kapat

25.06.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
Superonline
Sabah Künye
Atayatirim
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

Turkport
1 N U M A R A
Sabah Kitap
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.


Hediye ettik

İlk 3 maça göre yarı final için favori takım Portekiz'di. Ancak biz de toparlanmaya başlamıştık. Yarı finali yakalamak için kendimize güvenimiz artmıştı ve bir büyük başarının daha peşindeydik. Oyuna iyi de başladık. Sahada gerekenleri yaptığımızda, rakip hiç farketmiyordu ve Portekiz karşısında daha iyi görüntü veriyorduk.

Ama bu fazla sürmedi. Zaaflarımız yine ortaya çıktı. Pas hataları arka arkaya geldi. Kaptırılan toplar tekniği yüksek Portekiz'e rahat top kullanma, defansımızı daha çok rahatsız etme fırsatı verdi. Özellikle Figo, Joao Pinto ve Rui Costa üçlüsü topla yaptıkları driplinglerle tehlikeler yarattılar. Neyse ki, kalede Rüştü vardı. Yan toplar, karşı karşıya pozisyonlarda süper ve maçta sadece 41. dakikada bir topa boş çıkan enfes bir Rüştü izledik. Rüştü yetecekti, toparlanacaktık.

Ama buna izin vermeyen Alpay oldu. İlk 3 maçın en canlı adamı Alpay, yaptığı tüm iyi şeyleri geri alan bir hata yaptı. Canının yanmasıyla ve bir anlık sinirle attığı yumruk yarı final umutlarımızı da aldı götürdü.

İşimizi bitiren Alpay oldu
Portekiz'i geçmemiz zordu, bu dakikadan sonra imkânsız gerçekleşti. Kırmızı kartın bir olumlu etkisi oldu. Maçın Hollandalı hakemi Dick Jol, bu kartın etkisinde kaldı. Rakibe sarı kartları arka arkaya çıkartmaya başladı. Takımımızın en çalışkan oyuncusu Okan'ın kendini attırma çabalarına da karşılık vermediği gibi, arkasından bir de penaltı çaldı. Karar doğruydu. En azından İtalya maçındakinden çok daha haklıydı.

Ama nedense elimize gelen şansları iyi kullanamıyorduk. Bu defa 30. dakikadan sonra iyi oynamaya başlayan Arif penaltıyı kaleciye teslim etti. Oysa penaltıcımız Tayfur'du. Arif'in güveni çok fazla tenkit edilmemeli. Her oyuncu penaltı kaçırabilir. Ama sonuçta kaçırdığımız toparlanma şansımız oldu. 2. yarıda yorulmamızla, zaten bozulan güç dengesi iyice aleyhimize döndü. Maç ikinci golü bulduktan sonra Portekiz adına adeta bir antrenman havasına büründü.

Maçın en önemli hareketi, 29. dakikada Alpay'ın atılmasıydı. Çeyrek finali yakalama başarısını gösterdiğimiz Euro-2000 maceramızı bu hareketle bitirmiş olduk.

Spor Yazarlari sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır