kapat

26.03.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
microbanner
Sabah Künye
Atayatirim
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

Turkport
1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
GÜLAY GÖKTÜRK(gokturk@turk.net )


Memurlaşmış yargıçlar

Yargıtay Onursal Üyesi Çetin Aşçıoğlu'nun Enis Berberoğlu'nun Cumartesi günkü köşesinde yer alan mektubu, çoktandır yazmak istediğim bir konuyu gündeme getirmek için iyi bir fırsat yarattı.

Sayın Çetin Aşçıoğlu, baklava çalan çocuklar olayından hareketle, Türkiye'de yargının sorunu deyince hep yasa değişikliklerinden sözedildiğini oysa yargının baş sorununun "memurlaştırılmış yargıçlar" olduğunu söylüyor.

Şöyle diyor Sayın Aşçıoğlu:

"İşin kolay yanı yasaları olaylara uygulamaktır; verirsin hükmünü, görev yerine gelmiştir. Eleştirileri yanıtlamak da kolay olur: Ne yapalım, yasaların buyruğu böyle... Oysa yargılama bir sanattır, başka bir deyişle zor işlerin alanıdır. Olayları yasalara uygulamak ya da yasaları olaylara göre yorumlamak zor iştir. Bilgi ister, yüreklilik ister, vicdan denilen kendini sorgulama gücünün yarattığı sorumluluk bilinci ister. Bugün ülkemizde yargının sorunu budur."

***

Gerçekten de, Türkiye'de yargının iyi işlemesi için adli reform yetmiyor; yargı kültürünün de değişmesi gerekiyor.

Nedir bu yargı kültürü?

Aşçıoğlu'nun "memurlaştırılmış yargıçlar" dediği -ben memurlaşmış demeyi tercih ederdim- yargıçları yaratan ve aynı zamanda onların yarattığı kültürdür.

Bu kültürde içtihat yaratma yoktur; içtihada körü körüne bağlılık vardır.

Gerçek yargıç, hukukun donmuş bir kurallar yığını değil yaşayan bir bilim olduğunu ve iyi bir yargıcın en temel görevlerinden birinin hukuku yaratmak olduğunu bilir; İçinde yaşadığı toplumu, dünyayı ve insanı anlamaya çalışır, bu bilgiyi vicdanının sesine ve hukuk bilgisine vurup her kararıyla yasaları yeniden yorumlar ve hukuk üretir.

Oysa memur ruhlu yargıç kolaycı ve sağlamcıdır. Yasaların ruhuyla değil, lafzıyla ilgilidir. Sorumluluk almayı, riske girmeyi, fikir üretmeyi, şimşek çekmeyi istemez. Tek derdi, aldığı kararların yüksek yargıdan dönmemesini garantilemektir. Bunun en pratik yolu da, çıkıntılık etmemek, kendisinden öncekilerin yolundan bir milim ayrılmamak, yani içtihatlara körü körüne bağlanmaktır.

Bu kültürde yargıçlar, sorumluluk almayı sevmezler. Doğrudan kendi yetki alanlarına giren konularda bile sorumluluğu bilirkişiye havale etmeyi tercih ederler. Memurlaşan, memurlaştıkça tembelleşen ve sorumluluk almaktan kaçan yargıçların baş kurtarıcısı bilirkişilerdir.

Bilirkişeye havale meselesinde yaşanan birçok örnek insana "Mahkeme bunu da bilmeyecek de neyi bilecek" dedirtmektedir.

Örneğin, bugün neredeyse bütün hakaret davalarının bilirkişiye gitmesi adet olmuştur. Mahkemeler, bir yazıda hakaret olup olmadığının; bir cümlenin filanca madde kapsamına girip girmediğini bilirkişilere sorarlar.

Oysa bu konu, tamamen mahkemenin "bilmesi gereken", onun yetki ve uzmanlık alanı içinde bir değerlendirmedir. Böyle bir konunun bilirkişiye yollanması, mahkemenin yargılama yetkisini bilirkişiye ihale etmesi anlamına gelir.

Mevcut yargı kültüründe "bilirkişiye havale" meselesi artık o kadar komik noktalara varmıştık ki, kimi mahkemelerin, aylık yüz milyon liraya daire kiralamış bir adamın yıllık kira borcunu hesaplamak için bile bilirkişi tayin ettikleri görülmüştür.

***

Özetle;

Adaletin iyileşmesi için, zamana direnemeyip köhneyen yasaların değişmesi nasıl bir zorunluluksa; yasaları köhnetmeyecek, çağdaş yorumlarla güncelleştirip yaratıcı bir biçimde uygulayabilecek ve hukuk üretebilecek yargıçlara sahip olmak da bir o kadar zorunluluktur.

Bunun için adli reform yetmez. Mevcut yargı kültürünün değişmesi, yargıda kalite sorununun halledilmesi gerekir.

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır