Dayak sanat içindir!

Özellikle film setlerinde yenilen dayaðýn bir sanatçýnýn hayatýnda ayrý yeri vardýr.. Karþýsýndaki oyuncunun attýðý yumruk, tokat, sille gibi þeyler kalýcý izler býrakýr.. Sinema kalýcý bir sanat olduðundan siz unutsanýz da seyirci unutmaz..

Malžm fýkradýr.. Hani kaþarlanmýþ bir hýrsýz kiliseye gitmiþ.. Papazýn karþýsýna çýkýp "Peder günah çýkartmak istiyorum.." demiþ ve baþlamýþ anlatmaya:

- "Ben hýrsýzlýk yapýyorum.."

Papaz "Bu çok aðýr bir günah evladým.." diye baþýný sallamýþ..

- "Ancak çaldýklarýmýn tamamýný fakir fukaraya daðýtýyorum.."

- "Eeee! Bu da sevaptýr.."

- "Ama polisler beni ne zaman yakalasa öldüresiye dövüyor.. Þimdi benim durumum ne acaba?"

Papaz biraz düþündükten sonra cevap vermiþ:

- "Hýrsýzlýk yapýp günah iþliyorsun, çaldýklarýný muhtaçlara daðýtarak sevap kazanýyorsun.. Sevabýn günahýný götürüyor, yediðin dayak da yanýna kâr kalýyor.."

***

Yiðit kýsmý dayak yer.. Ýcabýnda sudan gelen eþeklerin ýslanmýþ kuyruklarý birbirine düðüm olana kadar yer, lakin bir sebep olmasý lazým ki yediði dayak yanýna kâr kalsýn..

Mesela Profesör Orhan Kural'ýn dayak yemesi gibi.. Sen git, arabadan dýþarýya kola kutusu atan gençlere bulaþ.. Onlar da senin peþine düþüp, hacet gördüðün yere kadar kovalasýnlar..

Yakaladýklarýnda "çevre öyle deðil böyle güzelleþir.." deyip öldüm Allah, dövsünler.. Sonra sen o güzelleþmiþ halinle medya leþkerlerinin karþýsýna çýkýp yediðin dayaðý protesto et..

En iyisi ikna tekniði..

Ýþte dayaðýn anlamlýsý bu.. Yiyeceksen Profesör Orhan Kural gibi dayak yiyeceksin ki tadý damaðýnda kalsýn.. Yoksa bizim senarist-oyuncu Mesut Ceylan'ýn Kadir'den yediði dayak gibisi iþ deðil..

Eceli gelen keçi çobanýn ekmeðini yermiþ..

Bizim Mesut sinemanýn yenisi olduðundan, senaryosunu özene bezene yazdýðý "Komser Þekspir" filminde kendisinin de oynadýðýný düþünmeyip dayak sahneleri koymuþ..

Dayak dediysem öyle sokakta yenilen türden deðil.. Resmi dayak.. Yani karakol dayaðý..

Kadir Ýnanýr, hasta kýzýnýn dramýný yüreðinde hisseder komiser baba ya! Ailevi sorunu var diye görevini aksatacak deðil elbet.. Karakola biri düþtü mü bir kamu görevlisi olarak sorgusunu bizzat kendi yapýyor..

Sorgulama gerçeðine uygun..

Bizim karakollarda da öyledir.. Zanlýyý getirirler.. Eðer þahit yoksa, suç üstü yapýlmamýþsa olay ortada kalýr.. Yabancý filmlerde görürsünüz..

Bu durumdaki suçlular hemen salýnýr.. Bizim polisimiz ise ýsrarlýdýr.. "Biz önce suçu sabitleþtirelim, delil nasýl olsa arkadan gelir.." deyip kollarý sývarlar..

Zanlýyý "suçlu olduðuna ikna edene kadar" üzerinde çalýþýrlar.. Özellikle adli suçlamayla gelenler biraz bilinçsiz olduklarýndan ikna olmamak için direnirler..

Ama eninde sonunda onlar da "Evet, demek ki suçluyuz.." deyip pes eder, herþeyi itiraf ederler..

***

Kadir Ýnanýr'ýn rol icabý yaptýðý da bu.. Ancak temsili zanlý Mesut Ceylan olunca iþ biraz deðiþiyor tabii.. Neden derseniz, senaristle oyuncular arasýnda daima çeliþki vardýr..

Senaristin yazdýðýný oyuncu bazen onaylamaz, itiraz eder.. Senarist direnir.. Direnince ufak tefek tartýþmalar çýkar.. Sonunda yönetmen iþi bir yere baðlar ama iki tarafýn zihninde de bu tartýþmalarýn tortusu kalýr..

Ben yurt dýþýnda olduðumdan zihin açan bu tartýþmalardan pek sebeplenemedim.. Fakat döndüðümde kalýcý izlerini arkadaþlarýn simalarýndan hissettim..

Dayak sahnesi haaaa!

Þimdi Mesut Ceylan filmde bir lumpeni oynuyor ve bir þekilde karakola düþüyor.. Kadir Ýnanýr'ýn karþýsýna çýkarýyorlar.. Sorgusu yapýlacak.. Kadir bunu karþýsýna dikiyor..

Dikiyorlar ama biri bir seksendört mü, beþ mi ne.. Diðeri bir yetmiþ..

Bir seksenin üzerinde olan, yani Kadir ekstradan kendine bakmýþ.. Omuzlar geniþ, kalýp pehlivan kesimi, kollar padiþah kayýðýnda kürek çeken hamlacý kolu gibi iþlenmiþ..

Mesut'u sorarsanýz elinde nüfus kâðýdý ile gezmese, dalýndan düþmüþ serçe kuþu bellersiniz.. Yaradýlýþtan olacak, vücudu hiç et tutmamýþ.. Sadece kemikleri derinin altýnda toplu olarak saklýyor..

Oðlan boðazsýz.. Topluca yemek yiyoruz diyelim.. Herkes birer ikiþer tabak götürürken Mesut bir marul yapraðý alýyor.. Yarýsýna kadar yedikten sonra týkanýp býrakýyor..

Bu açýdan bakýldýðýnda Yeþilçam'ýn en vitaminsiz senaristi..

***

Ben görmedim olayý.. Gazanfer Özcan aðabeyim önce anlattý.. Sonra hikâyenin aynýsýný Müjde Ar'dan dinledim..

Kadir rol gereði Mesut'a çift dalmýþ.. Ýki elini mehteran zilcisi gibi açýp Mesut'un iki yanaðýnda buluþturmuþ.. Tokatýn çift katlýsý.. Artýk kaç desibellik ses çýkardý, rihter ölçeði ile kaç þiddetinde sarstý, orasý tevatür..

Benim gördüðüm Mesut o sahnenin çekiminden beri haplanmýþ gibi yürüyordu.. Diyelim ki Sinan Çetin sol tarafta bir yerde oturuyor.. Aklýna bir þey geldiðinde "Mesut baksana.." diye sesleniyor..

Mesut'un sola dönüp gelmesi icap ederken, kafayý saða çevirip meçhule doðru yürüyor.. Yön kaybý, rol icabý yenen dayaðýn yan etkisi..

Bereket Kadir iþi orada kesmiþ.. Allah muhafaza, bir de soruþturmayý derinleþtirmeye kalkýþsaymýþ bizim Mesut'a, senaryosunu yazdýðý filmin galasýna gelmek nasip olmayacakmýþ..

Kadir'e "doðru mu?" diye sordum.. Dayaðý doðruladý ancak kabahatin atanda deðil yiyende olduðunu iddia etti.. Yeþilçam'ýn tecrübeli figüranlarý dayak sahnesinde atýlan tokat ya da yumruða senkron tutturup, baþlarýný hamlenin geldiði yerin tersine atarlarmýþ..

Böylece darbenin etkisi hissedilmezmiþ..

Kadir'in dayakla ilgili verdiði teknik bilgileri ilgiyle dinledim.. Ancak çift taraflý gelen tokata karþýlýk ne yapýlmasý lazým geldiðini tam anlayamadým..

YARIN: Anlasam iyi olacak.. Çünkü benim için de böyle bir sahne yazýldýðý iddia ediliyor!