kapat

CUMARTESİ EKİ
09.12.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Ramazan Özel
Spor
Magazin
Sabah Künye
Ata Online
Cumartesi Eki
Pazar Eki
Melodi
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

YeniBinyil
Turkport
1 N U M A R A
Sabah Kitap
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Artık 'uzun pas' atıyorlar
"Dar Alanda Kısa Paslaşmalar" filminin misafir oyuncuları, bir zamanların star üçlüsü Rıdvan Dilmen, Tanju Çolak ve Cüneyt Tanman, hayatı futbol terimleriyle yorumladı

Bir zamanlar hayatları futboldu... Futbolda onların çalımları, golleri, pasları konuşulurdu. Şimdi oyunculuğu geride bıraktılar ama futbolun hiç bitmeyeceğini anladılar; çünkü hayat 90 dakikalık bir maç değildi.

"Hayat fena halde futbola benzer" sloganıyla vizyona giren "Dar Alanda Kısa Paslaşmalar Filmi"nde kısa da olsa rol alan Cüneyt Tanman, Rıdvan Dilmen ve Tanju Çolak, kendi hayatlarını futbolla karşılaştırdılar... "Hayat futbola benzer mi?" sorusuna "Futbol kolay, hayat zor" diyor üçü de. Yalnız olduklarını anladıklarında karşılarında bir kaleci değil, hayat vardı. İşte bu yüzden de hayatlarında kısa paslaşmalar yerine 'uzun pas' atmaya çalışıyorlar.

Futbol fena halde hayata benzer mi gerçekten?

Rıdvan: Futbol hayatın bir parçası. Hayatımda futbolun önemli bir yeri var.

Tanju: Hayat daha zor futboldan. Futbol ekip işi. Hayatta ekip kurmak zor.

Cüneyt: Futbol hayatım oldu. Futbol oynarken kendini ispatladıktan sonrası daha zor ve önemli. Futbol bir oyun ama hayat, oyunun çok ötesinde.

Rıdvan: II. Dünya Savaşında Macar futbol takımı Almanlara esir düşmüş. O yıllarda Macar takımı çok iyiymiş. Almanlar hep yenmek istedikleri Macar takımına "Bize sahada yenilin ve hayatınızı kurtarın" demişler. Macar takımı tabii ki yaşamaya karar vermiş. Sahaya çıkmışlar. Top yuvarlaktır. Macarlar kazanmış, Almanlar Macarları maçtan sonra öldürmüş. Futbol işte bazen hayat olabiliyor...

Siz futbola nokta koymadınız ama?

Tanju: Başka iş bilmiyoruz. Herkes iyi bildiğini yapmalı.

Başka işler de denediniz.

Tanju: Denedim. Bu arada futbolla ilgilenmeye, yorumculuğa devam ettim. Oğlum adına Anıl ecza deposunu kurdum. Rıdvan açılışa geldi.

Aranızda hâlâ paslaşıyorsunuz yani...

Tanju: Öyle. Bir telefon ettim, hemen geldi. (Gülüşmeler)

Rıdvan: Buraya da öyle geldik. Konuştuk, gelelim dedik.

Cüneyt: Rıdvan ve Tanju takdir ettiğim iyi oyunculardı. Bir telefon açtığımızda birbirimiz için elimizden geleni yaparız.

NÖBETÇİ 'ŞEYTAN'
Rıdvan: Şimdi nöbetçi antrenörüm. Yorumculuk yapıyorum. Hayatımdan futbolun çıkmasını düşünemem.

Cüneyt: Sabah'ta yazıyorum. 10 yıl geçmiş de olsa her adımımda bir zamanlar sahalarda olmanın ününü yaşıyorum. Bir hastanenin de ortağıyım.

Sahalardayken özel yaşamınızda sizinle paslaşanlar, hâlâ size pas atıyor mu?

Rıdvan: Eskisi gibi değil. Eskiden örneğin eve giderken manava uğrardım. "Bir kilo şeftali" derdim. Manav torbayı doldurup "Rıdvan Abi al. Bu bizden olsun" deyip, iki üç kilo meyve doldururdu. Şimdi değişti.

Tanju: Eskiden herkes koşup yanınıza gelirdi. Şimdi de tanıyorlar ama eskisi gibi değil.

Cüneyt: Zamanla farklılaşıyor ama önemli olan sizin bu zamanı nasıl geçirdiğiniz. Bu işlerin hâlâ içinde olduğumuz için bize güveniyorlar.

HAYATTA UZUN PASLAR ÖNEMLİ
Ya sizlerin paslaşmaları? Dar alanda mı pas atıyorsunuz, yoksa uzaklara pas atmayı başardınız mı hayatınızda?

Tanju: Hayattaki paslaşmalar futboldaki kadar kolay değil. Bir kere hayatta uzun paslar önemli. Futbol ekiple oynanır ama iyi oynarsanız star olursunuz. Hayatta ekibi kurmak, arkadaşlıkları seçmek sizin işinizdir.

Rıdvan: Saha içinde aynı düşünce içindesiniz. Tek hedef var; kazanmak. Hayatta öyle değil. Paslaştığınız kişiler sizinle her zaman aynı düşüncede olmayabiliyor.

Cüneyt: Ben hep dikkatli, toplumu dikkate alan biri oldum. Futboldan sonra hayat devam ediyor, hem de çok acımasızca. Bu yüzden de kurduğunuz ilişkileri iyi tartmak zorundasınız. Hayatta pas atarken futboldaki kadar dikkatli olunmalı. Futbolda bir yanlış pas skoru değiştirir, hayatta da biraz öyle olabilir.

Hayatta gol yemek nasıl bir şey?

Rıdvan: Sahada gol yersiniz ama atma şansınız hep vardır. 90'ıncı dakikada gol yemediyseniz uğraşırsınız. Hayatta gol yedim. Telafisi zor oluyor.

Tanju: Gol yedim. Hatalar insanlar için. Pas hatasına çok düştüm. Öğreniyorum hâlâ.

Cüneyt: Hayatta gol yememek için sağlam adımlar atmak gerekiyor. Bazen sıkıcı olsa da hep dikkatli oldum. Hata yapmamamda bu özelliğimin rolü çok büyük.

Hayatta da ofsaytlık durumlar olur. Ayağınız topa değdiği anda çalan düdük gibi durumlar oldu mu?

Rıdvan: Zor durumlar oldu ama kişiliğimi zedeleyici, onurumuzla ilgili kötü durumlar olmadı. Ofsayt denildiğinde biraz kötü şeyler akla geliyor.

Tanju: Çok düştük ofsayta. Herkes biliyor zaten. Pas hatasına çok düştüm. Şimdi tüm bunlardan da öğrendiklerimiz var.

NOUMA'NIN HAYATINDAKİ YANLIŞ PASLAR
Cüneyt: Nouma iyi futbolcu, takım adına sahada her şeyi yapıyor. Ama güvenilir biri değil. Eğer bir futbolcu takımını şampiyonlar liginde yalnız bırakabiliyorsa, lig maçlarında sinirlenip bireysel hareket ediyorsa, o futbolcunun iyi olması uzun vadede bir takım için çok şey ifade etmez. Ben şahsen böyle bir oyuncuyu bir süre oynatırım ama her zaman onun alternatifini düşünürüm.

Rıdvan: İyi futbolcu ama çok farklı bir kişilik. Büyük futbolcu olmak için bazı özellikleri bir araya getirmek gerekiyor. Türkiye'nin bakış açısından baktığınızda, Nouma Türk olsa yanmıştı diyebiliriz.

Tanju: Çok yıpratıcı bir futbolcu. Türkiye'de onun özelilklerine sahip bir futbolcu özel yaşamında onun gibi yapsa çoktan silinmişti. Nouma hayatında pas hataları yapıyor.

NE OLACAK BEŞİKTAŞ'IN HALİ?
Cüneyt: Galatasaray Türkiye'nin üstünde iş yaptı, yapmaya da devam ediyor. Türkiye futbola ve spora bu kadar çok şey vermedi. Galatasaray eskiden hayal bile edemeyeceği duruma geldi. Temposu şimdi çok yüksek ve iyi olduklarını düşünüyorum. Jardel dışında başka futbolcu almadılar ve aynı kadro ile başarılarını sürdürüyorlar. Fenerbahçe ve Beşiktaş geçen yıldan iyi durumda.

Rıdvan: Galatasaray'ın maç yoğunluğundan kaynaklanan sakatlıkları var. Yoğun tempo nedeniyle zorlukları oluyor. Bu yüzden de Fenerbahçe ve Beşiktaş daha şanslı. Galatasaray'ın oturmuş bir kadrosu olduğu için rakiplerine göre avantajlı. Önümüzdeki haftalarda Fenerbahçe avantajlı olacak çünkü maçların büyük çoğunluğu İstanbul'da.

Tanju: Galatarasaray'ın trafiği fazla. Takımçok maç oynamaktan yoruluyor. Sakatlıklar filan da çok oluyor. Bu nedenlerle bu sene Fenerbahçe ve Beşiktaş daha şanslı görünüyor. Şimdi Galatasaray Mart'a kadar daha rahat olacağı bir döneme giryoruz. Önümüzdeki haftalarda Galatasaray lige ağırlığını koyabilir.

TERİM HATALARINI TEKRARLAMADI
Rıdvan: Fatih Terim çok başarılı. Galatasaray'ı büyüttü. Onun en büyük şansı sahalarda yaptıklarını, yaşadığı tüm tecrübeleri takımına taşıması oldu. Kendi oyunculuğunda yaptığı hataları oyuncularına yaptırmadı... Futbolcularının psikolojilerini çok iyi bilen biri olduğu için de takım ruhunu yakaladı. Tüm bunların arkasından da büyük bir başarı geldi.

Tanju: Oynadığı yıllarda çok daha iyi bir futbolcu olabilirdi. Kişisel tavırları olduğu için daha iyi olmadı ama bir takımın başına geldiğinde her şeyi çok iyi biliyordu. Oyuncularının ruhlarını bildiği için de büyüdü. Disiplin ve başarıyı yakalayan bir ekip ruhunu uzun süre yaşatmak önemlidir. Şimdi Galatasaray'ın çok güçlü bir kadrosu var. Fatih Hoca takımının geleceğine yönelik iyi paslar attı.

Cüneyt: Çok başarılı oldu. Galatasaray Türkiye'ye tarihinde yaşamadığı sevinci yaşattı. Şampiyonlar ligindeki başarılarında Fatih Terim'in büyük payı vardır.

Elif Ergu


Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır