kapat

23.03.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
microbanner
Sabah Künye
Atayatirim
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

Turkport
1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Avrupa hükümetten umudunu kesmedi
BAŞBAKAN Ecevit'in Avrupa Birliği üyesi ülkelerin büyükelçilerine verdiği yemek 21 Mart yani Nevruz akşamına denk geldi.

Ecevit açık konuştu: "Hükümete desteğinizi sürdürün, Avrupa Birliği'ne bir an önce girelim." Yani; desteğinizi sürdürün, reformları hızlandıralım. Ecevit ekledi: "Zorluklarımızın üstüne gelmeniz işimizi zorlaştırır. Bırakın biz bildiğimiz gibi çözelim." Avrupalı büyükelçilerin sözcülüğünü AB Dönem Başkanı Portekiz'in Ankara Büyükelçisi Jose Stichini Viella yaptı.

Mesajı açık oldu: "Reformları sürdürün, desteğimiz sizinle. Ama ne zaman üyeliğe hazır olabileceksiniz?" Şükrü Sina Gürel soruyu tersine çevirdi: "Siz bizi almaya ne kadar hazırsınız?" Avrupalı büyükelçiler toplantı öncesi biraz gergindiler. Ecevit'in Avrupa'dan gelen insan hakları baskısına karşı sert bir çıkış yapacağından, bunu da basına dağıtacağından endişe ediyorlardı. Endişeleri boşa çıkınca rahat bir nefes aldılar. Bir büyükelçi, "Toplantı ılımlı bir havada geçti" dedi, "somut bir sonuç olmasa da olumlu bir gelişme."

AB Temsilcisi Karen Fogg, zaten daha önce "bu hükümetten beklentilerinin yüksek olduğunu" söyleye gelmişti. Hükümetin AB kredisi hâlâ yüksek.

BABA İLE BİRDAL
Bu toplantının başladığı sırada devam eden Turkish Daily News gazetesinin kuruluş yıldönümü resepsiyonundaysa ilginç bir fotoğraf ortaya çıktı. Cumhurbaşkanı Demirel, kalabalık içinde bir köşede sohbet eden Akın Birdal'a yöneldi. Patlayan flaşlar arasında Birdal'la tokalaştı, sağlığını sordu.

Birdal muhabirlere döndü: "Bir insan hakları savunucusu olarak Cumhurbaşkanı benimle tokalaşıyor. Bir sonraki gün ise cezaevine gireceğim." Bu fotoğrafın Ecevit'in AB Büyükelçileri yemeğiyle ne ilgisi mi var? Akın Birdal, İnsan Hakları Derneği eski başkanı.

12 Mayıs 1998 sabahı Ankara'da kurşunlandı. Ölümden döndü ama, sağ kolunu kullanamıyor. Ayak bileğinde tam 14 çivi çakılı. 1996 yılında bir konuşmasında "Kürtlerin hakları" tanımını kullandığı için Türk Ceza Yasası'nın 312'nci maddesi uyarınca 1 yıl hapis cezasına çarptırıldı. 3 Haziran 1999'da cezaevine girdi. Sağlık durumu giderek kötüleşince doktor raporuyla 6 aylığına serbest bırakıldı.

Kimilerine göre, "PKK savunucusu", kimilerine göre değil. Ama Türkiye'nin 10 Aralık 1999 Helsinki'de AB üye adayı kabul edilmesinden sonra Türkiye'ye gelen Avrupalı politikacılar, bazen Türk hükümetinden önce onunla görüştüler. Kabul etsek de etmesek de, Birdal Avrupa'da Türkiye'nin daha demokratik, insan haklarına daha saygılı bir toplum haline gelme niyetinin simgelerinden biri olarak görülüyor. Sağlık nedeniyle verilen 6 ay izin dün doldu. Uluslararası af örgütü Birdal'ın yeniden hapse girmesi halinde kampanya başlatacağını duyurdu. Savcılık Birdal'ın bu sürenin 6 ay daha uzatılmasını isteyen raporu onaylayıp onaylamamaya bugün karar verecek. Birdal'sa iki gündür kendini cezaevine girecekmiş gibi hazırlıyor:

-Bavul hazırlıyorum, cezaevi için.

-Neler var bavulda?

-İlaçlarım var, rutubetten korunmak için yün çamaşır, çorap, kazak, bolca kitap. Kitap yazmak için de bolca defter.

Kitaplar arasında "Bay Pipo" ve "Operasyon" da var; Öcalan'ın yakalanma hikayesi. "Süre uzatılırsa" dedi, "önümüzde bir altı ay daha var. Eylül'e dek belki 312 kalkar, belki değişir." "Artık Türkiye insan haklarına tahdit koyan, uluslararası alanda bu yüzden sorgulanan, başkalarının eline koz veren bir ülke olmaktan çıkmalı". AB'nin hükümete verdiği kredi, bütün olan bitene karşı hâlâ yüksek.. Ne zamana kadar böyle kalacağıysa hükümetin atacağı adımlara bağlı.

MURAT YETKİN


Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır