kapat

01.02.2001
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Superkupon
Magazin
Sabah Künye
Cumartesi Eki
Pazar Eki
Melodi
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

1 N U M A R A
Sabah Kitap
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2001
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Nokia
BİLAL ÇETİN(bcetin@sabah.com.tr )


Türk: Yolsuzluk soruşturmalarında ölçü kaçırılmamalı...

Geniş kapsamlı yolsuzluk soruşturmalarında savcılar ve güvenlik birimlerince gerçekleştirilen bazı uygulamalar, bazı aşırılıklar, bir süredir hükümette, bürokraside ve iş dünyasında ciddi rahatsızlık nedeniydi. Son olarak Ankara DGM Savcısı Talat Şalk'ın uluslararası kuruluşlarla yaptığı yazışmalar, hukuk profesörü Adalet Bakanı'nı da isyan ettirdi.

"Ölçü kaçırıldı" diye yakınıyor Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk ve bu nedenle de Ankara DGM Savcısı Talat Şalk hakkında inceleme başlattığını, bunun gerekirse soruşturmaya dönüşebileceğini söylüyor.

Savcı Şalk'ın IMF, Dünya Bankası ve AB Temsilciliği'ne yazdığı yazılardan duyduğu rahatsızlığı şu sözlerle dile getiriyor Bakan Türk:

"Son derece gereksiz ve yersiz. Gerekliyse bile yürürlükteki tebligat kanunu, tüzük ve yerleşmiş usullere göre bunun, Adalet Bakanlığı'na bildirilmesi lazım. Adalet Bakanlığı da gereğini Dışişleri Bakanlığı kanalıyla yapar. Bir başka nokta da şu: Sözü edilen belgelere ille de ihtiyaç duyuluyorsa, bunların hepsi ekonomiden sorumlu devlet bakanlığında var. Ki, yürütülen soruşturma bakımından buna ihtiyaç olduğu da tartışılabilir. Bunlar, enerji politikasıyla, özelleştirme politikasıyla ilgili genel bir takım konular ve bunların hepsi ilgili devlet bakanlığının elinde var. Niye IMF'ye soruluyor?"

Usullere aykırı
"Beyaz Enerji Operasyonu konusunda DGM Savcısı'nın acaba hükümete karşı bir güvensizliği mi var?" diye soruduğumuzda da şu yanıtı veriyor Türk:

"Ben böyle bir şeyi düşünemiyorum. Böyle bir şey sözkonusu olamaz. Ben bu sabah adı geçen savcımız hakkında bir inceleme ve gerektiğinde de soruşturma yapmak üzere bir Adalet Müfettişini görevlendirdim. Müfettiş çalışmaya başladı. Savcının yaptığı yürürlükteki mevzuata ve yerleşmiş usullere aykırıdır."

Adalet Bakanı'nın "ölçü kaçtı" diye düşündüğü bir başka nokta, haklarında ciddi belge ve kanıt olmaksızın bazı üst düzey bürokratların geceyarısı evlerinden gözaltına alınmaları, bütün Türkiye'ye "rüşvetçi bürokrat" diye ilan edilmeleri. Bunun son örneği "Buffalo Operasyonu"nda yaşanıyor. Gözaltına alınan genel müdürün hakim karşısına çıkarılmasına bile gerek görülmüyor. Fakat bu olaylar Ankara'da bürokrasiyi kilitlemeye yetiyor. Hiçbir bürokrat evrak imzalamıyor.

Zarif olmadı
"Bu tür uygulamalar hiç zarif olmamıştır" diyor Adalet Bakanı ve ekliyor:

"Ama, şunu da kabul etmemiz gerekiyor ki, maalesef Türkiye'de insanlarımızda yoğun bir ihbar alışkanlığı var. Düşmanlık için, kişisel çekememezlikler yüzünden bir çok masum insan suçlanıyor. Şimdi bunların dikkate alınması bir türlü, alınmaması bir türlü. Yani bu güç bir operasyon. Ama aslında bunların ille de gözaltılarla çözülmesi gerekmiyor. Her şeyin bir zerafeti vardır. Genel Müdürü davet etseniz gelir ifadesini verir. Her şeyin bir usulü, üslubu vardır. Ne zaman gözaltı olur, ne zaman tutuklama olur bunlar kanunlarda bellidir. Fakat, takdir yetkileri aşırı kullanılıyor onun için bu sorunlar çıkıyor. İnsanların dikkatle ve teenni ile hareket etmeleri gerekir."

Jandarma baskını
Takdir yetkilerinin aşırı, hem de oldukça aşırı kullanıldığı bir başka ilginç olay da iki hafta önce Enerji Bakanlığı'na yapılan jandarma baskını. Bakanlığın bütün belge ve evraklarının askeri cemselere yüklenerek götürülmesi.

"Çok yanlış olmuştur" diyor Adalet Bakanı:

"Böyle bir usul hiçbir usul kanunda yazmıyor. Ölçüyü daima korumak lazımdır. Burada da ölçü kaçırılmıştır. Yani yürütülen soruşturma neyi gerektiriyor? Tutup da Enerji Bakanlığı'nın tarihini yazmıyoruz ki... 10 yıldan beri bütün belgelerin incelenmesine ihtiyaç duyulması, Enerji Bakanlığı'nın tarihi yazılacak olsa belki o zaman sözkonusu olabilir. Yani inceleme konusu ile bağlantıyı kaçırmamak lazım..."

Adalet Bakanı, elbette ki soruşturmalar dursun, savsaklansın istemiyor. Sadece, "Gösterişten uzak, usul ve zarafet çerçevesinde yapılsın, ölçü kaçmasın" diyor.

Çünkü ölçünün kaçması, bu soruşturmaların yörüngesinden saptırılıp topyekun temizlik harekâtının yarıda kesilmesi tehlikesini de beraberinde getiriyor...

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır