kapat

30.01.2001
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Superkupon
Magazin
Sabah Künye
Cumartesi Eki
Pazar Eki
Melodi
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

1 N U M A R A
Sabah Kitap
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2001
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Nokia
OKAY GÖNENSİN(ogonensin@sabah.com.tr )


Fazilet'te son perde

Anayasa Mahkemesi yarın Fazilet Partisi davasını görüşecek. Başsavcılık, geçen yıl yapılan büyük kongredeki konuşma, sunuş ve gösterileri de kanıtlar dosyasına eklemişti.

Ankara'daki "hava", bu kurultaydaki "Erbakan şovları"nın da büyük katkısıyla Fazilet Partisi için kapatma kararının çıkacağı yönündedir. Hükümetin bu olasılığı en aza indirmek için alelacele yapmaya çalıştığı anayasa değişikliği de gerçekleşmediği gibi, olumsuz havaya katkıda bulunmuştur. Anayasa Mahkemesi Başkanı'nın hükümete yönelik açıklamasında, istenen değişiklik yapılırsa rejimin tehlikelerden korunmasının mümkün olamayacağı vurgusunun fazlasıyla açık biçimde yer alması, Mahkemedeki havanın da kapatma yönünde olduğu iddialarını destekledi.

"Dışarı"nın bakışı
Hükümet partileri Fazilet Partisi'nin kapatılmasını istemiyor "gibi" duruyorlar. Parti kapatmanın fazlasıyla kolay olduğu bir hukuk sisteminin bugün "olmaması gerekenler" arasında olduğu kesindir. Anayasa'nın birçok hükmü gibi partilerle ilgili bölümünün de, Siyasi Partiler Kanunu'nun da "demokratik bir reform"a ihtiyacı vardır. 12 Eylül askeri yönetiminin anayasasının "esası" ve aynı dönemin Partiler Kanunu, bunca hükümet gelip geçmesine rağmen durmaktadır.

Hükümetin FP'nin kapatılmasıyla ilgili bir kaygısının da "dışarıdan" gelecek tepkiler olduğu anlaşılmaktadır. FP'nin Batı merkezlerinin gözünde "sempatik" olduğu söylenemez ama siyasi partilerin kolayca kapatıldığı bir ülke görüntüsünün de "sempatik" olmadığı kesindir.

Devamdan kapatılırsa
Siyasi İslamın Kuzey Afrika ve Ortadoğu'daki ilerlemesi yirminci yüzyılın son on yılında Batı'yı en çok tedirgin etmiş olaylardan biridir. Türkiye'de de Refah Partisi'nin, Çiller'in DYP'si ile birlikte iktidar olması bütün Batı ülkelerinde şok etkisi yaratmıştı. Bu dönem, Türkiye'ye ilişkin bakışlara bir tedirginlik boyutunun daha eklendiği dönem olmuştur.

Anayasa Mahkemesi, hukuk açısından nasıl bakarsa baksın Fazilet Partisi Refah Partisi'nin devamıdır; ana yönetim kadroları aynıdır, siyasi yönelimleri aynıdır.

1994 - 1995 döneminin siyasi koşulları Refah hareketini gerçekte olduğundan daha fazla büyütmüş, siyasi yapının zayıflığı sayesinde de bu hareket iktidar olmuştur. Merkez sağ zayıfladıkça, kendi iç savaşını tırmandırıp itibarını kaybettikçe ortadaki kitle radikal sağa doğru yönelmiştir. Refah Partisi'nin DYP ile kurduğu koalisyon döneminde yaşananların önemli sonuçlarından biri RP çizgisinin ülkeyi yönetmek ehliyetine sahip olmadığını kendiliğinden göstermesi olmuştur.

RP'nin kapatılması, Erbakan'ın yasaklı duruma düşmesinin ardından aynı kadroların kurduğu FP, 1999 seçimlerine yıpranmış olarak girmiş ve sonuç "emanet" oyların bu kez de radikal sağın diğer partisi olan MHP'ye yönelmesi olmuştur.

Ara seçim olursa...
Bugünkü siyasi koşullarda DSP ve ANAP'ın Fazilet'in kapatılmasını istemedikleri biliniyor. Buna karşılık MHP'nin, FP seçmeni gözünde ilk seçenek olduğu inancıyla bu kapanmayı beklediği de biliniyor.

Bütün partiler açısından kapanmanın tarzı da büyük önem kazanmıştır. Eğer Anayasa Mahkemesi, FP'yi kapatılmış Refah'ın devamı olduğu için kapatır ve çok sayıda milletvekilliğini düşürürse ara seçim mecburiyeti çıkacaktır. İptal edilecek milletvekillerinin bölgelerine bakıldığı zaman da MHP'nin bu ara seçimden en avantajlı parti olarak çıkması ve Meclis'te DSP'nin önüne geçmesi bile mümkündür.

Yüzde 10'luk oy oranları civarında, hassas dengeler üzerinde durdukları bilinen ANAP ve DYP'nin ne ara seçim ne de genel seçim istemeleri mümkündür. DSP ile MHP arasında geçecek olan bir ara seçim de kuşkusuz siyasi dengeleri değiştirecektir.

Ancak Ankara'dan esen rüzgârlar FP'nin bu badireyi atlatmasının güç olduğu yönündedir. Ve bunlar güçlü rüzgârlardır.

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır