Filistin askısı demirbaş mı!
Umut verici gelişmeler de oluyor. İşte "Boş geçen dersleri için öğretmen isteriz diye bağırarak yürüyüş yapan çocuklar..." suçsuz bulundu. İlköğretim okulu öğrencisi 6 çocuk için 3 yıl hapis cezası isteniyordu. Üçüncü duruşmada mahkeme heyeti; "Bu çocuklar öğretmen isteme haklarını barışçı yollarla aramışlar..." hükmüne vararak onları beraat ettirdi.
Hoş bir karar...
İnsanın yüreğini yalıyor.
Güzel şeyler de oluyor.
İşte bizim Büyük Millet Meclisi'nin İnsan Hakları Komisyonu üyeleri DSP'li Sema Pişkinsüt, DYP'li Kadir Bozkurt, ANAP'lı Emre Kocaoğlu İstanbul'da bazı karakollara baskınlar yaptılar. Ve Gaziosmanpaşa Küçükköy Karakolu'nda dolabın arkasına saklanmış Filistin askısı buldular.
Filistin askısı..
Bir kalın ip..
Ya da kalın bir kayış....
Basit bir işkence aleti...
Fakat etkisi büyük...
Adamın iki elini bileğinden bu iple ya da kayışla ayakları yerden yarım metre kesilecek şekilde yukarıda bir kancaya bağlıyorlar, vücudun bütün ağırlığı iki el bileğine biniyor. En babayiğit, bel kasları çok gelişkin adamın bile bir saat içinde gövdesi belinden ikiye kesilmiş gibi oluyur. Adam; "Aman polis abiler elinizi ayağınızı öpeyim indirin beni askıdan... Bütün bildiklerimi söyleyeceğim..." diye yalvarmaya başlıyor.
***
İşte bu aleti milletvekilleri karakolda dolabın arkasına saklanmış olarak bulmuşlar, alıp Meclis'e getirmişler.
Hoş haber..
Umut verici gelişme...
Bize vatandaş olarak bir yığın soru sorma ortamı yaratıyor: Şimdi bu Filistin askısı karakolun demirbaşı mıdır? Bu devletin bir aleti midir? Bizden toplanan vergilerle bütçeden parası ödenerek mi alınmıştır?
Karakollarda...
Daktilo bir demirbaştır...
Filistin askısı nedir?
O da mı demirbaştır?
Demirbaş defterinde kayıtlı mıdır?
Güzel şeyler oluyor....
Süleyman Demirel'i yeniden Cumhurbaşkanı seçebilmek için Anayasa'yı değiştirme çabalarına menfaatleri çıkar zamkı ile yapıştırma yöntemi ile destek arandığı için biz vatandaşlara da bir yığın fikir jimnastiği yapma imkanı doğuyor.
***
Düşünüyoruz ki...
Meclis'teki milletvekileri; liderleri Ecevit, Bahçeli, Yılmaz, Çiller, Kutan'ın sözü üzerine Süleyman Demirel'i yeniden Cumhurbaşkanı yapacak formüle 'Evet' deme niyetinde değildiler. Onların aklını çelmek gerekiyordu. Bu yüzden Ecevit ile Demirel başbaşa verdiler, menfaatleri yapıştırma yöntemi geliştirdiler. Demirel'i yeniden seçecek paketin içine Fazilet Partisi'nin kapatılmasını zorlaştırma ve milletvekillerinin maaş artırmalarını Anayasa Mahkemesi'nin iptalinden kurtarma imkanını da yapıştırdılar.
Her imkan bir menfaat...
Menfaatler birbiriyle yapıştı...
DSP'nin milletvekilleri...
MHP'nin milletvekilleri...
ANAP'ın milletvekilleri...
DYP'nin milletvekilleri...
Maaşlar Anayasa Mahkemesi engelinden kurtuluyor diye oy verecekler. Fazilet Partisi milletvekileri de hem maaşları kıyaklandığı hem de partilerinin kapatılması zorlaştırıldığı için oy verecekler.
Demirel, garantiledi...
Güzel şeyler oluyor.
***
Çünkü vatandaş konuşuyor.
Konuştukça düşüncesi gelişiyor.
Vatandaşlar birbirlerine diyorlar ki; 28 Şubat Fazilet Partisi'ne karşı yapıldı. 28 Şubat'ın takım kaptanı kimdi? Süleyman Demirel'di... Şimdi takım kaptanı yeniden kaptan olarak kalsın diye "İrtica kaynağıdır, laiklik düşmanıdır, ülkeyi karanlığa götürecek, dinci cumhuriyet yapacak..." diye suçladığı partiyi aklama manevraları yapıyor. Demirel'i 5 yıl daha Cumhurbaşkanı yapacak formüle evet diyecek 376 milletvekili oyu garantileniyor.
Bir menfaat...
Öbür menfaate...
Zamklanıyor...
Vatandaş da soruyor: Yahu bu 28 Şubat niçin icat edilmişti? Takım kaptanı Demirel neye kaptanlık yapmıştı? Ecevit ne demişti, ne yapıyor? Bahçeli ne imaj vermişti, şimdi nereye koşuyor?
***
Güzel şeyler oluyor.
Çünkü 376 evet oyu garantilenmesine rağmen 16 Nisan ile 16 Mayıs arasında Cumhurbaşkanı adayı Süleyman Demirel, Allah gecinden versin, ölürse ya da ayakta duramayacak kadar hastalanırsa ne olacak? Anayasa'ya göre bu durumda yeniden seçimlere gidilecek.
Yeniden seçim yapılsa..
Yani bugün seçim olsa..
Ecevit bu oyu alabilir mi?
Bahçeli aldığının yarısını alabilir mi? Mesut Yılmaz ile Tansu Çiller acaba barajı aşabilir mi? İşte bunlar şüpheli olduğu için yeniden seçimlere gidilmesin diye partiler birer yedek Cumhurbaşkanı aday ismi de belirliyorlar.
Vatandaş da gülüyor...
Hani adam yoktu?
Hani Demirel'den başka Cumhurbaşkanlığı yapacak çapta kişi bulunamıyordu?
Diye soruyor.
Güzel şeyler oluyor.
