kapat

24.06.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
Superonline
Sabah Künye
Atayatirim
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

Turkport
1 N U M A R A
Sabah Kitap
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Desa halka açılacak
Hobi olarak girdiği deri sektöründe Samsonite'tan sonra Danimarkalı Ecco ile de anlaşma imzalayan Desa'nın patronu Melih Çelet, "Hedefimiz Türkiye'deki 13 milyon aileden 10 milyonunu bavul sahibi yapmak" dedi

Bundan 28 yıl önce üniversite öğrencisi iken başlayan deri ticaretini bugün sanayiye dönüştüren Desa Deri Yönetim Kurulu Başkanı Melih Çelet, 35 milyon dolarlık cirosu ile Türkiye'nin 3 büyüğü arasına girmeyi başardı. Samsonite'tan sonra Danimarkalı Ecco firmasının da distribütörlüğünü alan Çelet'in hedefi, 10 milyon aileyi bavul sahibi yapmak. Çelet'le projeleri hakkında konuştuk.

* İşe nasıl başladınız?

"Eczacılık fakültesinde okurken yabancı firmalarla yazışarak ufak tefek mal gönderirdik. Bir gün ABD'li bir firmanın deri çanta aradığını gördüm. Mektup yazarak istedikleri tipte çantaları sağlayabileceğimi bildirdim. İlk sipariş olan 120 çantayı Kapalı Çarşı'daki Centilmen Han'da yaptırıp gönderdim. İkinci siparişte 200 çanta istediler. İki ay sonra rakamlar o kadar büyüdü ki iki adet makina alıp Yeşildirek'te bir atölye açmak zorunda kaldım. O firmanın sahibi ile 8 yıl çalıştım ve kendisini manevi babam olarak görüyorum"

* Yurtdışı ağırlıklı çalışıyosunuz. Yabancılarla işbirliklerinizden bahseder misiniz?

17 yıldır Samsonite'ın disbtribütörlüğünü yapıyoruz. Geçen yıla kadar bu firmaya üretim de yaptık. Ama bu yıl çok dolu olduğumuz için yeni sipariş almadık. Benetton'un aksesuarlarının distribütörlüğünü de yürütüyoruz. 4 yıldır Marks and Spencer'a üretim yapıyoruz. Şimdi de Danimarkalı Ecco anlaşma imzaladık.

* Marks and Spencer ile nasıl çalışmaya başladınız?

Bize gelip 'Dünyada 3 isim belirledik. Deri ürünlerimizi bu firmalardan birine yaptırmak istiyoruz. Bunlardan biri de sizsiniz. Deneme üretimi yapar mısınız?' diye sordular. Biz de kabul ettik. 1.5 ay sonra bizimle çalışmaya karar verdiler. Şu anda bu firmaya yıllık 30 milyon paundluk ürün veriyoruz. Firmanın 7 adet doğrudan üreticisi vardı. Biz sekizinci doğrudan üretici olduk.

* Ecco ile anlaşmanız neyi içeriyor?

Biz onlara Türkiye'de mağaza açacağız. Buna karşılık Ecco'nun dünyadaki mağazalarında satacağı kadın ve erkek konfeksiyon ürünleri üreteceğiz. İleride bu işbirliğinin çok daha farklı noktayara ulaşacağını umuyorum.

* Mağaza sayısını artırmayı düşünüyor musunuz?

Yeni satış noktaları yaratıyoruz. Şu anda 17'inci mağazamızı açtık. Yılsonuna kadar 30 mağaza açmış olacağız. Türkiye'de 12-13 milyon aile yaşıyor. Gelişmişlik arttıkça tatil anlayışı da yerleşiyor. Ama bunların 10 milyonunun bavulu yok. Migros torbaları, asker çantaları ile seyehat ediyorlar. Biz herkesi bavul sahibi yapacağız.

* Halka açılma planlarınız var mı?

Evet. Desa'da büyük değişiklikler var. Londra'da kendi ofisimizi açıyoruz. Halka açılmak için çalışmalarımız hızla sürüyor. Bu konuda danışmanlık da alıyoruz.

* Yeni yatırımlarınız olacak mı?

Yıllık 200 bin adet deri konfeksiyon, 282 bin adet saraciye ve 90 bin adet ayakkabı üretim kapasitesine sahip bir tesisimiz var. Ama şu anda bize yetmiyor. Kapasitenin üzerinde çalışıyoruz. 10-12 milyon dolarlık bir yatırım planlıyoruz. Teşvik için Hazine'ye başvurduk.

Türkiye deride treni kaçırıyor
2000 yılı dünyada derinin patlama yalı oldu. Çünkü krizde fiyatlar 13 paunddan 2.5-3 paunda düştü. Kumaştan ucuz hale gelen deri birdenbire modacıların gözdesi oldu. Kreasyonlarının yüzde 30'unu deri ürünlere ayırdılar. Ama Türkiye bu treni de kaçırıyor. İnsanlar sadece Rusya'ya konsantre oldular. 30 senedir bu piyasanın içindeyim. Hiç böyle bir talep patlaması görmedim. Kriz döneminde İngiltere'de deriyi 1.5-2 paunda satmak yerine toprağa gömüp gübre yapmayı tercih edenler oldu. Şu anda fiyatlar 11 paunda kadar yükseldi. O kadar talep var ki arz sıkıntısı yaşanmaya başlandı. İki aydır hammadde bulmak için Pakistan'dan Avustralya'ya, ABD'den Tunus'a kadar gezmedik yer bırakmadım. İç piyasada hammadde dışarıdan yüzde 25 daha pahalı. Bu nedenle içerden mal almıyorum. 2001 yılının İlkbahar-yaz kontratlarını bile yaptık. Sektör, 2001 kışında normal seyrine geri döner.

Leyla ŞEN


Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır