kapat

26.03.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
microbanner
Sabah Künye
Atayatirim
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

Turkport
1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Cimbom Pasaj'da eğlendi
Fenerbahçe derbisi öncesinde Galatasaray Kongresi defile gibi.. Oylarını atanlar Çiçek Pasajı'nda buluşuyor.. Mutluluk herkesin yüzünden okunuyor..

Galatasaray Lisesi'nin bahçesinden içeri adımımızı attığımız anda, klübümüzü diğerlerinden ayıran farkı hemen görüyorsunuz.. Elime tutuşturulan Alp Yalman'ın hazırlattığı kitapçığa bakarak dolaşmaya başlıyorum..

Kongre delegesi olan bayanlar çok şık.. Erkeklerin hemen tümü kravat takmış.. Hepsi traş olmuş.. Ayakkabıların hepsi boyalı.. Pırıl pırıllar.. Bahçede gruplar var..

İdare binasından içeri girip, bir tarih olan bu okulun merdivenlerinden yukarı çıkıyorum.. Manzara aynı.. Delegeler sıraya girmiş oylarını kullanmaya hazırlanıyorlar..Tanıdıklarımla konuşuyorum.. Parasını yatıran 3 bin 500 delege var..

GELEN GİDEN YOK
Saat 13.00 itibariyle oy kullanan delege sayısı bin 300 dolayında.. Sonra bin 800'e çıkıyor.. Az..

Başkan Faruk Süren ile konuşuyorum.. Başkan, delege sayısının azlığı nedeniyle çok az da olsa endişeli.. Biraz heyecanlı. Ama her zamanki gibi çok kibar.. Tek tek herkesle konuşuyor.. Alp Yalman'ı göremiyorum..

Koridorlardaki sohbete, bahçede devam ediyoruz.. Arkadaşlarımdan kimi Faruk Süren'e, kimi de Alp Yalman'a oy vereceklerini söylüyorlar.. Faruk kazanacak ama, büyük fark olmayacağını söylüyor birisi.. "Galatasaray'a muhalefet de lazım" diyor başkası..

Kimse oyunu saklamıyor.. Bir bölünme, guruplaşma, düşmanlaşma yok.. Yani birinin taraftarları bir tarafta, ötekiler öte tarafta kümelenmiş değiller.. Zaten Galatasaraylılara yakışmaz.. Yanyana duruyorlar, aynı guruptalar ve son derece uygar ilişkiler içindeler.. Ve daha sandıkların kapanmasına iki saat var.. Herkesin yüzü gülüyor..

Buralarda kendilerine "Sonuç ne olur?" diye soru yönelttiğim delegelerden en çok duyduğum söz şu oldu:

"Faruk kazanır Sedat.. Ama..."

Peki bu "ama" kelimesi neden çok sık telaffuz ediliyor? Nedeni şu:

"Galatasaray delegeleri Ali Sami Yen işine son derece bozuklar.. İnşaat maliyetinin çok yüksek olduğunu, ayrıca stadın yapım projesinin çok pahalıya çıktığını söylüyorlar.. İşte buna kızıyorlar.. Bu yüzden ama kelimesini ekliyorlar cümlelerine.."

ALİ SAMİ YEN KRİZİ
Bakın bir dostum ne diyor:

"Oyumu Faruk'a verdim.. Ama bu, sadece kulübün yönetimi içindir.. Babasının çiftliği gibi istediğini yapamaz. Kongre yaptırmaz.. Galatasaray Avrupalıdır. Delegeleri de yönetimden herşeyin hesabını sorar.."

Guruplar arasında dolaşıyorum.. Birden Mehmet Ağar ve arkadaşlarını gördüm.. Mehmet Ağar Başkan adayı gibi.. Herkes yanına gelip elini sıkıyor. Daha yakın olanlar öpüşüyor.. Ağar çok sakin.. Konuşuyoruz.. Kongre ile ilgili yorum yapmıyor.. Ama parola bir cümleyi hatırlayıp gülüyoruz..

Fenerbahçe'ye takılıyoruz. Başkanları dahil tanıdığımız en koyu Fenerlilerin, bu hafta sonu İstanbul'u terk ettiklerinden konuşuyoruz. Gülüyoruz.. Oylarını atanlar çıkıp hemen Çiçek Pasajı'na gidiyorlar..

Pasaja giriyorum.. Bizim 40 yıllık pasaj, adeta lisenin Tevfik Fikret konferans salonu gibi.. Masalar delegelerle dolu.. Sanki herkes birbirine önceden randevu vermiş.. İki başkan adayının listesindeki bazı isimleri de görüyorum orada.. Onlarla da konuşuyoruz.. Rakı, bira, votkalar var masaların üzerinde.. Sonra kokoreçler, midye pilakiler, beyaz peynirler, kavunlar, balıklar..

ÇİÇEK ÇİÇEK OLALI..
Bir masada oturan iki yabancı şaşkın bir vaziyette manzaraya bakıyor.. Hepsi kravatlı olan erkekler ile, son derece şık kadınlara hayretle bakıyorlar.. Onlarla konuşuyorum.. Bir türlü kim olduklarını tahmin edemiyorlar.. "Galatasaray delegeleri" der demez, hemen anlıyorlar.. Galatasaray'ı tanıyorlar..

Ben, "Faruk Süren'in kazanması gerekir" diye düşünüyorum.. Süren'e "Başladığı işleri bitirme" şansı verilmeli..

Ali Sami Yen'de maçları Kapalı Tribün'den seyrettiğimiz için, o tribünün görüşlerini Süren'e anlatıyorum.. Memnun oluyor.. Kongre'de Başkan'a "Oranın delegesiyim.. Onların sesiyim" diyorum.. Çünkü, Kapalı Tribün Galatasaray'ın lokomotifidir.. O tribün ayağa kalktığı zaman Galatasaray ayağa kalkar.. Ve bu, yıllardır böyledir.. İnönü Stadı'nın adı daha Mithatpaşa Stadı iken, oradaki C tribününden kalan arkadaşlarımla, ağabeylerimle karşılaşıyoruz.. Galatasaray taraftarlarının o küçük guruptan milyonlara ulaşmasını konuşuyoruz..

Ne Mutlu Galatasaraylıyım Diyene..

Tebrikler Faruk Süren.. Biz Galatasaraylılar senden çok şey bekliyoruz.. Hadi bakalım...

SEDAT SERTOĞLU


Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır