kapat

12.03.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
microbanner
Sabah Künye
Atayatirim
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

Turkport
1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
AHMET VARDAR(avardar@sabah.com.tr )


İnsanın hayalleri nasıl yıkılır?...

İşte hayalleri yıkılan bir genç kızımızın mektubu... "Sayın Ahmet Vardar,

Ben ve benim gibi birçok arkadaşımın üniversite sınavıyla ilgili sorunları var. Bu sınav yüzünden psikolojik dengemiz bozuldu. Ben Ankara Anadolu Sekreterlik Meslek Lisesi'nde okuyorum. Şu anda son sınıf öğrencisiyim ve hem okul, hem staj, hem de dershaneye gidiyorum. Bunların stresi yetmiyormuş gibi bir de İngilizce'den girmek istediğim sınava da giremiyorum. Öyle ki, bir sistem insanın yedi yıllık planını altüst edebiliyor ve bunun gibi birşeyi de ancak bizim için çok iyi bir şey yaptığını zanneden ve bundan da memnunluk duyan insanlar yapıyor. Ben bugün onların yüzünden hayallerimi gerçekleştiremiyor ve diğer derslere bir türlü adapte olamıyorum. Bugün İngilizce kitaplarının satıldığı yerlerden geçerken gözlerim doluyor ve sitem ediyorum. Tabii ki bizi bu hale koyanlar oturdukları yerde rahat rahat,bizim bozulmuş psikolojimizi seyredip, kendilerince basına haklı oldukları yolunda demeçler veriyorlar.

Onlara birkaç çift lafım var; Ben boş yere mi bir yıl boyunca hazırlık olarak İngilizce gördüm ve hala görmekteyim?... Ve hiç İngilizce bilmeyen bir gruba dahil ediliyorum?... Kendi kendime düşünüyorum da aslında sizin asıl amacınız İmam Hatiplerin önünü kapatmak için sınav sistemini değiştirmek değil, olan her kötü olayı, yeni neslin başına yıkmak için bozuk bir gençlik yaratmak. Sağolun ki bunun yolunu da çok iyi bir şekilde bulmuşsunuz. Benim hala şaştığım şey şu; o kadar tepki toplamasına rağmen neden hala koltuğunda oturuyor bu insanlar?... Gündeme çeşitli olaylar sürülerek bizim bu sorunumuz unutturulmaya çalışılıyor. Ne hakları var bizim hayallerimizi yıkmaya?...

Kaç senedir İngilizce üzerine bir üniversiteye girebilecek olmanın vermiş oluduğu sevinç ve azim içinde derslerime sarılmıştım. Oysa şimdi hiçbir şeyden zevk alamıyorum. Haftanın bir gününde gülüyorsam geri kalanında ağlıyorum. Bilmiyorum ki, ne kadar teşekkür etsem bu adamlara, bizi bu hale koydukları ve sorunlu bir gençlik yarattıkları için... Boş bulduğum her yere "I would be a good ENGLISH TEACHER if that chance had given me" (Eğer İngilizce öğretmeni olmam için bir şans verilmiş olsaydı, çok iyi bir İngilizce öğretmeni olurdum) diye yazıyorum. Lütfen artık içlerinde birazcık acıma duygusu varsa bize bu şansı tanısınlar, yoksa her an çıldırabilirim!... Bunlar sizleri inandırmak için gevelenmiş laflar değil, inanın bazen kendi kendime delirdiğimi düşünüyorum. Eğer ki herkesin işini iyi bir şekilde yapması ve yurduna yararlı olması bekleniyorsa, herkesin sevdiği işleri yapmasını sağlayın. Sahip olacağım meslekte, istediğim meslekteki kadar başarı sağlayabileceğimi zannetmiyorum.

Ben İngilizce öğretmek için öğrenciler istiyorum. Böyle bir duruma düşeceğimi bilseydim baştan süper liseye gider, İngilizce bölümünü seçerdim. Puanım yetmiyor değildi. Benim amacım, dilin yanında ekstradan bazı yeteneklere de sahip olabilmekti. Mesela şu anda on parmak daktilo, bilgisayar, sekreterlik, bazı büro makinaları vb. biliyorum. Düşündüm ki, bu okuldan mezun olunca hem istediğim bölüme girebilirim, hem de bunun dışında genel olarak bir sekreterin sahip olacağı her şeye de sahip olurum. Ne kadar büyük bir haksızlık yapıldığının farkına varılsın ve bize hak tanınsın. Böylece milletime çok yararlı olabileceğimi düşünüyorum."

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır