kapat

24.06.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
Superonline
Sabah Künye
Atayatirim
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

Turkport
1 N U M A R A
Sabah Kitap
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
ÇETİN ALTAN(caltan@sabah.com.tr )


Portekiz maçı ve AB üyeliğinden uzaklaşma çabaları

Bu akşam tüm Türkiye'nin ve dışardaki Türkler'in gözü kulağı, ruhu yüreği, umudu coşkusu, öfkesi üzüntüsü bizim Milli Takım'la Portekiz'in Amsterdam'da oynayacağı maça odaklanmış olacak...

"Enflasyon düşer mi, düşmez mi" de vız...

"Bodrum ormanlarındaki yangınlar" da vız...

"Silah ve eroin kaçakçılığında ortaya çıkan gerçekler" de vız...

"14 milyon insanın nerdeyse açlık düzeyinde yaşaması"da vız...

"AB üyeliğinden uzaklaşma çabaları"da vız...

"Bütçe'den Adalet Bakanlığı'nın sadece binde 7'lik bir pay alması" da vız...

"Türkiye'de 10 milyon dava dosyasıyla, 3 bin mahkeme binası eksiğinin bulunması"da vız...

***

Bizim Milli Takım bu akşam Portekiz'i bir yense... Siz o zaman seyredin tüm Türkiye'de yerle göğün sabahlara kadar nasıl inliyeceğini...

Ne diyorsunuz, yenebilecek miyiz Portekiz'i?

Bakalım göreceğiz, ne de olsa top yuvarlaktır.

Bir de yenilirsek, ortalık sus pus kesilecek...

***

Vaktiyle Falih Rıfkı, Demokrat Parti'ye çatarken, belki de Dünya'da en çok yalanın Türkiye'de söylendiğini yazardı...

Türkiye'deki yalan üretimiyle, yalanlara dayalı koşullanmaların tarihi yazılmaya kalkılsa; bilmeyiz yeryüzünün kağıt stokları yeter mi?

Yalanlara ve yalanlara dayalı koşullanmalara gömülerek, evrensel değişimlerin dışında yaşamaya azmi cezmi kasdetmek..

Silah teknolojisinden yoksunluk nedeniyle, savunma gücünü salt köylü taburlarına dayatma çaresizliğinin sonuçlarıdır bu çarpılma...

Hele bir de İttihatçılar gibi; köylü taburlarını, çeşitli yardımlar karşılığında yabancı genelkurmayların iradesi altına vermişsen..

Halk yığınlarını yalanlarla koşullandırmayıp da ne yapacaksın?

Avrupa Birliği üyeliği için, Kopenhag kriterlerini benimseyip uygulama zorunluğu var...

Bu konuda Ankara ikiye bölünmüş durumda... Bazı çevreler "evet"e yatkın, bazı çevreler "hayır"a..

Tarihsel değişimdeki hızlanışın vitesi ise Ankara'nın çok dışında.

Yunanistan'da adam başına düşen ulusal gelir 12 bin doları geçmede... Türkiye'de ise 3 bin doların altında...

Ege'nin iki yakasında ortaya çıkan böylesi çarpık bir denklem, son toplamda Ankara'yı görünmez kıskaçlar içine sokar..

Ve bu kıskaç, gelişmiş dünyada militarist harcamaların azalması; bizim köylü taburlarına eskiden duyulan gereksinmenin bitmiş olmasıyla da, daraldıkça daralmaya başlar...

Avrupa Birliği dışında kalmanın bedeli, önümüzdeki 10 yılda çok daha somut çıkacaktır ortaya..

***

Bu arada ormanlar da, devam edecektir yanmaya; denizler de, devam edecektir kirlenmeye; adam başına düşen ulusal gelir de, devam edecektir güngünden Yunanistan'dakinin daha altında kalmaya...

Böyle bir gerileme, yalanlar ve yalanlara dayalı koşullanmalarla ne kadar perdelenebilir ki?

Türkler de, 15-20 yıla kadar hem kendi gerçekleriyle; hem 21. Yüzyıl'daki, "ulus-devlet" modelini de aşan, değişimlerin yıldırımlı gerçekleriyle yüzyüze gelecekler...

Böyle bir değişime rahat bir saydamlık içinde uyum sağlayabilenler, eziklik komplekslerinden arınmış olarak yaşayacaklar...

Uyum sağlayamayanlar ise coşkulu bir avuntuyu, sadece futbol maçlarından beklemeyi sürdürecekler...

***

21. Yüzyıl bizim kuşağın yüzyılı değil ama, globalleşme sürecinin gitgide hiç bir direnme tanımayacağı şimdiden belli oluyor..

Aldanıp aldanmadığımız 2020'lerde çıkar ortaya.. Her ne kadar bugünün egemenlerinden bazıları, tıpkı 15. Louis gibi, "Benden sonra tufan" diye düşünseler de...

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır