kapat

07.03.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
microbanner
Sabah Künye
Atayatirim
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

Turkport
1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
ABDURRAHMAN YILDIRIM(yildirim@sabah.com.tr )


Türkiye hikayesinin resmidir

25 yıldır süren yüksek enflasyonun IMF'nin verdiği destekle düşürülmesi, yapısal reformların başlatılması, Türkiye'nin AB adaylığının kabul edilmesi ve sağlanan siyasi istikrarla mali piyasalar geçen Ekim-Ocak ayları arasında mükemmeliği satın aldılar. Faizler üç ayda yüzde 95'den yüzde 35'e düşerken borsa 1.21 dolardan 3.79 dolara kadar çıktı. Piyasalar mükemmel beklentileri satın aldığı için de, yılın ilk enflasyonu beklenmeden kâr realizasyonuna gittiler. Ocak ayı enflasyonunun yüksek çıkması ekonomide kimilerinin morallerini bozdu, kimileri bu işin zamana ihtiyacı olduğunun altını çizdi. Açıklanan Şubat ayı verileri toptan fiyatlarda yıllık hedefin yarısına yaklaşıldığını ortaya koyuyor. Bu durumda hedefin tutturulabilmesi için ek önlemlerin yürürlüğe konulması gerekiyor.

* Hedef ne kadar sapar?-Ancak daha uzun vadeli bir perspestifle bakınca, hedeften sapma olsa da, ortaya müthiş bir tablo çıkıyor. Kriz yılı olan 1994'den bu yana yıllar itibariyle toptan ve tüketici fiyatları ile dolar kuru müthiş bir düşüşü gösteriyor. Grafiğe ekonomik programın 2000, 2001 ve 2002 yıllarına ilişkin hedefler konulduğunda mali piyasaları mükemmeli satın almaya iten tablo çıkıyor. 1994'de dolar kuru yüzde 170, toptan fiyatlar yüzde 120, tüketici fiyatları yüzde 106 artmışken yıllar itibariyle gerileme devam ediyor. Bu yıl dolar kuru artışı ve toptan fiyat hedefi yüzde 20, tüketici fiyat artışı yüzde 25 hedefleniyor. Diyelim ki bu hedeflerden enflasyonda yüzde 50 sapma oldu, yüzde 20 yerine 30, yüzde 25 yerine yüzde 35 çıktı. Bu bile yine grafikteki büyük düşüşü bozmuyor. 2002 yılında tek haneli enflasyon yerine yüzde 10-15 enflasyon çıksa bile, 94'deki düzey yüzde 100'ün üzerinde. Bu açıdan genel yönün aşağı doğru olması nihai olarak tek haneli enflasyonun hedeflenmesi, bunun için de siyasi istikrarın ve kararlılığın olması yeterli.

Özel sektör geçen Şubat ayında ortalama fiyat artışını yüzde 5.8'den yüzde 3'e düşürerek iyi bir sınav verdi. Kamu kesimi de aynı titizliliği gösterirse sorun yok. Biraz gecikmeli, biraz sapmalı da olsa bu enflasyon belasından kurtulacağız.

* Uzun vadeli bakış - Olaya uzun vadeli yaklaşınca ayların önemi azalıyor. Yıllara bakınca tablo daha net ortaya çıkıyor. İki yıllık durgunluktan sonra ekonominin yeniden canlanmaya başlamasına yapısal önlemler de eklenirse bir süredir unuttuğumuz Türkiye hikayesine yeniden geri dönebiliriz.

Geçmişe bakınca faizleri bu ölçüde düşüren, enflasyonu bu ölçüde indiren bir başka ülke yok.

Sonuç - "Her an aynı yükseklikte uçulmaz"

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır