kapat

06.07.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
Superonline
Sabah Künye
Atayatirim
Sofra
iku
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

Turkport
1 N U M A R A
Sabah Kitap
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
'Bir gittim, bin geldim'
Uzun yürüyüşü sırasında Boray Uras'a "Yürrü taş arabası", "Manyak!" diyen bir-iki çirkin ve çatlak ses duyuldu. Ama bunlar, akan sevgi selinde boğulup gitti

Ankara'ya uzun ve zorlu yolculuğunu tamamlayan Boray Uras, dönüşte karayolunun alternatifi demiryolunu tercih etti. Evlat acısını yüreğinin bir köşesine "mıh" gibi asan Uras, Ankara'daki temasları sırasında Cumhurbaşkanı Necdet Sezer, TBMM Başkanı Yıldırım Akbulut, 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Tansu Çiller ve Mesut Yılmaz'la görüştü. Başta davasını ilk günden beri destekleyen Aydın Ayaydın olmak üzere İstanbul Milletvekilleri, ona büyük yakınlık gösterdi. Ankara Gar'ından, İstanbul Haydarpaşa Gar'ına uzanan 7 saatlik tren yolculuğu sırasında Boray Bey'le enine boyuna, anlamlı sohbetlere daldık. Bize gelecekteki planlarını, hedeflerini ayrıntılı şekilde anlattı.

ANNELER ANLAR
Bir kadın politikacı olarak Tansu Çiller'den gördüğü yakınlığın kendisini duygulandırdığını vurgulayan Uras şöyle dedi:

"Tansu Hanım herşeyden önce bir anne. Acımı bütün kalbiyle paylaştığını bakışlarından anladım. Bundan sonraki girişimlerimde, en yakın dirsek temasını annelerle kuracağım."

SOKRATES GİBİ
Uras, trafik terörüyle mücadelesini politikaya girerek sürdüreceği yolundaki söylentilerin de gerçekleri yansıtmadığının altını çizdi ve dedi ki:

"Politika aklımın ucundan geçmedi. Zaten bu, kızımın manevi anısına hakaret olur. Bir diplomat olarak yıllarca havasını soluduğum Atina'nın ünlü filozofu Sokrates, gününü çevresini düşünmeye zorlayan sorular sorarak geçirir ve 'Ben Atinalılar'ı uykularından uyandıran bir atsineğim' dermiş... Benim yürüyüşüm işte buna benziyor. Ben insanları derin uykularından uyandırmaya çalışıyorum. Bir bakıma ben, köyün delisiyim."

Yolculuğunda Uras bir-iki çatlak ses de duymuş. Bu cılız ve terbiyesizce davranışları şöyle anlattı:

"Yanımdan geçen araçlardan 'Yürrü taş arabası... Manyak, meczup...Anca gidersin!' türünden sözler atanlar da oldu. Bu zavallılara acıdım. Dönüp onlara bakmadım bile. Yol boyunca binlerce insandan gördüğüm destek ve sevgi, onların zavallıca tavırlarını zaten silip attı, yok etti. Bu kendini bilmezler, sevgi selinde boğuldu."

İŞİM YÜRÜMEK
Arkasına baktığında yarattığı kamuoyundan dolayı kendisiyle ve kızıyla gurur duyduğunu vurgulayan Uras, "Birey olarak yola çıktım, 10 binler olarak geri döndüm" diyor; ekliyor:

"Yarattığım kamuoyundan dolayı, trafik terörünü önleyecek yasanın çıkacağına olan inancım arttı. Eğer yasa çıkmazsa Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde dava açmayı düşünüyorum."

Uras, kuracağı Trafik Terörü İle Mücadele Vakfı'na üye sağlamak için önümüzdeki günlerde yeni bir "uzun yürüyüş"e başlıyor. Bu kez İstanbul-Antakya etabını katedecek.

Diğer tüm işlerini bırakacağını, kendisini tamamen kuracağı vakfa adayacağını anlatan "Cesur Yürek" şöyle devam etti:

"Kira gelirlerim var, eşimin maddi katkısı da oluyor. Bunlar geçimimize yeter. Bundan sonraki hayatımı kuracağım vakfa adadım. Vakfımızın ilk işi çok sayıda trafik kazasının meydana geldiği Düzce-İhsaniye Köyü'nde bir yaya üstgeçidi yaptırmak olacak."

VE FİNAL
Uras, Haydarpaşa Garı'nda sevgiyle karşılandı. Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk, Kadıköylüler oradaydı.Uras'ın ilk işi küçük oğlu Osman'ı kucaklamak oldu. "Nasıl, başardım mı?" diye sorduğunda herkes aynı yanıtı verdi:

"Hem de fazlasıyla!"


Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır