortaköy'de buluştular. Şu anda ciddi bir ilişki içindeler... Kadın hep şunu düşünüyor: "Kocaman saman yığınının içinde altın bir toplu iğne vardı. Onu aradım ve buldum." Erkek ise daha farklı duygular içinde: "Bir oyun oynayalım dedim aşık oldum. Şimdi diğerlerinden nasıl kurtulacağım..." Diğerleri kim mi? Tabiiki sanal sevgililer...

2-İnternette evcilik oyunu
KOD adı, yani internet dilindeki "nick"i: "Arzum..." Sanal dünyada takıldığı mekan; "ArkadaşCafe.." Bu kahvenin müdavimi... Bayılıyor geyik muhabbettine... Esmer, ela gözlü, hoş, güzel bir kız. 22 yaşlarında... Büyük bir şirkette sekreter. Sabah işe gelir gelmez bilgisayarını açar, "ArkadaşCafe"den çayını söyler!.. Sonra başlar geyik muhabbetine... Dayday, Prenses ve başka nicklerle, daha birçok samimi arkadaşı var. Onların cafedeki odalarının adı "Dürüst." Gerçekten de burada "dürüst" takılınır... (mı acaba?..) Arzum, Muzra (dikkat edin Arzum'un tersi) ile tanışana kadar gerçekten çok "dürüst"tü... Sonra Muzra girdi araya... Önce chat, sonra karşılıklı mesajlar..

AMA BEN NİŞANLIYIM
Ardından Arzum telefon numarasını istedi Muzra'nın.. Ve hergün dakikalar süren telefon görüşmeleri başladı. Bu arada mail ile birbirlerine fotoğraflarını da yolladılar. Muzra, bir gün "Artık buluşup tanışalım" dedi. Arzum önce olur dedi ama 10 dakika sonra telefon ederek, bir arkadaşının intihara yeltendiğini, bu nedenle yarınki randevunun iptalini istedi... Üç gün sonra da Muzra'yı arayıp, "Şey affedersin, ben evlilik hazırlıkları içindeydim. Şimdi nişanlım böyle bir olayı öğrenirse ilişkimiz biter. Beni affet" dedi

OYUNU SEVİYOR
Arzum internette tanıdığı erkeğe telefon edecek, kendini tanıtacak, adını soyadını, çalıştığı yeri söylecek, mail adresini verecek kadar yürekli... Tanışmasının ikinci gününde, yolladığı mail'e resmini "attach" yapacak kadar da kendine güveni olan bir kız... Ya sonra?.. Nişanlısını bahane edip, ilişkiden kaçmasına ne demeli? Arzum, internette evcilik oynamasını seviyor sadece.

Arzum, bunu ilk Muzra ile yapmıyor. Bu şekilde "internette aşk oyunları yaparak keyif alıyor. Bunu, Muzra, onların odasına başka bir isimle girip, Arzum'un yazışmalarını takip ederek öğreniyor.. Arzum'un düğünü; Haziran'da... Nişanlısı mı kim? "İnternet'ten" değil. Gerçek hayattan...

Mehmet SARIŞIN


Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır