kapat

01.02.2001
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Superkupon
Magazin
Sabah Künye
Cumartesi Eki
Pazar Eki
Melodi
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

1 N U M A R A
Sabah Kitap
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2001
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Nokia
İLKER SARIER(isarier@sabah.com.tr )


Bahçeli bunları biliyor mu?

Geçen gün Boğaz'ın Karadeniz'e açılan ağzında bir gemi kazası meydana geldi.

Bu kazanın, aşağıda okuyacağınız gelişmelerle ilgili olup olmadığını bilmiyorum.

Fakat, adını saklı tuttuğum okurumuzun mektubu, genel olarak İstanbul Boğaz'ının "güvenliği" ile yakından ilgili görünüyor.

Okuyalım, okurumuzun yazdıklarını:
"Prof. Ramazan Mirzaloğlu'nun bakanlığını yaptığı Denizcilik Müsteşarlığı İstanbul deniz trafik kontrol istasyonlarında görevli bir memurum.

Görevim boğazlar tüzüğü...

Her gün İstanbul Boğazı'ndan 150-200 gemi geçmektedir.

Bunlardan en az 10'u süper tankerdir. Bir o kadar da, LPG ve kimyasal yük taşıyan gemi geçmektedir.

İstanbullular bütün gece yataklarında mışıl mışıl uyurken bizler pür dikkat bu gemilere talimatlar vermekteyiz. 94 yılında kurulan teşkilatımız ve Boğazlar tüzüğü sayesinde, bu tarihten itibaren önemli bir kaza olmamıştır. Bütün gayretimiz, can, mal ve çevre güvenliği içindir.

MHP, iktidara hükümet ortağı olarak gelinceye kadar ufak tefek aksiliklere rağmen herşey yolunda gidiyordu.

Ama artık midem kaldırmıyor. Göreve gideceğim gün, bütün sinir sistemim alarm çalıyor.

Bizler istihdamında güçlük çekilen personel statüsündeyiz.

Ama MHP'nin aldığı personel, bu teşkilatta çalışabilecek bilgi, beceri, eğitim ve denizcilik nosyonuna sahip kişiler değil...

Bunu üzülerek yazıyorum, çünkü maalesef işe alınan bu MHP'li kadro gün geçtikçe çoğalmaktadır. Ve de etkili ve yetkili pozisyonlara getirilmektedir.

İstanbul her an bir deniz faciasına hazır olsun..."

Bu okuyucu mektubunu yayınlamaktaki amacım, Başbakan Yardımcısı, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin durumdan haberdar olmasını sağlamaya yöneliktir.

Memur atamaları
"Sayın Sarıer,

Öncelikle halkın sorunlarıyla ilgilenip onları kamuoyuna duyurduğunuz için size çok teşekkür ederim.

Ben Mehmet Kazar, Osmaniye'nin Kadirli ilçesinden yazıyorum. Sorunum 1999 yılında yapılan Devlet Memurluğu sınavında başarılı oldum ve diğer genç arkadaşlarım gibi atamaları bekliyoruz.

Ama bu atama işlerinde yapılan gecikmeler beni ve birçok arkadaşımı mağdur etmiştir. İmtihanın ardından yaklaşık birbuçuk yıl geçmesine rağmen ataması yapılan otuzbin kişi yaptıkları tercih hatalarından dolayı bir kısmı kurumlarda çalışmaya başlayamamışlardır. Sabah'ta okuduğum kadarı ile 427 bin boş memur kadrosu olduğunu öğrendim. Ben imtihanı kazanmış olmama ve yaptığım doğru tercihlere rağmen hiçbir kuruma yerleştirilmedim.

Kazananların sayısı 390 bin olduğuna ve boş kadro sayısının ise 427 bin olduğu bilindiğine göre, geçen bunca süre içinde atamalarımızın yapılması gerekmez miydi?

En son istenen tercih listesini yılbaşından önce Milli Eğitim Müdürlükleri'ne teslim etmemize rağmen hiçbir sonuç alınamamıştır.

Sizden ricamız bu konu üzerinde daha çok durmanızdır. Ayrıca bu konuyu Sayın Ali Kırca'nın hazırlayıp sunduğu Siyaset Meydanı programına taşırsanız daha çok ses getireceğini ve benim gibi mağdurların sorununa çözüm bulacağına inanıyorum." Mehmet Kazar Ğ Osmaniye / Kadirli

Bağ-Kur uyuyor mu?..
"Bağ-Kur ile başım dertte" diye İstanbul'dan yazan okurumuz Yaşar Kaynar, "Sorunumu çözerseniz çok mutlu olurum" diyerek şunları yazmış:

"Toplam 25 yıl, 8 ay prim ödedikten sonra bir sebepten gecikmeli olarak 4 ay sonra 07.09.1999 tarihinde Bağ-Kur'dan emekliliğimi talep ettim. Dilekçemin üzerinden 9 ay geçtikten sonra Bağ-Kur'dan red yazısı aldım.

Özetle 'Talep tarihinde borçlu olduğunuz için isteğiniz reddedilmiştir' deniyordu. 25 yıl prim ödedikten sonra borçlu olmayacağımı düşünerek talebimi yeniledim. Bağ-Kur yeni talebimi de reddetti.

Ben de kanuni yollardan hakkımı aramaya karar verdim. Fakat Bağ-Kur bir türlü mahkeme günü dosyamı gönderemedi. Görünen o ki, yine duruşma ertelenecek ve benimle aynı süre içinde prim ödeyip, iki yıldır maaşlarını alanlara karşılık ben beklemeye devam edeceğim. Sizden ricam mağduriyetimi gidermek için bana yardımcı olmanız."

Dayaklı ders
Dingo'nun mektebi mi?

Murat Uygun'dan hangi çağda çocuklarımızı nasıl insanlara emanet ediyoruz dedirten türden bir mektup aldım. Birlikte okuyalım: "17 Ağustos depreminden sonra Dernekkırı'nda yaptırılan Mehmetçik İlköğretim okulunda okuyan öğrenciler her gün sıradayağından geçiriliyor.

Müdür Osman Uludağ, 'Okulda canı istediği zaman istediği öğrenciyi dövebileceğini' söylüyor. Müdürün bu sözlerine karşılık veliler, biz çocuklarımızı zaten zor şartlar altında okula gönderiyoruz. Ancak, müdür bey keyfiyetini çocukları dövme yönünde kullanıyor. Kendisine öğrenci velisi olarak gittiğimizde ise 'Ben istediğimi döverim, kimseden bir çekincem yok" cevabını veriyor. Veliler, 'Eğer kimse bu adama dur demezse, bu defa adamı biz döveceğiz' diyorlar. Çocuklar müdürden korktuğu için okula gitmek istemiyor."

LPG zammı
Haksız düzenleme"Ben özel otosunda LPG kullanan bir vatandaşım. Ocak 2001'de Motorlu Taşıtlar Vergisi birinci taksidi olarak 159.800.000 lira ödedim. Bu rakam ödemem gerekenin beş katı. Hükümet, en fazla 4 katı ödeyeceğimizi söylemişti. Benim suçum LPG'yi yasal olarak kullanmak. Ya LPG kullanıcılarının tamamının aynı vergiyi ödemesi sağlansın ya da beş katı uygulamadan vazgeçilsin." H. Ergün Ğ İstanbul

Polo üzdü, Sunny sevindirdi
"Sayın Sarıer, 24.01.2001 tarihinde şahsınıza çektiğim fakstan sonra Sunny VCD'li müzik setimi teslim aldım. Sizlerin uyarılarınız neticesinde olduğunu tahmin ediyorum. Sessiz çabanızdan dolayı teşekkürlerimi sunuyor, başarılar diliyorum."Erdal Aykaç Ğ Şarkışla

"CarrefourSa'da bulunan Polo Garage'dan erkek arkadaşıma hediye olarak almış olduğum ince mont bana büyük hayalkırıklığı yarattı. Mont bir ay giyildikten sonra tüylenmeye başladı. Aldığım ürün hakkında bilgilendirilmediğim için çok mutsuzum." Ferda Ayan - Erenköy

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır