kapat

CUMARTESİ EKİ
11.11.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
banner
Sabah Künye
Ata Yatirim
Sofra
Cumartesi Eki
Pazar Eki
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

YeniBinyil
Turkport
1 N U M A R A
Sabah Kitap
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
banner
Anıtkabir gölgeleniyor mu?

Anıtkabir üzerinde kavga var. Ata'nın anıtmezarına giden yol üzerinde inşaatına başlanan bir hastane, Genelkurmay Başkanlığı ile Başkent Üniversitesi'ni karşı karşıya getirdi. Kavganın nedenine girmeden önce Anıtkabir'in yapılışını kısaca anımsayalım:

Atatürk niye Çankaya'ya ya da diyelim çok sevdiği Orman Çiftliği'ne değil de şu anda yattığı yere defnedildi?

Bu seçimin ilginç bir öyküsü vardır.

Atatürk'ün ölümünden sonra toplanan bir komisyon, yapılacak anıtmezarın yerini saptamakla görevlendirilmişti. Aday mekanlar arasında Ankara Kalesi, Etnoğrafya Müzesi, eski Ziraat Mektebi, Meclis'in arkasındaki Kabatepe, Altındağ'daki Hıdırlıktepe gibi yerler vardı.

Bunlar arasında seçim yapma işi 15 milletvekilinden oluşan bir başka komisyona verildi. İlk toplantıda Çankaya ya da Etnoğrafya müzesi seçenekleri ağır basıyordu. Ancak son anda Trabzon milletvekili Mithat Aydın bambaşka bir mekan önerdi. Aslen yüksek mühendis olan Aydın, anıtmezar için yer ararken Rasattepe'yi keşfetmişti. Şehrin ortasında yer alan bu tepe Ankara'nın her yerinden görünüyordu. Balıkesir milletvekili Süreyya Örgenevren de

"Rasattape, bir ucu Dikmen'de, öteki ucu Etlik'te olan bir hilalin tam ortasında bir yıldız gibidir. Kabir buraya yapılırsa Ankara kollarını açmış, Atatürk'ü kucaklamış olacaktır" deyince yer kesinleşti.

Daha sonra Anıtkabir çevresi SİT alanı ilan edildi ve her yerden görünebilmesi için çevreye 4 katı aşan bina yapılmaması karara bağlandı.

Bu ilke uzun yıllar titizlikle uygulandı, ancak bir süre sonra çevrede yüksek binalar sivrilmeye başlandı. Geçen yıl Başkent Üniversitesi, hastane ek binasının inşaatını 8 kata çıkarınca sabırlar taştı.

Genelkurmay Başkanlığı Ankara Valiliği'ni uyararak inşaatın "Anıtkabir'in siluetinin bozulmaması" ilkesine ters düştüğü gibi, Aslanlı Yol'da yapılacak törenler için de tehdit oluşturabileceğini söyledi.

Çankaya Belediyesi yapının kaçak olduğu iddiasıyla yıkım kararı aldı, ancak idare mahkemesi yürütmeyi durdurdu.

Başkent Üniversitesi ise sözkonusu inşaatın Anıtkabir SİT alanı sınırının dışında kaldığını, bu alanda da yoğun yapılaşma bulunduğunu belirtti ve "10 katlı askeri lojmanları" örnek verdi.

Şimdi Başkent'in ortasındaki bu hassas mekan üzerinde tartışma sürüyor.

İşin ilginç yanı, Anıtkabir çevresine kaçak yapı dikmekle suçlanan ve Genelkurmay'ın ithamlarına muhatap olan Başkent Üniversitesi'nin rektörünün Ecevit'in cumhurbaşkanı adaylarından Prof. Dr. Mehmet Haberal olması...

Prof. Haberal seçilse, şimdi inşaat bitmiş olur muydu dersiniz...?

Ölümünün 62. yılında andığımız Atatürk'ün kütüphanesini hâlâ bir araya getirip halka açamadığımızdan yakınan yazılarım üzerine Cumhurbaşkanlığı ve Anıtkabir'den müjdeli haberler geldi.

Köşk, geçen yaz "Atatürk Arşivi Projesi"ni hayata geçirdi. Bu proje çerçevesinde Atatürk'e ilişkin yayınların bir envanteri çıkarılıyor.

Bu amaçla Cumhurbaşkanlığı ilgili birimlere bir yazı yazarak, ellerindeki Atatürk'le ilgili bilgi, belge, kitap ve araştırmaları sordu. İlk yoklamada bu döneme ilişkin değişik kurumlarda 9 milyon adet belge ve kitap bulunduğu ortaya çıktı. Şimdi ilgili kurumlardan, bunların -orijinalini vermek istemezlerse- birer örneğini Çankaya Köşkü'ne göndermeleri isteniyor. Kitap varsa kitabın bir baskısı, belge varsa belgenin fotokopisi, eşya varsa fotoğrafı, araştırma varsa bir kopyası talep ediliyor. Bir yıl sürmesi beklenen bu dev çalışma sonucu dağınık ellerdeki bu belgeler ilk kez Çankaya Köşkü'nde bir araya toplanıp konularına göre tasnif edilecek ve araştırmacıların kullanımına açılacak.

Anıtkabir Derneği de Atatürk'ün okuduğu kitapların tıpkı-basımlarını yaptırıyor. Bu kitapların satış geliriyle, Anıtkabir'in altındaki boş alana Kurtuluş Savaşı'nı konu alan modern bir müze kurulması planlanıyor.


Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır