Vakko kravatın sırrı

Vitali Hakko, Başkan Bill Clinton takmaya başlayınca bir anda popüler olan Osmanlı Koleksiyonu'ndaki iki kravatı satıştan çekiyor.'Onur kravatları' sadece hediye edilecek

Her şey, 1994 yılında Türkiye'nin çiçeği burnunda Başbakanı Tansu Çiller'in ABD Başkanı Clinton'a bordo renkli, çiçek dalı desenli ve beyaz puanlı bir Vakko kravatı hediye etmesiyle başladı.

Clinton'ın severek taktığı kravatlardan biri haline gelen Vakko ürünü bir anda çok popüler oldu. Önce Türkiye'de yaşayan Amerikan vatandaşları başkanlarının taktığı bu kravatlardan satın alma yarışına girdi. Ardından, herhangi bir vesile ile yurtdışına gidenler, hediye olarak 'Clinton'ın taktığı kravat' ı da eşe dosta götürmeye başladı.

O günlerde gazetelerde Clinton'ın Vakko kravatıyla çektirdiği fotoğrafları yayınlanıyordu. İş dünyasının duayeni ve markanın kurucusu Vitali Hakko, işte bu fotoğraflardan afişler yaptırmayı da ihmal etmedi. Vakko'nun Osmanlı Koleksiyonu'nda yer alan bu kravatın satışında büyük bir patlama yaşandı. Vakko normalde bir desenden sadece 90 adet üretirken, talebin çok fazla olması nedeniyle ilk kez 2700 tane üretti. Hepsini de sattı.

Gelelim hikayenin 2000 yılında geldiği noktaya. Başkan Clinton'ın Türkiye ziyareti sırasında Vitali Hakko, aynı koleksiyondan iki kravatı daha Başkan'a hediye etmek istedi. Ancak, Hakko, Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in Clinton onuruna verdiği davette, protokol yetkililerini aşamamıştı. Clinton'la tanışırken, "Hani bir kaç yıl önce Çiller'in size hediye ettiği kravat var ya, işte onu üreten benim. Aslında size kravat getirmiştim ama içeri getiremedim" dedi ve yanında bulunanları gülümseten şu cümleyi ekledi: "Ama önemli değil, ben onları eve gönderirim." Ev diye bahsedilen tabiki Beyaz Saray'dı ve Hakko dediğini yaptı.

Her ne kadar yönetimi oğlu Cem'e bıraksa da Beyoğlu Vakko'ya gittiğinizde karşılaşabileceğiniz Vitali Hakko bir karar almış. Clinton'ın taktığı bu kravatları satıştan çekecek ve 'onur kravatı' yapacak. Sadece çok değer verdiği Beyoğlu'ndaki mağazasından alışveriş yapanlara hediye edecek.

Yerliler yabancıyla evlilikten yana
2000'e girdik ya herkes birbiri ardına evlilik ya da satın alma haberleri duymaya odaklandı. Dünyada internet devi Aol, medya imparatoru Time Warner'ı satın aldığını, ilaç devleri Glaxo Wellcome ve SmithKline Beecham ise evliliklerini duyururken, gözler Türk şirketlerinin ne yapacağına çevrildi. Henüz ne bankacılık kesiminden ne de diğer sektörlerden bir birleşme ya da satın alma haberi gelmiyor. Duyduğumuz herkesin büyük bir hazırlık içinde olduğu yolunda. Ancak işadamlarıyla yapılan sohbetlerden anlaşıldığı üzere, Türkiye'deki şirketler birleşmeye hiç mi hiç sıcak bakmıyor. Aynı ürünleri imal eden şirketler birleşip de ne yapacaklar sorusunun cevabı kimi işadamını hiç de tatmin etmiyor. Bu nedenle iş dünyasında daha çok yabancı bir partner bulma yarışı var. Örneğin 12'ye yakın şirketinde yabancılarla ortaklık kuran Eczacıbaşı Grubu, yeni ortaklıklar için görüşmelerini şu sıralar sürdüren holdingler arasında yer alıyor.