1998 yılında Diyarbakır'a emniyet müdürü olarak atandıktan sonra kenti cehhenneme çeviren Hizbullah ve PKK terörüne karşı amansız operasyonlar düzenleyerek, huzur ortamı yaratması ve halkla kurduğu diyalog Diyarbakır Emniyet Müdürü Gaffar Okkan'ın bölgede 'sevilen adam' olmasını sağladı.
Bir korku kenti durumundaki Diyarbakır'ı yaşanılır hale getiren Okkan'ın Diyarbakır'a atanmasından sonra Emniyet'e karşı negatif tutum izleyen halk, sempati ile yaklaşmaya başladı. Emniyet müdüründen beklenmeyen bir strateji izleyerek, boşaltılan köylerden kente gelen sahipsiz çocukları kanatları altına aldı.
Terör suistimaline uğrayan Diyarbakırlı işsiz gençlerle diyalog kurmak için Kürtçe bile öğrenen Okkan, gençlerin PKK ve Hizbullah sempatisini kırmak için mesai dışındaki zamanında propaganda da yapıyordu. Emniyet Müdürlüğü'nün imajını tamamen değiştiren Okkan, tüm yaptıklarını 'güven' ve 'güleryüz' felsefesiyle hareket ederek yaptı.
Okkan ve şehit polislerin cenaze törenine binlerce Güneydoğulu vatandaşın katılması Okkan'ın bölgede özlenen barış ortamını sağladığının göstergesi oldu. Halkın, şehitleri, 'Kanlı terör, elini Diyarbakır'dan çek', 'Babamızı kaybettik başımız sağolsun, katillerden hesap sorulsun', sloganları atarak uğurlaması ve PKK terörünün yoğun yaşandığı yıllardan bu yana ilk kez kepenk kapatarak, toplumsal eylem yapmaları ve terörü lanetlemeleri uzmanlar tarafından da 'toplumun özlediği tablo' olarak değerlendirildi.