kapat

20.01.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
Atayatirim
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
RAUF TAMER(rtamer@sabah.com.tr )


Geri-ileri...

Sırf kötü örnekleri değil, biraz da iyileri gösterelim.

Her dalda.

Gelin önce kendi mesleğimizden başlayalım.

Bugünkü gazeteler, 10 yıl önceki gazetelere benziyor mu?

Ufuk, teknik, sür'at, kadro, yetenek, ulaşım, iletişim. Ve başdöndürücü bir başkalaşım.

Öyle gençler yetişiyor ki, ağabeylerini sollayıp geçiyor...

Öyle yeni yazarlar var ki, bizim 10 yılda aldığımız yolu, onlar 10 ayda alıyor.

Bu meslekte artık ekmek aslanın ağzındadır.

Yapan yapar.

Yapamayan gider, kendine başka meslek arar.

İltimas yok.

Gökten zembille inmek de yok...

Geçti o günler.

Bakın yeni arkadaşlara.

Hepsi bileğinin hakkıyla.

*

Saplantılar da bitti.

Akıllı bir yaklaşımla, galiba beyin israfı da önlendi.

Yıllarca selamlaşmayan, hattâ aynı sofrada oturmayan yazarlar, çizerler meğer mühim bir fikir ayrılığı içinde olmadıklarını son 10-15 yıldır anladı.

Gerginlik geçti, dostluk geldi.

Diyalog hâkim.

Çeşitli gazetelerin yazarlar yelpazesine bakın. Bu insanların vaktiyle aynı gazetede toplanmaları mümkün müydü?

Şimdi pekalâ yan yana gelmişler Türkiye için kafa yormaktalar.

Ortak ilke:Demokratlık.

Pırıl pırıl işlenmiş sayfalar, zekâ fışkıran söyleşiler, diziler, röportajlar, neler neler.

Ekonomi sayfaları, hükümetlerin fersah fersah önünde.

*

Her dalda var bu başkalaşım.

Ticaret'in ayrı bir zevk demetine dönüştüğü, zarif vitrinlerden, şık ambalajlardan belli.

Cemiyet'in değer ölçüleri, klasik duvarları çoktan aşmış.

Televizyonculuk'tan tutun reklamcılık'a kadar, bambaşka bir düşünce, bambaşka bir aktivite var... Bankacılık batıya taş çıkartıyor... Bir çok ürünümüz, Avrupa standartlarını aşıyor... Ne güzel.

Türkiye, kabına sığamıyor.

Turizm, dünyaya meydan okuyor.

Müzik,fıkır fıkır.

Futbol? Teslimiyetçiliği bırakıp, artık 90 dakikayı küçümseyen bir çılgın enerji'ye dönüşüyor.

Dalların hangi birini sayayım. Sütunlara sığmaz... Türkiye, bütün hatlarıyla birlikte sınıf atlıyor.

*

Ne var ki, yerinde lök gibi oturup kendini asla yenilemeyen tek nesne, hantal devlet yapısı.

Ağır işleyen... çabuk karar veremeyen... Elindeki imkânların değerini bilemeyen... ürkek, tedirgin ve tutucu...

Bu yapı, aynen devam ediyor.

Kendi malına mülküne, toprağına arazisine, ormanına, denizine ve yeşiline sahip çıkamadığı gibi, adaleti bile eşit dağıtamıyor. Kendine hizmet eden memurunu bile koruyamıyor.

Devletin yeniden yapılanması ve çatılanması lâzım. Çünkü, milletin sür'atine ve ufkuna adım uyduramıyor.

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır