Bir lider doğuyor!..

"Ben onun yerinde olsam, yenilgiyi bu kadar çabuk kabullenmezdim" dedi Fatih Terim, maçtan önce..

Onun dediği, Mallorca teknik direktörü Vasquez.. Kendi sahasındaki maçı ilk maçı 4-1 kaybedince, İstanbul'a bir turist gibi gidecekleri gibisinden laflar etmiş..

"Ben onun yerinde olsam, yenilgiyi bu kadar çabuk kabul etmezdim" derken sadece rakip meslekdaşını eleştirmiyor Fatih Hoca..

Kendisine ve takımına ne kadar güvendiğini de anlatıyor..

"Biz böyle bir kazaya uğraşak, yarışı terk etmezdik" diyor, açık ve net..

Bu deyişi sadece spor içinde düşünürseniz, hafife alırsınız..

Fatih Terim, uzun süredir büyük bir hayranlıkla kendisi izleyen gençlere mesaj veriyor.. Yaşam felsefesi dersi veriyor.. Bu bir teknik direktör sözü değil.. Bu bir filozof deyişi..

"Bitmeden bitmez.. Yenilgiyi kabullenmek yok.. Yarışı bırakmak yok.. Teslim olmak yok.. Sonuna kadar savaş.. Sonuna kadar.. Düşsen de yeniden ayağa kalkıp savaşa devam.. Hayat işte bu.. Kötü olan yenilmek değil, yenilgiyi kabullenmektir.."

Fatih Terim boyutlarını büyütüyor.. Futbol sahalarının dışına taşıyor..

Gençlerin hayran oldukları, ilahlaştırdıkları insanların büyük sorumlulukları, ödevleri vardır.. Örnek olmak.. Önder olmak..

"Ben olsam yenilgiyi o kadar çabuk kabul etmezdim" tam bir önder lafı..

Fatih Terim önderleşiyor..

Maçtan sonra, tarihe geçecek bir başka konuşma yapıyor, televizyon kameraları önünde..

"Fenerbahçe stadında, ismen ve şahsen hakarete uğramış bir teknik adam olarak konuşuyorum.. Çok sevdiğim taraftarlarım beni iyi dinlesinler.. Pazar günü Fenerbahçe maçında, Ali Sami Yen'de tek küfür olmasın.. Ne başkanları Aziz Yıldırım, ne yönetim, ne hocaları, ne takım.. Fenerbahçe bu staddan tek küfür duymadan çıkmalı.. Galatasaray çok büyüdü.. Seyircisinin de çok büyük olduğunu gösterme zamanı geldi.."

Ve asıl sarsıcı, asıl düşündürücü darbeyi en sonunda vuruyor:

"Ben ve futbolcularım, rakibe de edilse, küfürden fena halde rahatsız oluyoruz.."

Şimdi bu sözlere rağmen, bugün maçta Fener'e küfür edenler, gerçek Galatasaraylı olduklarını düşünebilecekler mi acaba?..

"Küfürsüz Türkiye istiyorum" diyor Fatih Hoca.. "Bu kampanya pazar akşamı Ali Sami Yen'de başlamalı.."

Keşke bu konuşmayı maç başlamadan önce stad mikrofonlarından da tekrar etse..

Maç anında, Avrupa'nın en önde gelen Teknik Direktörlerinden biri Fatih Hoca..

Maç öncesinde ve sonrasında ise, gözü ve kulağı onda gençlerin önderi..

Bir lider.. Bir gençlik lideri doğuyor..

Sözleri ile önder, davranışları ile örnek!..

Buradaki zaferi, sahadaki başarılarından çok daha anlamlı, çok daha görkemli olacak!.

Teşekkürler Hocam!..

Hakan & Utku'dan Tatil Keyfi
İlaç gibi bir yazı!.

(Çocukların erişemeyeceği biryerde okuyunuz)

Bu hafta kendimize iş edindik ve sizler için piyasaya son çıkan ilaçları tek tek araştırdık.

Benisilin: Bu ilaç parti grubunda 5+5 için imza atıp oylama yaklaştıkça fikir değiştirmeye başlayan milletvekillerini cesaretlendirmek için üretilmiş. İlacın etkili olabilmesi için gizli alınmasında fayda var.

Beterol: Veli Göçer'in de serbest bırakılmasıyla depremde suçlunun kendisi olduğuna inanmaya başlayan depremzedeler için hazırlanmış bir hap. Genellikle buz gibi çadırda, aç ve açık karına alınıyor. İçmek istemeyen depremzedelere zorla içiriliyor.

Vermedon: Ek vergilere ve zamlara dayanmaya çalışırken vermedik bi donu kalan vatandaşın direnç kazanması için hazırlanmış bir ilaç. Aslında pek bi işe yaradığı yok ama siz gene alın. Allahtan umut kesilmez.

Sengeztoz: Hiçbir baltaya sap olmadan sadece baba parasıyla aldıkları son model arabalara çıtır mankenleri doldurup gezip tozanların ilacı. Kullananın vicdanını uyaran bu ilacın fazla alınması halinde sürekli halk otobüslerine binme gibi yan etkiler görülebiliyor.

Garipin: Kutusunda Tansu Çiller'in gülen bir resmi var. Partisinin oy oranının yarı yarıya düşüren Amerikan Güzeli'ni nedense gene partinin başına getiren garip delegelerin aklını başına getirmek için üretilmiş bir hap.

Aptalidon: Evinden VJ olmak için kaçan genç kızların tedavisinde kullanılıyor. Ancak şu anda VJ'lik yapan kimi kobaylarda da ilaç olumlu etki gösterdi ve ciddi boyutta bir zeka artışı gözlendi. Dil üzerinde eritilerek alınan ilaç bu yolla doğru dürüst Türkçe konuşmaya, en azından her lafa "eveeett.." diye başlamamaya yarıyor.

Azprim: Asprinin akrabası. İşçi sendikalarının zam talepleriyle başı ağrıyan patronlar için birebir. İlaç patronun baş ağrısını kesmekle kalmıyor aynı anda iyice pişkinleştirip "Fazla zam isterseniz işte kapı işte sapı" gibi açıklamalar da yaptırıyor. Yani bizim hapı patron, ama asıl hapı işçi yutuyor.

Hoptrininom: Ezeli rakibi yılın takımı seçilirken kendi takımı komaya girince oynatmasına ramak kalmış taraftarları sakinleştirici bir ilaç. Bu yıl sarı lacivert renkte hazırlanan ilacın seneye ne renk olacağı belli değil.

Aferiniyihaltettin: Alkol alıp direksiyon başına geçen katiller için üretilen ilaç tüm trafik ekiplerine dağıtıldı. Bu şekilde trafiğe çıkıp adam öldürünleri hemen salıverenler için gereken ilaç ise henüz üretilemedi.

Taraflı: Theraflu'nun amcaoğlu olan bu ilaç tarafsız görünmeye çalışan Cumhurbaşkanları için hazırlanmış. Bilhassa yüksek rakımda alınırsa daha etkili oluyor. Yalnız ilacın son kullanma tarihi gelmek üzere. Kullanım süresinin uzatılması için Meclis'in vereceği karar bekleniyor.

hakanutku@hotmail.com

Pazar Neşesi
Pazar neşemiz bu hafta okuyucu Yıldırım Tuna'dan..

Adam bara gitmiş tam arkasında bir devekuşu..

"Bir bira..!" demiş adam..

"Ben de..!" demiş devekuşu.

Barmen servisi yapmış..

"Hesap üç dolar kırkiki!" demiş..

Adam elini cebine sokmuş bir avuç para çıkarıp bara koymuş. Saymış barmen..

Kuruşu kuruşuna 3 dolar 42!..

Ertesi gün "Viski!" demiş adam.

"Ben de!" demiş, devekuşu.

"Yedi dolar ondört!" demiş Barmen..

Yine elini cebine atmış adam.. Pat!.

Çıkartmış parayı. Tamı tamına 7 dolar 14..

Günlerce devam etmiş bara gelişler..

İçki.. Aynisi devekuşuna..

Aynen cepten para..

Merak etmiş barmen sonunda..

"Kuzum nedir bunlar..

Parayı saymadan tamı tamına çıkarıyorsun cebinden.."

"Ben sihirli bir lamba buldum" demiş adam.. "Ne alırsam..

Bir bardak su veya bir Rolls Royce cebimde kuruşu kuruşuna parasını buluyorum..!"

"Peki.. Peki bu devekuşu?" diye sormuş Barmen..

"Haa o mu?!" demiş adam.. "Bir de benimle aynı zevkleri paylaşan uzun bacaklı bir piliç dilemiştim..!"

Kim bunlar?..
Kim bunlar?.. Bunları, ellerine mikrofon verip televizyonculuğun en zor işi, canlı yayın röportajı yapmaya kim nasıl çıkarıyor?.. Bu röportajları izleyen, önlem olan yok mu?..

Galatasaray ülkede bayram havası yaratmış. Star, maçı vermediği halde bu coşkuyu yansıtarak parsayı topluyor..

Ve bu Star'ın sözde muhabiri, maç sonunda, sadece Galatasaray camiası değil Türkiye coşmuşken Hakan Şükür'e "Sezon sonunda Galatasaray'dan ayrılacak mısın" diye soruyor?.. Be Allahın Münasebetsiz Mehmet Efendisi.. Bu sorunun yeri burası, zamanı şimdi mi?..

"Evet.. Ben Galatasaray'dan bıktım. İlk fırsatta gideceğim" diye mi yanıt bekliyor. o havada, o coşkuda..

Amerikalılar "Ahmakça sor, ahmakça yanıt al" derler..

Hakan Şükür, televizyon önünde dünyanın en akıllı adamı.. Gene harika konuşuyor ve aptalca soruyu, soranın ağzına tıkıyor..

Ergün!..

"Fatih Hoca giderse biz de gideriz" demiş Ergün.. Fanatik'in birinci sayfa haberiydi. "Ne Ergün, ne de başka bir futbolcu böyle laf etmez, bu imzasız haber yalan" demiştim. Üzüntülerini açıkladılar, bir faksla.. Son sayfada imza varmış..

Tamam.. Ya haberin aslı..

Bu habere imza atan arkadaşımla Florya'da buluşup Ergün'le yüzleşebilir miyiz?.. Haklı çıkarsa, özür dileyeceğimden emin olsun.. Peki ben haklı çıkarsam, Fanatik ne yapacak?..

Eğer

..ıssız adaya düşseniz ve yanınıza sadece bir kitap alma şansınız olsaydı, hangi kitabı seçerdiniz?..

..mevcut spor branşlarından birinde Olimpiyat şampiyonu olabilseydiniz, hangi sporu seçerdiniz?.

..tarihte yaşamış en ünlü ressamlardan birine portrenizi yatırma şansınız olsaydı, kimi seçerdiniz?.

BİZİM DUVAR
'Televizyonda izlediğimiz Köpek

Döğüşü görüntüleri üzerine Meclis harekete geçmiş.. Yıllardır onların

yaptığı Kördöğüşünü ne

yapacağız peki?..'

Hakan & Utku

SEVDİĞİM LAFLAR
' Paran olmadığında, problem yemektir. Paran olduğunda, seks. Her ikisine de sahipken, sağlık. Her şey tamamsa, o zaman da ölümden korkarsın. '

(Teşekkürler Vildan)