kapat

01.02.2001
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Superkupon
Magazin
Sabah Künye
Cumartesi Eki
Pazar Eki
Melodi
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

1 N U M A R A
Sabah Kitap
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2001
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Nokia
METİN MÜNİR(mmunir@sabah.com.tr )


'Her şey hükümetin kararlılığına bağlı'

Bürokratlara göre, hükümet ilk üç ayda söz verdiği reformları yapar ise Türkiye sınıf atlar

Ankara'daki ekonomi bürokratları geçtiğimiz kasım ayında patlak veren krizin atlatılması için Uluslararası Para Fonu IMF ile imzalanan ek anlaşmaya harfiyen uyulmasının şart olduğunda birleşmiş vaziyette.

Bunun olup olmayacağı ocak-mart döneminde belli olacak. Çünkü IMF'nin yapılmasını şart koştuğu reformların büyük bir çoğunluğunun bu dönemde tamamlanması gerekiyor. Merkez Bankası'ndan üst düzey bürokrat konuyu şöyle özetledi: "İlk üç ay en kritik dönem. Hükümet Uluslararası Para Fonu'na söz verdiklerini aksatmadan yapmak durumundadır. Hiç bir aksama affedilmez. Eğer beceremezsek 'yapamıyorlar,' deyip gidecekler."

Gecelik faiz oranlarında ve döviz girişlerindeki tedrici düzelme bürokratları yüreklendiriyor. Bir bürokrata göre düzelmenin "ağır ağır gitmesi daha güzel."

Yaşanmakta olan büyük talep düşüşü krizden arta kalan iyi bir miras olarak kabul ediliyor. Bunun etkisi ile hedeflenen enflasyon ile yaşanan enflasyon arasındaki makasın kapanacağı tahmin ediliyor. Talep düşüşünün ikinci olumlu etkisinin dış ödemeler dengesinde belirmesi öngörülüyor. Geçen yıl dış ticaret açığı, faiz düşüşünün yarattığı "zenginlik etkisi" ile ithal ürünlerine olan talebi ateşledi ve ticaret açığı planlanan oranın iki mislini geçti. Gayrisafi Milli Hasıla'nın yüzde 2'si olarak hedeflenen cari açık yüzde 3 daha sonra yüzde 4-4.5'e fırladı. Bürokratlar yılın ilk çeyreğinde ithalatta büyük bir düşüş bekliyor.

Hazine Müsteşarlığı'ndan bir yetkili "Eğer yapısallar gerçekleşirse üç ay sonunda piyasanın güvenini kazanırız," diyor.

Hazine geçen hafta, yılın ilk dış borçlanmasında, ABN Ambro ve Credit Suisse First Boston'a 500 milyon euro'luk tahvil ihracı için yetki verdi. Satışa yüksek talep geldi.

İçeride ilk büyük borçlanma sınavı gelecek ay yaşanacak. Hazine 21 Şubat'ta yapması gereken 4.3 katrilyonluk borç ödemesini finanse etmek için piyasaya çıkacak.

Bir yetkili "Ne zaman büyük bir itfa (ödeme) olsa hep korktuk," diye konuştu. "Bu itfanın büyük olduğu kuşkusuz. Büyük oyuncu yok. Bazı bankalar borçlanma yeteneklerini yitirdikleri için alıcı olamayacaklar. Gene de hükümetin performansına bağlı. Bir ayda olumlu olumsuz çok şey olur."

Yetkilinin "büyük oyuncu yok"tan kastı Demirbank gibi büyük Hazine kağıdı alıcılarının artık piyasada olmaması.

Açıkça dile getirmeseler bile, ekonomi bürokratları satır aralarında kasım krizinden hükümeti sorumlu tutuyor. Haziran ayında hazırlanan ithalat daraltıcı mini paketin ancak ekimde çıkarılabilmesi, hükümetin programdan bıktığı imajını vermesi, özelleştirmelerin askıya alınması ve bankacılık sektöründe kararların geciktirilmesi krizi yaratan nedenler olarak sayılıyor.

"Hükümet işim bitti demeye başladı" diye hatırlıyor bir üst düzey bürokrat. "Programın kimyası bozuldu. Petrol fiyatları azdı. Dolar-euro paritesi bizim aleyhimize bozuldu ve dış ödemelerde komplikasyonlar yaratmaya başladı. İthalat azdı. Enflasyon düşüşü yavaşladı. TL değer kazandı. IMF ile yaz anlaşmasının imzalanmaması fon ile aramızda uyumsuzluk olduğu izlenimini yarattı. Hükümet program yorgunu olduğu imajı verdi. Dışarıda 'bu ülke devalüasyona,' gider havası doğdu. Fonlar kasım ayından itibaren eurobond'ları satmaya başladı. Sonrası: Kartopu." Bürokrasi kasım krizinden önemli dersler çıkarmış durumda ve programı tavizsiz yürütmek konusunda karalı. O kadar kararlı ki, aralıkta ek kredi konusu konuşulurken IMF'ye "programa siz olsanız da olmasanız da devam edeceğiz," mesajı verilmiş.

Ama sorun bürokrasinin değil hükümetin kararlılığı. Hükümetin ne kadar kararlı olduğu ve koalisyon ortaklarının ekonomik program konusunda ne kadar birlik olduğu konuları şüphelerden arınmış değil.

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır