Biri çıkıp da şu esrarengiz rapora açıklık getirsin...

Bakalım neyin nesiymiş...

Son günlerde Emekli Sandığı Marmara Bölge Müdürlüğü'nde esrarengiz bir rapordan bahsediliyor. Bu raporda, 10 yıldır Bostancı'daki binasında, Kadıköy yakası ve çevre illerden gelen yaklaşık 700 bin emekliye hizmet veren 12 katlı Bölge Müdürlüğü binasının, depremde ağır hasar gördüğü ve boşaltılması gerektiğinden, Cağaloğlu Bölge Müdürlüğü ile birleştirilmek istendiği söylentileri kulaktan kulağa dolaşıyor.

Yine bu esrarengiz rapora göre, binanın yıkılıp aynen yeniden yapılması için 1 trilyon, sadece deprem takviyesi yapılması durumunda 600 milyar civarında bir harcamadan bahsediliyor.

Yani birileri zengin edilecek... Oysa bu binayı bugünkü standardı ile yeniden yapmanın maliyeti yaklaşık 200 milyar civarındadır. Sadece deprem takviyesi düşünülürse 80 milyar civarında bir rakkam çıkıyor. Esrarengiz raporda trilyonlardan bahsediliyor. Benim yazdığım rakkamlarla rapordaki rakkam farklılıklarına akıl erdirmek pek mümkün değil.

Durum böyle olunca da haklı olarak yüzlerce çalışan gibi, binlerce emekli bir açıklama yapılmadığından tedirgin oluyor. Vatandaşı böyle huzursuz etmenin alemi yok... Eğer gerçekten bina depremde hasar gördüyse neden bugüne kadar boşaltılmadı?... Cağaloğlu'ndaki Bölge Müdürlüğü'ne nakledilmek yerine Kadıköy civarında bir kamu binası veya kiralık bir binada geçici olarak hizmet vermek mümkün olamaz mı?... Yaşlı ve maddi durumları kısıtlı bu insanları yollarda süründürmek akıl karı mı?... Bence bu işin altında bir çapanoğlu yatıyor. Pis kokular ortalığı sarmadan birileri çıkıp ta şu esrarengiz rapor hakkında açıklama yapsın. Bu rapor neyin nesiymiş bir görelim...

Gazete bayii Kemalettin, kendine gel...
Günlük gazeteleri kısıtlı bütçelerine rağmen almak için çırpınan vatandaşlarımıza güçlük çıkarmaya kimsenin hakkı yok... Bir de onlara parasını ödedikleri halde yanlış hareketler yapmak hiç de hoş değil...

Bunları sana söylüyorum, Denizli ilinin Kale ilçesinde bulunan gazete bayii Kemalettin Temiz... Aklını başına al ve dürüst çalış... Bana gelen bilgilere göre, bazı gazetelerin vermiş olduğu ek ilaveler ve promasyon ürünlerini sudan baheneler uydurarak, vermiyormuşsun...

İkincisine inanmıyorum ama bu bahsedilen ürünleri ayrıca sattığın da söyleniyor. Örneğin; bizim Sabah Gazetesinin vermiş olduğu dörtlü cep telefonu kampanyasında teslim edeceğin telefonlar için, nakliye, kargo ve işlem ücreti adı altında 3'er milyon istiyormuşsun... Bu ücreti almaya utanmıyor musun?... Bu sana ilk ihtarım... Kendini derleyip, toplamadığın taktirde başına gelecekleri sen düşünü... Çünkü o zaman elinde ne bayilik kalır, ne de o dükkan... İtibarını da iki paralık edersin, benden uyarması...